, satışın yapılmasına ilişkin genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve 10.11.2010 tarihli yönetim kurulu kararında butlanı mucip bir hal bulunmadığının tespit edilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamasına, butlanla malul olduğu ileri sürülen 14.05.2013 ve 05.07.2013 tarihli kararların genel kurul kararı mahiyetinde olmayıp yönetim kurulu kararı niteliğinde bulunduğunun anlaşılmasına, 14.07.2013 ve 22.12.2012 tarihli genel kurul kararları için ise genel kurula katılmaya ve oy kullanmaya hakkı olmayan kişilerin karara katılması durumunun söz konusu olmadığının saptanmış olmasına göre, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Şirketi temsil edecek imzalar genel kurul tarafından tespit, tescil ve ilan olunur. 9.maddesinde Genel Kurul; Genel kurullar olağan ve olağanüstü toplanırlar. ...Genel kurul toplantıları ve bu toplantılardaki karar nisabı TTK hükümlerine tabidir. denilerek ticaret sicil tarafından tescil edildiği," 12.07.2019 tarihli genel kurul; Genel kurul toplantısı hazır bulunanlar listesinde, asgari toplantı nisabının 1.000.000, TL itibari değer, mevcut toplantı nisabının 1.000.000,00 TL ile tüm ortaklar tarafından imza altına alındığı, davacının 12.07.2019 tarihli genel kurul tarihinde yurt dışında olduğu tespit edilmiş olup, 2018 yılına ait şirket genel kurul kararının yokluğuna ve kararların iptalinin takdirinin mahkemeye ait olduğunun bildirildiği görülmüştür. Genel Kurul kararlarının butlanı ve iptal edilebilirliği meseleleri, huzurdaki uyuşmazlık bakımından uygulama alanı bulacak 6102 sayılı (yeni) Türk Ticaret Kanunu’nda (=TK) açıkça düzenlenmektedir....
CEVAP VE İTİRAZ : Karşı taraf davalılar vekili, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini, 30.06.2014 yılında yasal mevzuata uygun olarak yapılan ve davacının da imzaları olan noterce onaylanan ticaret sicil gazetesinde de yayınlanan genel kurulun iptali için yasal hiçbir gerekçe bulunmadığını, davacının belgelerdeki imzaların kendisine ait olup kandırılarak imza atıldığının hukuken dinlenemeyeceğini, genel kurulun saat 10 da gerçekleştiğini, genel kurul sonrası özel araç ile İzmir'e gidilmesinin mümkün olduğunu, aradan geçen uzun süre sonra boşanma davası sonucunda bu davayı açmasının kötü niyetini gösterdiğini, şirket merkezini aile konutu olarak işlettiğini için şirkete büyük zarar verdiğini, mahkemenin verdiği tedbir kararının mülkiyet hakkını sınırladığını savunarak davanın reddini ve ihtiyati tedbirin kaldırılmasını istemiştir....
GEREKÇE : Dava, limited şirket genel kurul kararının yoklukla malul olduğunun tespiti veya iptali istemine ilişkindir. Talep, TTK 449. maddesine göre, dava konusu genel kurulda alınan kararların icrasının geri bırakılmasını kapsamaktadır. İlk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçe doğrultunda icranın geri bırakılması talebinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı, davacılar vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK 355.maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf nedenleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık yönünden re'sen yapılmıştır. Limited şirket genel kurul karar iptali veya butlanına ilişkin davalarda 6102 sayılı TTK'nın 617/3 maddesi ve TTK 622. maddesi hükümlerine göre, anonim şirkete ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanacaktır. TTK 445. ve 446. maddelerinde, genel kurul kararlarının iptali, 447. maddesinde ise butlanı, çağrının şekli ise TTK 414. maddesinde düzenlenmiştir....
genel kurul kararının mutlak butlan ile yokluğunun tespiti ile iptaline karar verilmesini talep ettiklerini belirterek müvekkilinin imzası sahte olarak atılmak suretiyle çağrısız yapılan 07.10.2020 tarihli olağanüstü genel kurul kararının mutlak butlan ile yokluğunun tespiti ile iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
K.nun 53.maddesine göre, toplantıyı kovalayan günden başlamak üzere 1 ay içinde iptal davasının açılması gerektiği, davaya konu kararların alındığı genel kurul tarihi 22.05.2017, davanın açıldığı tarihin ise 04.08.2017 olup, iptal davası için öngörülen 1 aylık sürenin geçtiği, genel kurul kararlarına karşı iptali davası açılması için üyenin alınan karara muhalif kalması ve muhalefetini toplantı tutanağına geçirtmesi gerektiği, genel kurul toplantı tutanağında davacıların muhalefetinin bulunmadığı, kooperatif genel kurulunda alınan kararların iptali bakımından davacıların gerekli şartları yerine getirmediği, davanın Koop....
Başakşehir olduğunu, davalı firma ile aynı adreste iştigal etmekte olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişin hakları ve diğer ticari davaları açma hakkı saklı kalmak kaydı ile davanın kabulüne, 08.10.2020 tarihli genel kurul kararının konusunun tasfiye olması nedeniyle ve tasfiyenin tamamlanması halinde telafisi imkansız zararlar doğacağından, özel hukuk tüzel kişisi olan davalı firmanın tasfiyesinin tamamlanması halinde kamu düzenine aykırılık oluşacağından, davalı firmanın korunmasını da sağlamak için genel kurul kararının icrasının tedbiren durdurulmasına ve tedbir kararının İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne bildirilmesine, 08.10.2020 tarihli davalı firma genel kurul kararının yokluğuna karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı firmadan alınarak müvekkili davacıya verilmesine karar verilmesini istemiştir....
halde kiraya vermiş gibi sözleşme imzaladığını ve sözleşmeyi tapuya şerh ettirdiğini, davetsiz yapılan 26.09.2020 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, davetsiz olarak yapılan olağanüstü genel kurul toplantısının veya ortaklar kurulu kararının kanun, ana sözleşme ve objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğunun tespitine, butlan ile batıl olduğunun tespitine, kanun ve esas sözleşmeye aykırı olarak yapılan olağanüstü genel kurul toplantısının veya ortaklar kurulu kararının iptaline, davetsiz olarak gerçekleştirilen genel kurul toplantısında alınan ......
un ara verme kararına hiç bir itirazı olmadığını ve bu konuda hiç bir tartışma yaşanmadığını, butlanı talep edilen genel kurul karları incelendiğinde; herhangi bir şekilde pay sahiplerinin genel kurula katılma, asgari oy, dava ve kanundan kaynaklı haklarını ilgilendiren veya sınırlayan, ortadan kaldıran bir kararın olmadığını, ayrıca söz konusu genel kurulda alınmış olan genel kurul karlarının pay sahiplerinin inceleme ve denetleme haklarını kesinlikle sınırlandırmamış ve anonim şirketin temel yapısıyla ilgili olmayan kararlar olduğunu, son gelinen aşamada şirketin organsız kalmaması için tek çare olan olağanüstü genel kurul toplantısına davacının katılmayarak karar alınmasını ve yönetim kurulu seçiminin önüne geçmek istediğini, aynı zamanda kardeşi olan diğer ortakla bir araya gelmemek için genel kurul toplantısına katılmadığını, sonrasında ise genel kuruldan haberi yokmuş gibi alınan karların iptali için kötü niyetle dava açtığını, usul ve yasaya aykırı ve mesnetsiz açılan davanın ve...