ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/500 Esas KARAR NO : 2022/629 DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 18/07/2022 KARAR TARİHİ : 14/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin davalı kooperatif de 09/11/2012 tarihinden beri ortak olduğunu, Davalı ...'nin 15.06.2022 tarihli Olağan Genel Kurulu hukuka uygun şekilde yapılmadığından, toplantıda usul ve yasaya aykırı olarak alınmış bulunan ve müvekkilleri tarafından muhalefet şerhi konulan kanuna, ilgili mevzuata, ana sözleşmeye, ve iyi niyet esaslarına aykırı olan 3-4-5-6-7-8-9-10 ve 11 numaralı kararların iptaline karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/500 Esas KARAR NO : 2022/629 DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 18/07/2022 KARAR TARİHİ : 14/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin davalı kooperatif de 09/11/2012 tarihinden beri ortak olduğunu, Davalı ...'nin 15.06.2022 tarihli Olağan Genel Kurulu hukuka uygun şekilde yapılmadığından, toplantıda usul ve yasaya aykırı olarak alınmış bulunan ve müvekkilleri tarafından muhalefet şerhi konulan kanuna, ilgili mevzuata, ana sözleşmeye, ve iyi niyet esaslarına aykırı olan 3-4-5-6-7-8-9-10 ve 11 numaralı kararların iptaline karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir....
Somut olayda; mahkemece asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne, davalı kooperatifin 16.04.2012 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan tüm kararlarının iptaline, davacıların yirmi bir üyeliğin iptaline ilişkin talebinin usulden reddine dair verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine, Özel Dairece; mahkemece üyelik iptali talebi konusunda verilen kararın gerekçesinin hatalı olmasına rağmen sonucu itibariyle doğru olduğu, ancak genel kurul kararlarının da iptaline karar verilmesinde, hâlen devam eden üyelikleri dolayısıyla bazı üyelerin genel kurulda hazır bulunması ve oy kullanmasında yasa ve ana sözleşmeye aykırı bir yön bulunmadığı hâlde bu şahısların üyelikleri daha önceden iptal edilmiş gibi üye olmayan şahısların genel kurula katıldığından bahisle genel kurul kararlarının tümünün iptaline karar verilmesinin çelişkili ve hatalı olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. 18....
CEVAP : Davalı vekili, davacıların genel kurul kararlarının yasaya uygun şekilde teklif edildiğini, oylandığını ve gündeme alındığını, genel kurul toplantısının ertelenmesinin görüşmeye açılmamış olmasının iptali gerektirmediğini, genel kurul kararının geçerli ve bağlayıcı olduğunu, toplantı ve karar nisabının bulunduğunu, hesap tetkik komisyonunun seçilmesi, bilanço incelemesinin ve ibranın geriye bırakılmasının gündeme alınabilleceğini, subjektif gerekçelerle genel kurul kararlarının iptali talep edilemeyeceğini, genel kurulun yöneticiyi azil yetkisinin mutlak olduğunu, belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davanın 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 53 ve Ana Sözleşmenin 38. maddeleri gereğince 1 aylık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davacıların kooperatif ortağı olup tümünün genel kurula katıldıkları, davacı ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 25.12.2001 - 19.09.2002 - 15.12.2003 - 22.03.2004 - 12.04.2005 - 15.12.2006 - 21.01.2008 - 16.01.2009 tarihli genel kurul toplantılarında davacı yokken varmış gibi karar alındığı, imzaların davacıya ait olmadığı, dava konusu olan diğer genel kurul kararlarında ise, bilirkişi rapor ve ek raporlarında yokluk ve / veya butlan yaptırımına tabii tutulacak bir durumun bulunmadığı, bu nedenle iptal davasına bu kararların tabii olabileceği; ancak genel kurul kararlarının iptali içinde hak düşürücü sürenin dava konusu diğer genel kurul kararları yönünden geçmiş bulunduğu, bu nedenle onlar yönünden davanın reddi gerektiği, kaldı ki bir an için hak düşürücü süre dolmasaydı dahi yoklukla malul olduklarına karar verilen ve davacının imzasının sahte olarak kullanıldığı kararlar dışındaki genel kurullarda alınan kararların esasen iptal sebebini de taşımadığı, şirketin finansal alanı, o finansal alandaki...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Dernek (Genel Kurul Kararlarının İptali İstemli) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dava dilekçesinde, davalı derneğin 22.04.2012 tarihinde yapılan genel kurulunda alınan kararların bu genel kurula katılan üyelerin üyeliklerinin ... 14.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/488 E-2012/265 K sayılı kararı ile düşürüldüğünden iptali ile 09.04.2011 tarihli genel kurulda alınan yönetim kurulunun yılda 5 kişiden fazla üye yapamaz kararına rağmen beş kişiden fazla yapılan üyelerin üyeliklerinin iptali istenmiş; mahkemece, davanın kabulü ile davalı derneğin 22.04.2012 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararın iptaline karar verilmiştir....
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 21/12/2020 KARAR TARİHİ : 13/10/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : ......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı şirketin önceki yıllarda yapılan genel kurul toplantılarında alınan yönetim kurulu üyelerine 6102 sayılı Kanun'un 395 ve 396 ncı maddelerindeki yetkilerin bir arada verilmesine yönelik genel kurul kararları aleyhine iptali istemiyle davalar açıldığı, Mahkemelerine açılan 2017/278 E. sayılı dosyası ile 2017 yılındaki genel kurul kararlarının iptaline karar verildiği, Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davalar sonucunda ise 2011 ve 2014 yılındaki genel kurul kararlarının iptaline karar verildiği, her iki iptal kararının da Yargıtay 11. Hukuk Dairesince gerekçeli olarak onandığı ve kararların kesinleştiği, 08 Ağustos 2014 tarihli genel kurulda verilen izinle ilgili Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/525 E.- 2015/114 K. sayılı iptal kararının onanmasına ilişkin Yargıtay 11....
Dava, dernek genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde, yönetim kurulunun üyelikten ihraç kararının usulüne aykırı olduğunu belirtmiş ise de, dava konusu talep, 10.06.2017 tarihli genel kurulun iptal edilmesine yönelik olmasına rağmen, Bölge Adliye Mahkemesince dava yanlış nitelendirilerek, yönetim kurulu kararının iptali olarak ele alınmış ve davanın usulden reddine karar verilmiştir. Somut olayda, 15.05.2017 tarihli dernek yönetim kurulu kararı ile davacının üyelikten ihracına karar verilmiş, karar davacıya gönderilmiş ise de, genel kurul ve dava tarihinden sonraki bir tarih olan 26.08.2017 tarihli tebliğe ilişkin evraka göre, davacının imzadan imtina eden eşinin beyanı ile davacı adresten taşındığından tebligat iade edilmiştir. Dernek genel kurulunun yapıldığı 10.06.2017 tarihi itibariyle davacının üyeliği halen devam ettiğinden, genel kurula alınmaması usulüne uygun değildir ve dava açmakta hukuki yararı vardır....
Bu duruma göre dâva konusu genel kurul kararlarının alındığı toplantıda Bakanlık temsilcisinin hazır bulunması zorunluluğu yoktur. Bu durumda yerel mahkemece davacının dâva dilekçesinde bildirdiği diğer butlan ve iptal sebepleri üzerinde durulup sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, TTK’nun 422.maddesindeki toplantı tutanağında Bakanlık temsilcisinin imzasının bulunmaması hâlinde genel kurul tutanağının geçersiz olacağına ilişkin hükmünü, aynı kanunun yukarıda açıklanan 407/3 ve yönetmelik hükümlerini dikkate almadan, bütün anonim şirket genel kurul toplantılarında Bakanlık temsilcisinin bulanmasının zorunlu olduğu şeklinde, mutlak olarak anlayıp genel kurul kararlarının bu nedenle yok hükmünde olduğuna karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir....