olmasının mümkün olmadığını, 11/07/2019 tarihinde 12/07/2019 tarihinde genel kurul toplantısı yapmak için karar alınmış olmasına rağmen genel kurul toplantısı yerine yeniden yönetim kurulu toplantısı yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı bir işlem olduğunu, yeni genel kurul toplantısı için karar alındıktan sonra genel kurul toplantısı yapılamayacağını, mahkemenin gerekçeli kararında yönetim kurulu toplantısında bütün şirket ortaklarının imzasının bulunduğu belirtilmiş ise de şirket ortakları Nuri ve Murat Ergül’ün bu tutanakta imzası olmadığını, mahkemenin yönetim kurulu ile genel kurul ve şirket ortaklarını karıştırdığını, mahkemece yönetim kurulu üyelerinin ve genel kurul üyelerinin ayırt edilmeden ayrı ayrı kişi ve kararları bir olarak değerlendirdiğini, genel kurul toplantısına katılan şirket ortakları Nuri ve Murat Ergül'ün imzalarının bulunmadığını, tanık dinlenilmeden karar verildiğini, davacının genel kurul toplantı tarihinden sonra şirket ortaklarından habersiz olarak tekrar...
Dava, haklı nedenlerle limited şirket müdürünün azli istemine ilişkin olup, mahkemece, dava açıldıktan sonra alınan genel kurul kararında davalının yeniden müdür seçilmesine karar verildiği ve davacı tarafından genel kurul kararının iptali davası açıldığı, genel kurul tarihinden önceki döneme dair davalının temsil yetkisinin kaldırılması istemine dair davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. 6102 sayılı ... m. 622 gereğince bu kanunun anonim şirket genel kurul kararlarının butlanına ve iptaline ilişkin hükümlerin kıyas yoluyla limited şirketlere de uygulanacağı düzenlenmektedir. 6102 sayılı ... m. 450 maddesi gereğince genel kurul kararının iptaline ilişkin kesin hüküm geçmişse etkilidir. Fakat bu geçmişse etki şirket içi ilişkilerde ve bir de genel kurul kararının şirket ile üçüncü kişiler arasındaki hukuki ilişkinin unsuru veya geçerliliği şartı olduğu hallerde söz konusudur....
kurul kararının da yok hükmünde olduğunu ileri sürerek 28/11/2008 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların yokluğunun tespitine, 27/07/2011 tarihinde yapılan 2010 yılı olağan genel kurul toplantısında sermayenin artırılmasına ilişkin kararın yokluğunun tespitine karar verilmesini istemiştir....
Taraflar arasındaki tartışma konusu iptale konu olan "29/06/2021 tarihli genel kurul kararının"yine davalı şirketin 27/10/2021 tarihli genel kurul toplantısı ile iptaline karar verilmiş olması karşısında ve tarafların beyanları da dikkate alındığında "bu davadaki 29/06/2021 tarihli genel kurul kararının iptaline " ilişkin davanın konusuz kalıp kalmadığı noktasında öncelikle toplanmaktadır. Esasen doktrinde de aleyhine iptal davası açılan bir genel kurul kararı geri alınmışsa iptal davası konusuz kaldığı ve davanın esası hakkında bir karar verilemeyeceği ileri sürülmektedir. (Kırca, Genel Kurul Kararının İptali Davası, Sayfa 267) (...) Bu durumda iptal kararı verilmiş genel kurul kararı sonraki bir genel kurul kararı ile iptal edilmiş ise, bu takdirde kural olarak konusu kalmamış olan bir iptal davası olduğu kabul edilmek gerekir....
Davalı şirket müdürlerinin, sadece müdür seçimini içeren olağanüstü bir genel kurul toplantısı için çağrı yapmaları ve toplanan genel kurulun müdür seçimine ilişkin karar alması, TTK m. 616 ve 617/1 maddelerine aykırı olduğu, davalı şirketin 2012 - 2018 yıllarına ilişkin genel kurul toplantıları yapılması gerekirken ve görev süresi sona eren müdürlerin olağan genel kurul gündeminde yer verilerek seçim yapılması yerine; sadece müdür seçimi için olağanüstü genel kurul toplantısı yapılarak karar alınmasının dürüstlük kuralına aykırı olduğu, davalı şirket müdürlerinin, on yıldır olağan genel kurul toplantısı için çağrıda bulunmayıp, görev süreleri bittiği için sadece görev sürelerini uzatmak için olağanüstü genel kurul toplantısı yapılması için çağrıda bulunması ve bu yönde karar alınmasının TTK m. 445/1 maddesine göre iptal sebeplerinden olduğu, davalı taraf olağan genel kurul toplantılarının yapılmamasının sebebi olarak, masraftan kaçınma ve ortakların genel kurul dışında da faaliyet raporu...
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken, davalı kooperatifin yönetim kurulunun haksız kararı sonucu üyelikten çıkarıldığını, durumun noter ihtarı ile müvekkiline bildirildiğini, müvekkilinin bu karara genel kurul nezdinde itiraz ettiğini, ancak genel kurul kararının kendilerine tebliğ edilmediğini, itirazı genel kurul gündemine getirmeyen ve genel kurulu toplantıya çağırmayan yöneticilerin sorumluluğu bulunduğunu ileri sürerek, Kooperatifler Kanunu'nun 16/3. maddesi uyarınca genel kurul kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, duruşma sırasında davanın reddini istemiştir....
....09.2010 tarihli davalı genel kurul kararlarının tümünün iptaline karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının, genel kurula çağrı tarihinde ortaklıktan ihracının kesinleşmemiş olduğu, davacının ortak sıfatıyla dava açma hakkı bulunduğu, davanın bir aylık hak düşürücü süre içinde açıldığı, davacının genel kurul toplantısına davet edilmemiş olmasının, genel kurul toplantısının tümüyle geçersiz sayılmasına neden olmayacağı, gündemin beşinci maddesinde oy çokluğu ile karara bağlanan aidatın mali kaynak sağlamak ve inşaatların bir an önce bitirilmesi yönünden iyi niyet kurallarına uygun karar olduğu, kooperatif giderleri düşünüldüğünde aidatlarla ilgili alınan genel kurul kararının iptal edilmesi halinde, mahkemece genel kurul yerine geçip aidat tespiti kararı verilemeyeceği, kararların kanuna, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Olağan genel kurul toplantısının hukuka ve demokrasi ilkelerine tamamen aykırı şekilde yapıldığını, dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek, davalı kooperatif yönetim kurulunun usulsüz ve hukuka aykırı şekilde meydana geldiğini ortaya koyan açıklamalarına, dilekçelerinde istemlerini açık şekilde yazmalarına ve genel kurulun dava tarihinde toplanmaması nedeniyle, genel kurul kararlarının iptaline yönelik bir talepleri olmamasına rağmen mahkemece ortada bir genel kurul kararı olmadığından genel kurul kararının iptalinin iptalinin istenemeyeceği şekilde gerekçe kurduğunu belirterek istinaf talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ... Kooperatifi'nin 03/07/2022 tarihinde yapılacağı duyurulan genel kurul çağrısının iptali, kayyım atanması ve yargılama esnasında genel kurul yapılması halinde, 03/07/2022 tarihli genel kurulun iptali istemlerine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir....
Olağan genel kurul toplantısının hukuka ve demokrasi ilkelerine tamamen aykırı şekilde yapıldığını, dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek, davalı kooperatif yönetim kurulunun usulsüz ve hukuka aykırı şekilde meydana geldiğini ortaya koyan açıklamalarına, dilekçelerinde istemlerini açık şekilde yazmalarına ve genel kurulun dava tarihinde toplanmaması nedeniyle, genel kurul kararlarının iptaline yönelik bir talepleri olmamasına rağmen mahkemece ortada bir genel kurul kararı olmadığından genel kurul kararının iptalinin iptalinin istenemeyeceği şekilde gerekçe kurduğunu belirterek istinaf talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; T3'nin 03/07/2022 tarihinde yapılacağı duyurulan genel kurul çağrısının iptali, kayyım atanması ve yargılama esnasında genel kurul yapılması halinde, 03/07/2022 tarihli genel kurulun iptali istemlerine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir....