WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece davanın kısmen kabulü ile salt 06.05.2006 günü olağan genel kurul gündeminin 4, 5 ve 6. maddeleri ile alınan kararların iptaline hükmedilmiştir. Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden, özellikle bilirkişi kurulunun 22.04.2008 günlü raporu içeriğinden, ... Holding Personel Vakfı'nın delege seçiminin vakıf senedinin bu konuya ilişkin maddeleri hükmüne uygun yapılmadığı, 06.05.2006 günlü genel kurulun da böylece vakıf senedine aykırı olarak oluşturulduğu anlaşılmaktadır. Saptanan bu durum karşısında mahkemece, davanın kabulü ile delege seçimlerinin ve bu delegelerin katılımı ile gerçekleştirilmiş bulunan genel kurul toplantısının iptaline hükmedilmesi gerekirken, salt bu toplantının gündemindeki 4, 5 ve 6 numaralı maddelerle ilgili kararların iptali ile yetinilmiş olması doğru görülmemiştir....

    -K A R A R- Davacı vekili,müvekkilinin davalı kooperatif yönetim kurulu kararıyla üyelikten çıkarıldığını, çıkarılma kararına genel kurul nezdinde itiraz edildiğini, genel kurul tarafından ihraç kararının görüşülüp onaylandığını, ihraç kararının onanmasına dair kararın hukuka aykırı olduğunu, ihtarnamelerin müvekkiline usulüne uygun tebliğ edilmediğini, ayrıca gönderilen ihtarnamelerdeki meblağların farklı olduğunu, ihraç kararının gerekçeli ve açıklamalı olmadığını, ikinci ihtarda ödeme için verilen sürenin 1 ay olması gerekirken 30 gün olduğunu ileri sürerek, davalı kooperatifin 18.06.2011 tarihli genel kurul gündeminin 9. maddesi ile alınan ihraca ilişkin kararın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının Kooperatifler Kanunu'nun 53. maddesine göre dava açma hakkı bulunmadığını, ayrıca ihraç kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

      -K A R A R- Ana dava ve birleşen davada davacı vekili, müvekkilinin kooperatif yönetim kurulu kararıyla üyelikten çıkarıldığını, çıkarılma kararına genel kurul nezdinde itiraz edildiğini, genel kurul tarafından ihraç kararının görüşülüp onaylandığını, ihtarnamelerin müvekkiline usulüne uygun tebliğ edilmediğini, gönderilen ihtarnamelerdeki meblağların farklı olduğunu, ihraç kararının gerekçeli ve açıklamalı olmadığını, ikinci ihtarnamede ödeme için 1 ay yerine 30 gün süre verildiğini ileri sürerek, davalı kooperatifin 18.06.2011 tarihli genel kurul gündeminin 9. maddesi ile alınan davacının ihracına ilişkin kararın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili ana ve birleşen davada, davacının Kooperatifler Kanunu'nun 53. maddesince dava açma hakkı bulunmadığını, ayrıca ihraç kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

        Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dava dilekçesi ile, 31.05.2014 tarihli Kat Malikleri Kurulu toplantısında.........olarak seçildiğini, taşınmazda kat maliki olduğunu, 31.05.2014 tarihli toplantının Kat Mülkiyeti Kanun ve Yönetim Planı hükümlerine aykırı olarak tertip edildiğini, kat maliklerine 15 gün öncesinden toplantı gündemi, birinci ve ikinci toplantının yer ve zamanını bildiren bir davetiye tebliği gerektiğini, oysa davalıların blok girişine astıkları Olağanüstü Genel Kurul Çağrı mektubu ile yetindiklerini, kat maliklerine herhangi bir bildirimde bulunmadıklarını, bu mektupta toplantı gündeminin bulunmadığını, 27.09.2014 tarihli olarak bir genel kurul toplantı tutanağı düzenlemiş ise de bu tutanağın kat maliklerine tebliğ etmediğini, yapılan araştırma ile...

          Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, çağrı ve toplantının usulünce yapıldığı, bilançonun gerçeği yansıtmaması nedeniyle genel kurul gündeminin 4. maddesinde yer alan 2008 yılı bilanço ve gelir gider farkı hesaplarının kabulüne ilişkin kararın iptaline, diğer maddelere ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, kooperatif genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkin olup, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu' nun 53' üncü maddesi uyarınca, genel kurul kararlarının, yasaya, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırı olması durumunda toplantıda bulunan ortaklar, alınan kararlara muhalif kalarak, keyfiyeti tutanağa yazdırdıktan sonra kararın iptali için dava açabilir. Genel kurula katılan ortağın, genel kurulca alınan karara ret oyu vermesi ve muhalefet şerhini genel kurul tutanağına yazdırması gereklidir....

            Noterliğinin ....01.2014 tarih ... yevmiye numarası ile ihtarname keşide edildiğini, 2014 yılı olağan genel kurul öncesi gündeme alınması için kooperatife ihtar çeken üyelere ihtarı geri almaları karşısında anahtar teslim vaadinde bulunulduğunu, aksi halde anahtarlarını alamayacakları şantajı ile karşı karşıya bırakıldığını, muhalefet eden şerh koyan itiraz eden üyeler hakkında ihraç prosüdürleri başlatıldığını, eşitlik ilkesine uygun ... ve işlem yapılmadığını, ....06.2014 tarihli olağan genel kurul kararlarına şerh koyan müvekkili hakkında da bu davayı açması nedeniyle en hızlı şekilde ihraç prosüdürünü başlatıp hak arayanları yıldırdıklarını, müvekkilinin ....06.2014 tarihli olağan genel kurula katıldığını gündemin .... ve .... maddelerine muhalefet şerhi koyarak dava haklarını saklı tutarak tutanağı imzaladığını, 03.08.2013 tarihli olağanüstü genel kurul kararlarının .... ve .... maddelerinin aynı şekilde ........2014 tarihli olağan genel kurul kararlarından .... ve .... maddelerinin...

              nın 396. maddesine aykırı olduğunu, denetçinin tarafsız bir denetim yapmadığını ve sunduğu raporun yüzeysel olduğunu, genel kurul çağrı ilanının usulüne uygun yapılmadığını, gerekli ilanların verilmediğini, genel kurul toplantısında bilançoların ve kâr zarar hesaplarının kabulüne karar verildiğini, bunun mümkün olamayacağını, aynı yönetim kurulunun tekrar seçilmesinin kabul edilemeyeceğini, denetçi olarak seçilen kişinin şirketin mali müşaviri ile birlikte çalıştığını, bunun yasaya aykırı olduğunu, yönetim kurulu ve denetçinin genel kurulda ibra edildiklerini ancak, ./.. yükümlülüklerini yerine getirmediklerini, genel kurul gündeminin usulüne uygun ilan edilmediğini, müvekkillerinin denetim haklarının engellendiğini, şirkette bazı kişi veya kişilere örtülü aktarımların yapıldığını, müvekkillerine karşı şeffaf ve iyi niyetli yaklaşım göstermediklerini ileri sürerek, ....02.2013 tarihli genel...

                Davalı vekili, davanın 3 aylık hak düşürücü süre içinde açılmadığını, genel kurul kararlarının kanuna ve sözleşmeye uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile TTK’nın 445. maddesine göre kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine karar tarihinden itibaren 3 ay içinde şirket iptal davası açılabileceği, davanın 29/08/2014 tarihinde açıldığı, genel kurul toplantısının 14/05/2014 tarihinde yapıldığı,dava tarihi itibariyle 3 aylık sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

                  Görüş istenen Yönetim Kurulu Üyesi ... vekili beyan dilekçesinde özetle; dava konusu 16.02.2018 tarihli Genel Kurul gündem maddeleri ile 13.08.2021 tarihli Genel Kurul gündem maddelerinin aynı olduğunu, her iki oylamada da hazirun olumlu oy kullanarak gündem maddelerini kabul şeklinde karara bağladığını, bu hususların her iki genel kurul toplantı tutanağında da açıkça yazılı olduğunu, dolayısıyla, önce oylanan ve kabul edilen 16.02.2018 tarihli Genel Kurul kararlarının, sonra alınan kararlar ile çelişmesinin söz konusu olmadığını, davacının kabul ile neticelenmiş bir genel kurul oylamasını teşviş ederek reddedilmiş gibi sunması ve iki genel kurul kararı arasında bir çelişki varmış izlenimi yaratması en hafif tabiri ile HMK’nın (29). maddesindeki “dürüst davranma ve doğruyu söyleme yükümlülüğü”nü ihlal niteliğinde olduğunu, davacının 16.02.2018 tarihli genel kurul kararlarında kabul oyu vermiş sonrasında genel kurul kararının iptali davası açmadığını, davacının irade sakatlığı iddiası da...

                    - K A R A R - Davacı vekili, davalı kooperatif yönetim kurulunun müvekkili aleyhine vermiş olduğu ihraç kararının kanuna, ana sözleşmeye ve 23.06.2013 tarihli genel kurul toplantısının 11 nolu kararına uygun olmadığı gerekçesiyle, kooperatif yönetim kurulunun ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir.Davalı kooperatif temsilcisi,davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; kooperatifçe tanzim edilen ihtarnamelerin ihraca ilişkin şekli prosedüre uygun olmadığı, diğer taraftan ihraç prosedürünün davalı kooperatifin 23.06.2013 tarihli genel kurul gündeminin 11. maddesine de uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu