Bu bağlamda, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka ile davalı Şirketin asıl borçlu ve diğer davalıların ise müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları genel nakdi ve gayrınakdi kredi sözleşmelerinin imzalandığı, davacı vekilinin sunduğu 16/02/2022 tarihli açıklama dilekçesi dikkate alındığında ; işbu dava konusu talebin yukarıda değinilen 2 adet genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, taraflar arasında imzalanan 217236 müşteri no'lu, 04/08/2016 tarihli ve 1.300,000,00-TL bedelli ve aylık % 1,18 faizli, 48 ay vadeli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcunun en son 04/11/2018 vadeli taksidinin ödendiği, 04/12/2018, 04/01/2019 ve 04/12/2019 vadeli taksit borçlarının ise; vadesinde ödenmediği, 236270 müşteri no'lu, 05/03/2018 tarihli ve 350,000,00-TL bedelli ve aylık % 1,48 faizli, 48 ay vadeli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcunun en son 05/11/2018 vadeli taksidinin ödendiği, 05/12/2018, 05/01/2019 ve 05/02/2019 vadeli...
Dairesinin 25/11/2021 tarih ve 1232 sayılı kararına göre; somut olay değerlendirildiğinde; davalı bankanın ... şubesi ile dava dışı şirketler arasında imzalanan kredi sözleşmeleri uyarınca, kredi borçlarına teminat olarak davacının kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapı inşa ettiği taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasının talep edildiği, uyuşmazlığın; genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, buna göre yukarıda belirtilen HSK 1. Dairesinin söz konusu kararının 1. Bendi “13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden” ile 3. Bendi “19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142....
Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen 03/12/2014 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda, kredi sözleşmesinden doğan borcun ödenmemesi üzerine davalı hakkında takip başlatıldığı, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile borcun tamamen ödenmediği, davalının bakiye 2.791,74 TL borcunun bulunduğunun anlaşıldığı , alacağın likit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, Ankara 16....
nin kredi borçlusu olduğunu, taşınmazı davacının ipotekle yükümlü olarak devraldığını, borçların kapatıldığını, başka borçlar olduğundan bahisle ipoteğin kaldırılmadığını, davalı bankaya çekilen ihtarın sonuçsuz kaldığını belirterek taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili, davalı banka ile dava dışı Aslan Papel San. Tic. Ltd. Şti. arasında 27.09.2013 tarihli genel kredi sözleşmesi imzalandığını ve bu şirkete kredi kullandırıldığını, ...'nin bu sözleşmeye taşınmazını ipotek verdiğini, ...'nin davalı bankanın başka bir müşterisi olan Merve Kimyevi Mad. Boya Ltd. Şti. ile banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine de müteselsil kefil olarak imza koyduğunu, Merve Kimyevi Mad. San. Tic. Ltd....
İcra Müdürlüğü'nün 2014/3769 Esas sayılı dosyası ile satılarak paraya çevrildiği, davalının kredi sözleşmesinde kefilliği ve müşterek borçlu sıfatı bulunmadığı ve sorumluluğunun ipotekli taşınmazın satışı ile son bulduğu, davalı için kesin rehin açığı belgesi düzenlenemeyeceği, davalı borçlunun itirazının yerinde olduğu"ndan bahisle davanın reddine karar verildiği, karara karşı davacı T1 vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, davalının geçerli bir kefaleti bulunup bulunmadığı, davacının genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağını bu davalıdan talep edip edemeyeceği noktasındadır. Davacı T1 vekilinin istinaf isteminin incelenmesinde; davalı T3'in dosyada bulunan ve dava konusu borca kaynak teşkil eden kredi sözleşmesinde kefil sıfatıyla kredi genel sözleşmesinin "Kefalet Şerhi" başlıklı bölümün sonunda sağ alt köşesinde imzasının bulunduğu görülmektedir....
nin kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı, davalı ...'in kredi sözleşmesinde kefaletinin bulunmadığı, sadece davadışı şirket lehine taşınmazını ipotek verdiği ve ipoteğin Kocaeli 2. İcra Müdürlüğü'nün 2014/3769 Esas sayılı dosyası ile satılarak paraya çevrildiği, davalının kredi sözleşmesinde kefilliği ve müşterek borçlu sıfatı bulunmadığı ve sorumluluğunun ipotekli taşınmazın satışı ile son bulduğu, davalı için kesin rehin açığı belgesi düzenlenemeyeceği, davalı borçlunun itirazının yerinde olduğu"ndan bahisle davanın reddine karar verildiği, karara karşı davacı ...vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, davalının geçerli bir kefaleti bulunup bulunmadığı, davacının genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağını bu davalıdan talep edip edemeyeceği noktasındadır. Davacı ...vekilinin istinaf isteminin incelenmesinde; davalı ...'...
Şubesi ile davalı arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, anılan kredi sözleşmesine dayanılarak kredi müşterisi firmaya müvekkili banka tarafından kredi kullandırıldığını, kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine hesapların kat edilip davalı hakkında Ankara 15.İcra Müdürlüğünün 2016/7125 E. sayılı dosyasından genel haciz yoluyla takibe geçildiğini, takibin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu iddia ederek itirazın iptaliyle takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın Aşağırayrancı Şubesi ile davalı arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, anılan kredi sözleşmesine dayanılarak kredi müşterisi firmaya müvekkili banka tarafından kredi kullandırıldığını, kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine hesapların kat edilip davalı hakkında Ankara 15.İcra Müdürlüğünün 2016/7125 E. sayılı dosyasından genel haciz yoluyla takibe geçildiğini, takibin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu iddia ederek itirazın iptaliyle takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nun taşınmaz üzerinden çekilen konut kredisi borcunu ödediğini, ipoteğin kaldırılması için bankaya başvuru yapıldığı halde ipoteğin kaldırılmadığını, davalı alacaklı bankanın 16. İcra Müdürlüğünün 2013/7209 sayılı dosyasıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını, müvekkilinin, ...'nun borcundan sorumlu olmadığının tespiti ile ipotek borcunun ödenmesi nedeniyle taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, banka kredisinden kaynaklanan ipoteğin fekki nedeniyle davacının borçlu olmadığına yönelik açılan menfi tespit talebine ilişkindir. Yargılama esnasında alınan bilirkişi raporunda, davacıya kredi kartından doğan borcun bildirilmesinin 24/04/2013 tarihli ihtarnameyle yapıldığı, bu durumda ipotek resmi senedinin tüketici mevzuatı kapsamında konut kredisi ve kredi kartı işlemleriyle birlikte dava dışı ...'...
İcra Müdürlüğü'nün 2016/9945 Esas sayılı ilamsız icra takip dosyasında genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak için, Kocaeli 5. İcra Müdürlüğü'nün 2016/9624 Esas sayılı takip dosyası (dava dışı borçlu Zafer Koçak hakkında) ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığı, davacıların, dava dışı Zafer Koçak ile banka çalışanlarının kendilerini ev kredisi kullanıldığı şeklinde aldattıklarını, ipoteğin aile konutuna konulduğu ve genel kredi sözleşmesindeki kefalet beyanı ile eş rızasının geçerli olmadığı gerekçesi ile eldeki dava ile ipoteğin fekki, kefaletin iptali ve menfi tespit istemlerinde bulundukları, davalının davanın reddini istediği, mahkemece davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, üzerine ipotek konulan taşınmazın aile konutu olup olmadığı, genel kredi sözleşmesindeki kefalet beyanı ile eş rızasının geçerli olup olmadığı noktasındadır....