Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Zira kredinin davalıların kefaletinin bulunduğu Genel Kredi Sözleşmelerine dayanılarak kullandırıldığının saptanması halinde cari hesap şeklinde işleyen Genel Kredi Sözleşmesi'nde borcun bir şekilde sıfırlanmış olması kefaletin sona ermesini gerektirmediğinden aynı sözleşme çerçevesinde yeniden kredi kullandırılması halinde kefil yada kefillerin kefalet limiti ve kendi temerrütlerinin hukuki sonuçları ile sınırlı olmak kaydıyla sorumlu olduklarının kabulü gerekecektir. Ancak dava konusu kredinin, davalıların kefaletlerinin bulunmadığı kredi sözleşmesi çerçevesinde kullandırılmış olduğunun saptanması halinde ise davalıların sorumluluğundan söz edilemeyecektir.")., denilmek suretiyle kararın bozulduğu görülmüştür. Somut olayda ise, dava dışı şirket ile davacı banka arasında 11/07/2012 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi ile 07/08/2014 tarihli iki ayrı genel kredi sözleşmesi imzalanmış olup, davalının kefaleti 11/07/2012 tarihli genel kredi sözleşmesinde bulunmaktadır....

    Davalılar benzer cevaplarında, çek yapraklarının beşinin iade edildiğini, iade edilmeyen çekler için çek sorumluluk bedellerinin bankanın kredi sözleşmesinden kaynaklanan muaccel bir alacak olmadığını, iade edilmeyen çek yapraklarının sorumluluk nispetinde banka tarafından ödenmesinin de söz konusu olmadığını, çek sorumluluk bedellerinin çek kanunu hükümlerinden doğan bir yükümlülük olduğunu, bu nedenle bankanın çek sorumluluk bedellerini alacak olarak talep etmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasında 03/11/2009 tarihli 100.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmesi bulunduğu ve bu sözleşme kapsamında davalı ...'...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kefalete dayalı itirazın iptali davasıdır.Davalıların nüfus kayıt örnekleri UYAP üzerinden çıkartılarak dosyamız arasına alınmıştır....

        Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne takibe itirazın 3.421,70 asıl alacak ve 114,62 TL işlemiş faiz üzerinden iptali ile takibin devamına ve davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Uyuşmazlık banka kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup bankacılık konusunda uzman bir bilirkişiden rapor alınması gerekirken serbest mali müşavirin bilirkişi olarak tayin edilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda hazırlanan bilirkişi raporunun da yeterli inceleme içermediği ve Yargıtay denetimine elverişli olmadığı görülmüştür....

          Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Davacı Kooperatifin davalı kooperatif üyeliğinden ayrılmadan önce kredi kullanmak için genel kurul kararı aldığı, alınan kredinin kooperatif adına kullanıldığı, kredinin bilahare yapılandırıldığı, yapılandırılan krediden dola- yı mahrum kalınan kar payının da hesaplanarak üyelere payı nispetinde yükletildiği anlaşıl- maktadır....

            Bilirkişi 21.03.2019 havale tarihli raporunda taraflar arasındaki kredi ilişkisini özetlemiş, davacı banka ile davalı müşterek borçlu ve müteselsil kefil Necip Yıldırım'ın kefalet limitinin 1.500.000,00 TL olup, borcun tamamından sorumlu bulunmakta olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 2.7.i maddesi bulunduğu, davacı banka Genel Müdürlüğü'nün TC. Merkez Bankasına bildirdiği kredinin kullandırıldığı tarih ve temerrüt tarihi arasındaki süre içinde bankaca en yüksek faiz oranının %36 iki katı temerrüt faiz oranının % 72 olduğu tespit edilmiştir. Dava konusu kredi sözleşmesinin hesabının kat edildiği tarih 13.10.2017 , temerrüt tarihi 24.10.2017 ve takip tarihinin 20.10.2017 olduğu anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunda 1.420,00 TL asıl alacak, 12,69 TL işlenmiş temerrüt faizi ve 0,63 TL %5 BSMW olmak üzere; kefaletin şekil şartlarının gerçekleştiği ve sözleşme kapsamında kredi kullandırıldığı ve belirtilmiştir. Dava konusu alacak genel nakdi kredi sözleşmesinden oluşmaktadır....

              DELİLLER: -Genel Kredi Sözleşmesi, -İcra Dosyası -Bilirkişi Raporu DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. ... Dairesinin ... sayılı icra dosyasının incelenmesinde, alacaklı-davacı banka tarafından, davalı borçlular hakkında 18/10/2018 tarihinde icra takibi yapıldığı, 4.134,04 TL asıl alacak, 374,29 TL işlemiş faizi , 18,72 TL BSMV olmak üzere toplam 4.527,05 TL alacak için ve diğer bir kredi için 3.988,77 TL asıl alacak, 250,10 TL işlemiş faizi , 12,51 TL BSMV, 277,94 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 4.529,32 TL alacağın takibe konu edildiği, davalı borçlular tarafından süresinde icra takibine itiraz edildiği ve davanın İİK'nun 67. maddesi uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu genel kredi sözleşmesinin incelenmesinde, 24/02/2016 tarihinde dava dışı ... Gıda... Ltd....

                ASIL ve BİRLEŞEN DAVA : İtirazın İptali (Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) ASIL ve BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 18/07/2019 KARAR TARİHİ : 14/07/2023 KARAR YAZMA TARİHİ : 18/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ASIL DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili bankanın ... İnşaat A.Ş arasında 24/05/2018 tarihli Genel kredi sözleşmesi imzalandığını ve bu kapsamda kredi kullandırıldığını, davalının kredi borcunu ödememesi nedeniyle kredinin 21/01/2019 tarihinde kat edilerek ihtarnamenin tebliğ edildiği, verilen süre içerisinde de kredi bedelinin ödenmemesi nedeniyle ... 20....

                  . - K A R A R - Davacı vekili, Genel Ticari Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarını tahsil için giriştikleri icra takibine davalıların haksız olarak itiraz ettiklerini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalılar davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen 5.4.2010 tarihli bilirkişi raporuna göre davacının, davalılardan 9.345.67.-TL.asıl alacak, 137.11.-TL. işlemiş faiz, 6.86....

                    Davalı tarafından takibe itirazında borca ve faize yönelik itirazda bulunarak borçlu olmadığını ileri sürmüşse de, dava dışı borçlu şirketin asıl borçlu olarak davalının dava konusu kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kredi ve kefalet ilişkisinin kurulduğu açık olup, takip konusu borcun davalı yönünden Genel Kredi Sözleşmesi sözleşmesinden kaynaklandığı, davalının imzaya yönelik itirazının bulunmadığı, müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ve hesaplanan kefalet tutarı kapsamında borçtan sorumlu olduğu davacı tarafın dosyaya sunduğu genel kredi sözleşmesi, ihtarname, dekontlar ve yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olmakla davalı tarafın itiraz ettiği miktar yönünden borcunun bulunmadığına ilişkin soyut iddia dışında takip konusu borcun doğmadığına ve itfa edildiğini ilişkin her hangi bir ispata yarar delil ibraz edememiştir....

                      UYAP Entegrasyonu