Ancak borçlu, maninin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye... mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Anılan hükmün uygulanabilmesi için, borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır. Somut olayda, dava dilekçesi incelendiğinde borçlunun açıkça gecikmiş itirazda bulunduğu, tebliğ tarihinden önce yurt dışına çıktığı ve mahkemeye başvuru tarihi itibari ile de ülkeye dönüş yapmadığı, ödeme emrinin ise şeklen TK’nun 21/1 maddesine göre usulüne uygun olduğu görülmektedir. Gecikmiş itiraz için gösterilen yurt dışında bulunma mazeretinin "işte" şerhi taşıyan tebligatın usulsüzlüğü olarak yorumlanmasının kabulü mümkün değildir....
İİK'nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz, süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler. Mazereti kabul ederse icra takibi durur. Bu durumda alacaklı ancak itirazın kaldırılması veya itirazın iptali yoluna gidebilir. Somut olayda, borçlunun başvuru dilekçesine “mazeretini gösterir delil” eklemediği gibi, İİK'nun 65. maddesi karşısında, borçlu tarafın, gecikmiş itiraz nedenlerine ilişkin mazeretini gösteren delilleri icra dosyasına sunmuş olmasının da, icra mahkemesinin itiraza yönelik değerlendirmesinde göz önüne alınamayacağının kabulü gerekir....
İlk derece mahkemesi tarafından; davalı alacaklı tarafından 20/08/2021 tarihinde davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine dayalı icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu adına çıkartılan ilk tebligatta borçlunun kayıtlı adresinde kalmadığı şerh edilmek kaydıyla tebligatın iade edildiği, daha sonra çıkartılan tebligatın ise T.K. 21/2 maddesine göre bağlı bulunduğu mahalle muhtarlığına 03/09/2021 tarihi itibariyle bırakıldığı, her ne kadar davacı tarafça İİK'nın 65.maddesi gereğince gecikmiş itirazda bulunulmuş ise de, gecikmiş itiraz olarak ileri sürüldüğü başka şehirde çalıştığına ilişkin ileri sürdüğü dayanağın gecikmiş itiraz sebep olarak değerlendirilemeyeceğinden, buna ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, şikayetçi tarafça her ne kadar gecikmiş itirazda bulunulmuş ise de, gecikmiş itiraz talebi yerinde görülmediğinden reddedilmekle birlikte ayrıca takip dayanağı senedin teminat senedi olduğuna ilişkin itirazı yönünden yapılan icra dosyasında bulunan senet üzerinde yapılan...
Uyuşmazlığın İİK.nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 Sayılı Kanunun 32. maddesine göre çözümlenmesi gerekir. Borçlu vekilinin mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, 6100 Sayılı HMK.nun 33.maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 Sayılı Yasanın 32. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayetidir (Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.2001 tarih ve 1991/12-258 Esas, 1991/344 Karar sayılı kararı). 7201 Sayılı Kanun'un 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir....
O halde, Mahkemece tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayetin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun usulsüz tebligatı öğrendiği tarih olarak bildirdiği ve borçlu vekilince karşı çıkılmayan 01.09.2005 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar vermek gerekirken, başvurunun İIK.nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz olarak nitelenip yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kabule göre de; ÜK.nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, gecikmiş itirazda bulunacak kişi, mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını da engelin kalktığı günden itibaren 3 gün içinde İcra Mahkemesine bildirmek zorundadır. İcra Hâkimi gecikmiş itiraz nedenlerini ve belgelerini inceleyerek, sonucuna göre bir karar verecektir. ÜK.nun 65. maddesine göre Hakim, "gecikme sebebinin mahiyetine" ve "hadisenin özelliklerine" göre, takibin tatilini tensip edebilir. Mazeretin kabulü halinde icra takibi durur....
, mahkemece, ödeme emri tebliğ tarihinin kesinleştiği dikkate alınarak gecikmiş itiraz yönünden değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, borçlu kötü niyetli ve kasıtlı olarak yerleşim yeri adresine tebligat yapıldığını iddia etmiş olup adres değişikliğini nüfus müdürlüğüne bildirme yükümlülüğünün borçluya ait olduğundan gecikmiş itiraz sebebi olarak değerlendirilemeyeceğini, borçlunun hastalığı nedeni ile süresi içinde borca itiraz edilmediği iddia edilmediğinden 01.04.2021 tarihli dilekçe ekinde ibraz edilen tedavi evrakları değerlendirilmediğini, mahkemece gecikmiş itiraza ilişkin olarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması nedeni ile davacının istinaf başvurusunun esastan kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak, gecikmiş itirazın esastan reddine karar verilmiştir....
Ancak borçlu engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir kanıtlarla birlikte itiraz ve nedenlerinin ve dayanaklarını bildirmeye ve yapılacak duruşmaya ilişkin harç ve masrafları ödemeye mecburdur (İİK m. 65). Gecikmiş itiraz başvurusunda bulunabilmek için her şeyden önce usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş bir tebligat evrakının bulunması gerekir. Tebligat usulsüz ise uyuşmazlığın İİK'nın 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre çözümlenmesi gerekir. Borçlunun mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 33. maddesi uyarınca hukuksal nitelendirmenin (tavsifin) hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili değildir (HGK, 05.06.2001, E. 1991/12- 258, K. 1991/344; 12. HD, 24.11.2015, E. 2015/17926, K. 2015/29150)....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 65. maddesi uyarınca gecikmiş itiraza ilişkindir. Ortaca İcra Müdürlüğü'nün 2021/1826 E. sayılı dosyasının incelendiğinde; alacaklı Kim Ltd. şirketi tarafından borçlu Atak Ege... A.Ş aleyhine genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığı, davacı borçluya örnek 7 ödeme emrinin 12/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça 01.11.2021 tarihinde gecikmiş itiraz davasının açıldığı anlaşılmıştır. Somut olayda, davacı-borçlu, icra dosyasından yapılan tebligatın usulsüz olduğunu belirterek, Ortaca İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/176 Esas sayılı dosyasından usulsüz tebligat şikayetinde bulunduğunu, bu dava dosyasındaki talep ve hakları saklı kalmak üzere, gecikmiş itiraz istemiyle söz konusu davayı açtığını belirtmiştir. İİK'nın 65. maddesinde, “borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir” hükmü yer almaktadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2163 KARAR NO : 2022/853 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/05/2021 NUMARASI : 2021/127 ESAS, 2021/433 KARAR DAVA KONUSU : GECİKMİŞ İTİRAZ, BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/127 Esas, 2021/433 Karar sayılı dosyasında verilen gecikmiş itiraz süresinde olmadığından davanın reddi kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle, davalı tarafından aleyhine İzmir 7....
Ancak gecikmiş itirazda borçlunun bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi ve mazeretini gösterir delillerle birlikte, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekli ise de, davacı tarafça bu mahiyette delil sunulmadığı gibi icra müdürlüğüne 20/01/2021 tarihinde itiraz edilmesine rağmen davanın ise üç günlük süreden sonra 09/02/2021 tarihinde açıldığı sabittir. Bu durumda mahkemece davacının gecikmiş itirazının reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacının gecikmiş itiraz talebi reddedildiğinden, Çanakkale İcra Müdürlüğünün 2020/34019 esas sayılı takip dosyasında süresinde yapılmayan itirazlarının da reddine karar verilmesi hukuken yerindedir....