İlçesi Gaziosmanpaşa Mahallesinde bulunan 382 Ada, 5 ve 6 Parsel sayılı arsa vasfındaki taşınmazlarını satış bedeline mahsuben davalı şirkete verdiğini, söz konusu iki parça taşınmazın devri için o dönemde davalı şirkette çalışan ... adına vekaletname verildiğini, taşınmazların vekaletname ile davalı şirket adına 3.şahıslara satıldığını, bilahare davalı şirket ile arasında Vize Noterliğinde 02/05/2012 tarih 1756 yevmiye numarası ile iki dükkan ve bir dairesinin satışı için düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, noterde düzenlenen satış vaadi sözleşmesinde satış bedeli olarak 250.000,00-TL gösterildiğini ancak gerçek satış bedelinin 50.000,00-TL nakit ve Çerkezköydeki kendisine ait iki arsanın değeri olduğunu, yüklenicinin inşaatı sözleşmede geçen sürede tamamlayamadığını, daire ve dükkanların teslim edilmediğini, tapuların verilmediğini, davalının bazı daireler için birden fazla kişi ile satış sözleşmesi yaptığını, davalı yüklenicinin binayı tamamlama imkanı...
in şûfa hakkını kullanmak için ... 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/155 esas sayılı dosyası ile 12.04.2007 tarihinde ön alım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası açtığı, davanın 17.06.2008 tarihinde kabulüne karar verildiği, bu kapsamda katılan tarafından bir kısım paranın gayrimenkul satış bedeli ve masraf olarak depo edildiği, ancak söz konusu kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin 02.03.2009 tarihli ilamı ile bozulduğu, akabinde 24.11.2009 tarihinde mahkemece yine aynı davanın kabulüne karar verildiği, bu çerçevede katılanın bu kez 67980 TL parayı satış bedeli ve masraf olarak depo ettiği, bu kararında 22.02.2010 tarihinde kesinleştiği, ancak sanığın dava konusu gayrimenkuldeki hissesini daha önceden 25.06.2009 tarihinde ... isimli şahsa satmasına rağmen dava sonunda depo edilmesine karar verilen satış bedeli ile tapu ve harç masrafları karşılığı olan toplam 67980 TL parayı 25.02.2010 tarihinde depo edilen bankadan alarak güveni kötüye...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/334 E. 2011/162 K. sayılı dosyasında, gayrimenkul satış vaadinden doğan ferağa icbar davasının reddine karar verilerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece yapılan inceleme, araştırma ve uygulama neticesinde, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan haklı ve geçerli bir neden olmaksızın çekişmeli taşınmazı kullandığı saptanarak elatmanın önlenmesi bakımından davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığından davalı tarafın temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. ./.. Davacının temyiz itirazlarına gelince; Hemen belirtilmelidir ki; haricen satış, satın alan kişi yönünden akidine karşı ileri sürebileceği kişisel hak sağlar. Davalı çekişme konusu taşınmazı haricen dava dışı abisinden satın aldığını savunduğuna göre, haricen satıştan kaynaklanan haklarını davacıya karşı değil, dava dışı abisi Hulusi'ye karşı ileri sürebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Temyiz isteği, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davasında taşınmaz tapu kayıtlarına konulan ihtiyati tedbire itirazın reddi kararına ilişkin olup, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi dairemize ait değildir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 23.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 23.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,23.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Yapılan yargılama sonucunda tapu iptali ve tescil yönünden davanın reddine, alacak yönünden ise kabulüne karar verilmiş, kabul ve redde göre taraflara vekalet ücreti takdir edilmiş, bu karara karşı yukarıda yazılı gerekçelerle davacı ve davalı Zeynep istinaf yoluna başvurmuştur. Tapuda kayıtlı olan bir taşınmazın (Türk Medeni Kanunu (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu 237.(Borçlar Kanunu 213.) ve 2644 sayılı Tapulama Kanununun 26. maddeleri hükmü uyarınca resmi olarak yapılmayan satışına değer verilemez. Haricen satın alma olgusu satın alan bakımından TMK'nın 994. maddesi ve 10.07.1940 tarih 2/77 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bedelden kaynaklanan kişisel hak sağlar....
Dava, davacı tarafından imzalanan devremülk satış sözleşmesinde söz konusu devremülkün sözleşmede belirtilen sürede teslim edilmemesinden kaynaklanan ecrimisil bedelinin tahsiline ilişkindir. Davalı tarafından davacıya biri 21.04.2014 ve diğeri 14.03.2014 tarihinde olmak üzere iki adet taşınmazın tapusu devredilmiş olup davacı tarafından tapu örneği dosyaya sunulmuş, davalı tarafından verilen cevap dilekçesinde de tapu devri hususu kabul edilmiştir. Mahkemece, taraflar arasında yapılan sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılması nedeniyle geçersiz olduğu ve bu sözleşmede düzenlenen cezai şartın da geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Oysa ki, davacının talebi, süresinde teslim edilmeyen devre mülk nedeniyle ecrimisil alacağına ilişkin olup adi şekilde yapılan hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi tapu devri ile birlikte geçerlilik kazanmıştır....
Hukuk Dairesinin 14.11.2017 tarih ve 2017/2297 E.-1648 K.sayılı kararı) Taraflar arasında harici gayrimenkul sözleşmesi imzalandığı, satış bedeli olan 10.000,00 TL'nin davacı alıcı tarafından ödendiği, davalı satıcının ise satış bedelini aldığı sabittir. Davalı duruşmadaki beyanında sözleşmeyi kabul etmiş ve durumu olmadığı için satış bedelini davacıya iade edemediğini beyan etmiştir. Davacı satış bedelini alarak nedensiz zenginleşmiştir. Aldığını geri vermekle yükümlüdür. İlk derece mahkemesinin kararı yerindedir. Sonuç itiberiyle; Davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davacı, tasarruf finansman sözleşmesinden dönülmesi nedeniyle ödenen bedelin tahsili talebinde bulunmuştur.İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda, sözleşmenin geçersizliği nedeniyle ve sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davacının ödediği bedelden hiçbir kesinti yapılmadan iade edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmenin konusu katılımcıların ödeme güçlerine göre gruplar halinde organize edilerek gayrimenkul sahibi olmalarını sağlayan bir hizmettir. Sözleşmede, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden farklı olarak, davalının kurduğu sistem ile katılımcıların ödeme güçlerine göre gruplar halinde organize edilmesi ve neticede katılımcılara gayrimenkul edindirilmesi amaçlanmaktadır. Davalı şirket, katılımcılara, belirli bir hizmet bedeli karşılığında ve gayrimenkul alımı konusunda organizasyon hizmeti sunmayı taahhüt etmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile arasında imzalanan 01/08/2007 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi ile ... konutlarından F-6B Blk. 10 Nolu bağımsız bölümün davalıya satılarak teslim edildiğini, davalının satış sözleşmesi gereği taksitlendirilen borç bakiyesini uygun süre verilmesine rağmen ödemediğini, sözleşmenin feshi ve davalının müdahalesinin men'ine ve taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2023 NUMARASI : 2021/124 ESAS, 2023/145 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 15/06/2023 tarih, 2021/124 esas 2023/145 karar sayılı kararına karşı, bir kısım davalılar vekili Av....