Elbirliği mülkiyetinde iştirakçi malikler arasan satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. (Bknz. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 20105/4963 Esas, 2005/8516 Karar sayılı ilamı) Somut olaya gelince, davanın açıldığı tarihte davacı vaad alacaklısı vaad borçluları davalıların satış vaadi sözleşmesi yaptıkları tarihte ve yargılama sırasında davacı iştirakçi malik değildir. Ancak yargılama devam ederken 02/06/2020 tarihinde dava konusu taşınmazlarda 1/3 Elb. Hissesi ile malik konumuna gelmiştir. Yukarıda da belirtildiği üzere satış vaadine dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkin davalarda elbirliği ortaklığına dahil paydaşlar arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapılmışsa, iştirak bozulmamak kaydıyla satıcı elbirliği ortağının payı, alıcı elbirliği ortağının payına ilave edilmek suretiyle satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı vardır....
Tüketici Mahkemesi’nin 2019/1022 E. sayılı dosyasının ara kararı ile tesis edilen ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılması ve istinaf nedenleri doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Esenyurt Tapu Müdürlüğünün ihtiyati tedbir tesis işleminin yapıldığını bildirir cevabi yazısı, Konut satım sözleşmesi ve ekleri, Dekontlar, Kredi sözleşmesi, Keşif, Bilirkişi raporu, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, ihtiyati tedbir talepli konut satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipotek ve hacizlerin terkini, olmadığı taktirde taşınmazın bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
gerçek ve müvekkil Banka kayıtları ile ispatlı olduğunu, Bankanın iyi niyetl olduğunu, alacakları/risklerinin gerçektir, kayıtlarla tespitli olduğunu, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin resmi şekilde yapılması ve tapu kayıtlarına ibraz edilerek şerh ettirilmesi gerektiğini, ne var ki tarafların bu yasal zorunlulukları yerine getirmediği tespitine rağmen satış vaadi sözleşmesinin hüküm ve sonuçlarını doğuracak şekilde bir karar tesis edilmesinin hakkaniyet ve hukuka ters düştüğünü, T3ayi Ticaret Anonim Şirketi ile davacı arasında olan davaya ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine ilişkin tapu kaydına herhangi bir şerh düşülmediğini ve müvekkil Banka'ya herhangi bir bildirimde de bulunulmadığını, Bankanın TTK'da düzenlenen basiretli bir tacir gibi davrandığını, kendisine düşen özen yükümlülüğünü yerine getirdiğini ve böylelikle Bankanın daima iyi niyetli üçüncü kişi durumunda olduğunu, yasanın lafzı ve ruhu gereği Banka'nın tapu kaydına güvenerek kullandırdığı kredilerin teminatı için...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2082 KARAR NO : 2022/2444 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MAHKEMESİ TARİHİ : 25/11/2021 NUMARASI : 2021/231 ESAS - 2021/799 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)|Tapu İptali Ve Tescil (Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesine Dayalı) KARAR : DAVALI : T23 - Foça Mah. Cahit Beğenç (Fca) Bulvarı No:10I İç Kapı No:I Fethiye/ MUĞLA KARAR TARİHİ : 26/10/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 27/10/2022 K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili asıl davada dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul-Arnavutköy-Yassıören Mahallesi 172 Ada 160 parsel (Eski 238 parsel ) sayılı taşınmazdaki hisselerini bir kısım davalılar murisi T7 bir kısım davalılar murisi İsmail T13 ve bir kısım davalılar Murisi Hüseyin Erol Öztürk'ün Çatalca 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ,TESCİL Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, asıl dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil birleşen dava ise muvazaa hukuksal nedenine dayalı sözleşmenin iptali istemine ilişkin olup, hüküm birleşen davada davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Kişilere satış ve devrinin engellenmesi açısından HMK 389. maddesi ve devamı maddeleri uyarınca tapu kaydına teminatsız ihtiyati tedbir konulmasına, yine müvekkilinin telafisi mümkün olmayan zararlarının önlenmesi açısından davalılar Akbank T.A.Ş. ve T3. tarafından konulan ve tapu kaydında mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü yasal takibin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, dava konusu İstanbul İli, Esenyurt İlçesi, Çınar Mahallesi, 382 Ada, 43 Parsel, F Blok, 160 ve 236 bağımsız bölüm nolu taşınmazların tapu kaydının iptali ile takyidatlardan ari kılınmasına ve müvekkili adına tescili ve teslimine, diğer davalılar Akbank A....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklısı ile ipotek borçlusu ve alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklısı ile ipotek borçlusu ve alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Gayrimenkul satış vaadine dayalı Tapu iptali ve Tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanunu'nun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanunu'nun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 706. ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanunu'nun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....
Noterliğinin 05 Haziran 2012 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptaline karar verilmiş, hüküm davacı-birleşen dosya davalısı ... ile birleşen dosya davalısı ...'in ortak vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşik dava; vekaletnamenin kötüye kullanılması suretiyle düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali, aksi taktirde tazminat istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının peşin harçtan mahsubu ile kalanın istek halinde temyiz edenlere iadesine 21/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....