ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2012 NUMARASI : 2009/182-2012/54 Taraflar arasında noterde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi bulunmakta olup, uyuşmazlık sözleşmenin feshi nedeniyle ödenen satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 05.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflarca tanzim edilen yazılı araç satış vaadi sözleşmesi araç satış sözleşmesinin ön sözleşmesi olması nedeniyle TBK 29. maddesi uyarınca ileride kurulacak araç satış sözleşmesinin şekline bağlı olup bu durumda satış vaadi sözleşmesinin Noterde yapılmamış olması nedeniyle geçersiz olduğu anlaşılmaktadır. Cezai şart; asıl borca ilişkin fer'i bir hak olup, geçersiz sözleşmelerde yer alan cezai şartlar da geçersizdir. Adi yazılı araç satış vaadi sözleşmesine dayanak taraflar birbirlerinden cezai şart isteyemezler....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi, borçlu olunmadığının tespiti ve düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı yapılan ödemelerin iadesi ile davalı bankadan kullanılan konut kredisi sözleşmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile ödenen kredi bedellerinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın HMK'nın 12. maddesi uyarınca kesin yetki yönünden reddine karar verilmiş olup, hüküm davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Birleşen dava ise gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali aksi takdirde tazminat talebine ilişkindir. Birleşen davacı ... ve birleşen davalı ... arasında......evmiye nolu vekaletname ile karşı davacı ...’ün karşı davalı ...’.....ada beş ve altı parsellere ilişkin olarak satış, satış vaadi sözleşmesi düzenleme, ahzu kabz, davalar ve resmi kurumlarda işlemleri takip etme, tevkil yetkilerini içerir vekaletname verdiği, karşı davalı ...’in de bu vekaletnameye dayanarak.... 05.06.2012 tarih ....... 11508 yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu taşınmazları oğlu davacı karşı davalı ...’e satış vaadinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda Türk Medeni Kanununun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri uyarınca geçerli bir gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi olduğu açıktır. Bunun aksini iddia ve ispat aynı nitelikteki resmi belge ile mümkün olacaktır....
Arazi Geliştirme İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında akdedilen "Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve İnşaat Yapım Sözleşmesi" başlıklı 25/08/2017 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile “Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve İnşaat Yapım Sözleşmesi Fesih ve Devir Protokolü” başlıklı 23/03/2018 tarihli devir sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine,200.000,00 TL'nin muacceliyet tarihi olan 16/07/2018 'den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ./.. ......
Dava, taraflar arasındaki harici gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi nedeniyle ödediği bedelin iadesi ve sözleşmedeki belirtilen sürede teslim edilmediğinden dolayı kira alacağına ilişkindir. Taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan bütün sözleşmelerin geçerliliği resmi şekilde yapılmasına bağlıdır (MK md. 706). Resmi şekilde yapılmayan gayrimenkul satış sözleşmeleri geçersiz olup, taraflar arasında hiçbir bağlayıcılıkları yoktur. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi de ileride taşınmaz mülkiyetinin tapuda devrini yapmayı taahhüt eden bir ön sözleşmedir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri de resmi senet şeklinde düzenlenmesi ve noter huzurunda iki tarafça imzalanması suretiyle geçerlilik kazanır ( BK md. 29, Noterlik K. md. 60/3, md.89). Sözleşmenin şekil şartı kamu düzeni ile ilgili olup, noter tarafından düzenleme şeklinde yapılması zorunludur....
Noterliği'nin 19/04/2002 tarih ve 2984 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi, davalı T3 ise Çatalca 1....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; önceki beyanlarını da ayrıntılı şekilde tekrarla, davalı tarafın yargılamanın bütününde davaya konu sözleşmenin gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi olduğunu ve resmi şekilde düzenlenmemiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz bir sözleşme olmasından dolayı taraflar arasındaki sözleşmeye bağlı edimlerin de geçersiz olduğunu savunduğunu, nitekim yerel mahkemece de yanılgıya düşülerek aynı gerekçelerle davayı reddettiğini, oysaki taraflar arasındaki sözleşmenin bir gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi olmayıp ön satış vaadi sözleşmesi olduğunu, her iki sözleşme arasındaki doğrudan olaya özgü farkın ise; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi geçerli şekilde yapılmış olması halinde sözleşmenin taraflarına taşınmazın aynına ilişkin talep ve dava hakkı vermekteyken ön satış vaadi sözleşmesi taşınmazın aynına ilişkin değil de sözleşmede belirtilen maddi yükümlülükler anlamında taraflara talep ve dava hakkı vermek olduğunu, görülmekte olan davadaki...
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; önceki beyanlarını da ayrıntılı şekilde tekrarla, davalı tarafın yargılamanın bütününde davaya konu sözleşmenin gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi olduğunu ve resmi şekilde düzenlenmemiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz bir sözleşme olmasından dolayı taraflar arasındaki sözleşmeye bağlı edimlerin de geçersiz olduğunu savunduğunu, nitekim yerel mahkemece de yanılgıya düşülerek aynı gerekçelerle davayı reddettiğini, oysaki taraflar arasındaki sözleşmenin bir gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi olmayıp ön satış vaadi sözleşmesi olduğunu, her iki sözleşme arasındaki doğrudan olaya özgü farkın ise; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi geçerli şekilde yapılmış olması halinde sözleşmenin taraflarına taşınmazın aynına ilişkin talep ve dava hakkı vermekteyken ön satış vaadi sözleşmesi taşınmazın aynına ilişkin değil de sözleşmede belirtilen maddi yükümlülükler anlamında taraflara talep ve dava hakkı vermek olduğunu, görülmekte olan davadaki...
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada; geçersiz gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince verilen kaporanın iadesi ile taşınmaza yapılan faydalı ve zorunlu masrafların sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda iadesi istenmiş; karşı davada ise; sözleşmenin yerine getirilmemesinden doğan menfi ve müspet zararın tanzimi, taşınmazın kullanımı nedeniyle ecrimisil, taşınmazda yapılan değişiklerin giderilmesi, aynen teslim mümkün olmadığı takdirde de eski hale getirme bedeli istenilmiştir.Mahkemece; asıl davanın kabulü; karşı davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş; hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Davacının kullanımının iyiniyetli zilyet olduğu mahkemenin de kabulünde bulunduğundan davacı aleyhine hükmedilen bedel ecrimisil değil, kira karşılığı kullanım bedeli olduğu için verilen kararda bir isabetsizlik yoktur....