Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava; Mazbut Halil Ağa İbni Ali Vakfı'nın Erzurum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/131-2010/154 sayılı Kararı ile galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilen davacıya bu güne kadar davalı idarece herhangi bir ödeme yapılmadığı ileri sürülerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 7.500 TL nin faiziyle davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Davacının galle almaya müstahak vakıf evladı olduğuna dair Erzurum 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/131-2010/154 sayılı kararı Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 21.04.2011 tarih 2011/1043-5476 sayılı ilamıyla bozulmuştur....

    İlgilinin galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunu kanıtlaması gerekir. Bu konuda geçerli olan kanıtlar; davacının vakfedenle kan bağını gösteren nüfus kayıtları, mahkeme kararı ile galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunu gösteren vakıf evlatlarıyla irs ilişkisi içinde olduğunu belirleyen ve daha önce vakıftan galle fazlası alıyor ve bu husus bir defter ile belirlenmiş ise bu defterin dayanağını teşkil eden belgeler ve diğer maddi olgulardır....

      Dosya içerisindeki bilirkişi ... tarafından düzenlenen 09.10.2017 tarihli raporda, dava konusu vakfın vakfiyesinde batın şartının bulunmadığı, vakıftan galle alan kişilerin davacılarla aynı batında bulunduğu belirtilmiş, Mahkemece rapor hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince davacının kardeşi ...'nın Şanlıurfa 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/86 Esas ve 2012/406 Karar sayılı ilamına göre galleye müstahak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmesi nedeniyle davalılar vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Davacının delilleri arasında bulunan Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesinin 1972/175 Esas ve 1972/1021 Karar sayılı ilam, davacının dedesi Veli Doğancıoğulları’nın ...Vakfı’nın evladı olduğuna ilişkin olup, dava konusu Vakıfla ilgili olmadığı, Şanlıurfa 4....

        Dairemizin 24.06.2019 tarihli ve 2019/3497 Esas, 2019/6368 Karar sayılı ilamıyla; sair temyiz itirazları reddedilerek, dosya kapsamından davacının dava konusu vakfın kurucusu olan ... Hanım’ın oğlu olduğu tespit edilen ... Ağa tarafından kurulan ... Vakfı’nın kesinleşmiş mahkeme kararı ile evladı olduğu, davacının bozma öncesi talebinin bulunması ve çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince dava dilekçesinde galleye müstehak vakıf evladı olduğunun tespitinin istenmesi karşısında vakıf evladı olduğunun tespiti talebinin ıslah sayılmayacağı, davacının vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği hususlarına değinilerek bu kararın bozulmasına karar verilmiştir D. İlk Derece Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar İlk Derece Mahkemesinin 25.02.2020 tarihli ve 2019/582 Esas, 2020/86 Karar sayılı üçüncü kararıyla; davanın kabulü ile davacı ...'un ... Vakfını'nın galleye müstehak vakıf evladı olduğunun tespitine karar verilmiştir. E. Üçüncü Bozma Kararı 1....

          Bu ilke doğrultusunda dosya incelendiğinde, bozma kararının birinci bendi uyarınca 5 ... 842 tarihli ... vakfiye senedine göre evlada galle fazlası bırakılmadığından bu vakfın galle fazlasının davacıya ödenmesi konusundaki istemin ve ayrıca bozmanın üçüncü bendi gereğince de davacıya tevliyet ücreti ödenmesi isteğinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; Bozma kararının ikinci bendi gözönünde tutularak davacı ...'in 888 tarihli ... ile 5 ... 843 tarihli ... galleye müstahak vakıf evladı olduğunun; sözü edilen her iki vakfın vakfiyelerine göre galle fazlasının davacının vakıf evladı olduğuna ilişkin bu kararın kesinleşme tarihinden itibaren hak kazandığının tespitine karar verilmesi gerekirken bu konudaki isteğin de reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

            Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 18/12/2014 tarihli 2014/217- 1151 Esas ve Karar sayılı ilamı ile müvekkillerinin amcasının oğlu Numan Sinan Kepkep'in adı geçen vakfın evladı olduğuna karar verildiğini, vakfiyeye göre erkek evlatlar arasında batın şartının arandığını ileri sürerek davacıların adı geçen vakfın galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı T6 vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların öncelikle vakfeden ile olan soybağını sonrasında da vakfiyede yer alan şartların gerçekleştiğini ispatlaması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Vakıf mütevellisi T5 beyan dilekçesinde; davacıların batın şartı dikkate alınmak koşulu ile adı geçen vakfın evladı olduklarını bildirmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne, davacıların adı geçen vakfın evladı olduklarının tespitine, galle fazlasına müstahak evlat olduklarının tespiti yönündeki talebin reddine karar verilmiştir....

            Ancak; Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, dava konusu vakfın vakfiyesi yerine geçen ilmühaberde vakıf evlatlarına galle fazlasının değil ancak vazife karşılığı olmayan bir maaş bırakıldığı anlaşılmasına göre uygulama ve infazda karışıklık çıkarabilecek şekilde daha farklı bir kavram olan galleye müstahak vakıf evladı olduğuna karar verilmesi doğru değil ise de; bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın birinci fıkrasının ikinci cümlesindeki "galleye" sözcüğünün metinden çıkartılarak yerine gelmek üzere "maaşına" sözcüğünün yazılmak suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, galleye müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 27 Eylül 2008 tarihinde yürürlüğe giren Vakıflar Yönetmeliğinin 53 vd. maddelerine göre, vakıflar için belirlenen gelir fazlası (galle fazlası) vakıf evladı veya ilgilisi olduğunu ve galleye hak kazandığını kesinleşen mahkeme kararı ile ispat edenlere ödenir. Bu gibilerin çocuklarından ayrıca mahkeme kararı istenmez, nüfus kaydı esas alınarak işlem yapılır. Bu durumda davacının veya murislerinin daha önce vakıftan galle fazlası almış olmaları kendisinin de galle fazlası almasına yeterli değildir. Kendisinin galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunu kanıtlaması gerekir....

                İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda dava konusu vakfın galle fazlasının erkek evladın soyundan gelenlere bırakıldığı, davacılar kız evlat soyundan geldikleri, erkek evladın soyunun devam ettiği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacılar vekilince istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacıların vakıf evladı olduklarının sabit olduğundan bahisle istinaf isteminin kabulüne, yeniden kararla davanın kısmen kabulüne; davacılar ..., ..., ..., ..., ...’un ....., ...oğlu ...Bey vakfının evlatlarından olduklarının tespitine, galleye müstehik vakıf evladı olduğunun tespitine ilişkin istemin reddine karar verilmiş, bu son karar davacı ... mirasçıları ve diğer davacılar vekili ile davalı ... vekilince temyiz edilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Tevliyete ehil vakıf evladı olduğunun tespitine ilişkin davalarda; öncelikle istemde bulunanın, vakfeden ile kan bağının ıspatlanması sonrada vakfiyede öngörülen şartları taşıması gerekir. Davacının; kesinleşen mahkeme kararı ile vakıf evladı olduğuna karar verilen Afet'in kızı olduğu ve yine kesinleşen mahkeme kararı ile aynı vakfın galleye müstahak vakıf evladı olduğu tespit edildiğine göre, mahkemenin davacının vakıf evladı olduğu yönündeki tespiti doğrudur....

                    UYAP Entegrasyonu