yargılaması sonucunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, daha önce verilen karar hakkında istinaf başvuruları neticesinde yerel mahkeme kararının kaldırıldığını, mahkeme kararının kaldırılmasına rağmen davalarının tekrar reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkemenin tanıkları dinledikten sonra karşı tarafın tanıklarının beyanlarına itibar ederek davayı reddettiğini, tanıklarının mahkemedeki beyanlarında kira ilişkisinin olduğunu açıkladıklarını, 2008 den beri kayıp olan muristen bu belgenin bulunma ihtimalinin olmadığını, davalı yanın on iki yıldır bir tek kira bile ödemeden taşınmazda halen ikamet ettiğini, davalının kötü niyetli olduğunu, yerel mahkemece verilen ret kararında kira ilişkisinin ispatı aranmaktadır diyerek reddettiğini, ancak kira akdinin özel şarta bağlı olmadığını, şifahi yapılan kira sözleşmelerinin de geçerli olduğunu, davalının da kira ilişkisinin varlığını kabul ettiğini, yerel mahkemenin yargılama yaparken kendi mahkemesinin verdiği gaipliğin...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava gaipliğin tespiti istemine ilişkindir. Somut olayda davacı taraf, uzun zamandan bu yana haber alınmadığını iddia etmiş ve TMK' nın 33. maddesinde belirtilen son haber tarihinin üzerinden en az 5 yıl geçmiş olması halini konu ederek ve buna dayanarak eldeki davayı açmıştır. İlk dereceli mahkemece de daha evvel bu konuda Kocaeli 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/1637- 2018/1573 E.K sayılı dosyasında davanın reddedildiği ve kararın henüz kesinleşmediğini gerekçesiyle eldeki davanın usulden reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır. HMK'nın 114/1- ı maddesinde aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte (derdest) olmaması da dava şartları arasında düzenlenmiştir. Derdestlik; dava açılmasının usul hukuku bakımından ortaya çıkardığı sonuçlardan biridir. Aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak daha önce bir dava açılmış ve bu dava görülmekte ise, aynı konunun yeni bir dava konusu yapılması mümkün değildir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava gaipliğin tespiti istemine ilişkindir. Somut olayda davacı taraf, T2 uzun zamandan bu yana haber alınmadığını iddia etmiş ve TMK' nın 33. maddesinde belirtilen son haber tarihinin üzerinden en az 5 yıl geçmiş olması halini konu ederek ve buna dayanarak eldeki davayı açmıştır. TMK' nın 32. maddesi uyarınca ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine mahkeme, bu kişinin gaipliğine karar verebilir. Gaiplik kararının istenebilmesi için; ölüm tehlikesi üzerinden en az bir yıl veya son haber tarihinini üzerinden en az beş yıl geçmiş olması gerekir. Açıklanan metinden anlaşıldığı gibi gaiplik için kanun koyucu iki ihtimali öngörmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava gaipliğin tespiti istemine ilişkindir. Somut olayda davacı taraf, T2 uzun zamandan bu yana haber alınmadığını iddia etmiş ve TMK' nın 33. maddesinde belirtilen son haber tarihinin üzerinden en az 5 yıl geçmiş olması halini konu ederek ve buna dayanarak eldeki davayı açmıştır. TMK' nın 32. maddesi uyarınca ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine mahkeme, bu kişinin gaipliğine karar verebilir. Gaiplik kararının istenebilmesi için; ölüm tehlikesi üzerinden en az bir yıl veya son haber tarihinini üzerinden en az beş yıl geçmiş olması gerekir. Açıklanan metinden anlaşıldığı gibi gaiplik için kanun koyucu iki ihtimali öngörmüştür....
Kimlik numaralı oğlu T3 yaklaşık 27 yıldan bu güne kadar kayıp olduğunu, her ne kadar oğlunun bulunması için bütün resmi kurumlara bildirmesine rağmen oğlunun izini bulamadığını, eşinin de vefatı ile yapılması gereken veraset intikal işlemlerini de yaptıramadığını, bu nedenlerle gaipliğin yapılarak nüfus kayıtlarından düşürülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından gaipliğine karar verilmesi istenilen T3 ölümü hakkında kuvvetli olasılığın varlığı kanıtlanamadığından davanın REDDİNE, yönelik karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı istinaf dilekçesinde özetle; Osmaniye 2....
Vesayet, kayyımlık ile gaipliğin ise 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda düzenlendiği, buna göre 403/son maddesi gereği bu Kanunun vasi hakkındaki hükümleri, aksi belirtilmiş olmadıkça kayyım hakkında da uygulanır.” şeklindeki düzenleme ile vasi hakkındaki hükümlerin kanunda aksine hüküm bulunmadığı durumlarda kayyımlar için de geçerli olacağı, 427.madde gereği vesayet makamının, yönetimi kimseye ait olmayan mallar için gereken önlemleri alacağı ve özellikle bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması ve oturduğu yerin de bilinemezse, mallarının yönetimi için kayyım atayacağı, yönetim kayyımının görevinin 477.maddesi gereği kayyımın atanmasını gerektiren sebebin ortadan kalkması veya kayyımın görevden alınmasıyla sona erdiği, kayyımın sorumluluğu yönünden 403.maddenin göndermesi ile vesayetin sona ermesi halinde vasinin sorumluluğunun 489.madde ila 494.maddeler arasında düzenlediği, 492.madde gereği sorumlu vasi ve kayyıma karşı açılacak tazminat davasının kesin hesabın tebliğ edildiği...
TARAFLARCA İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf 08/03/2023 tarihli dilekçesinde özetle: İlk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu mahkemenin red gerekçesinin yerinde olmadığını, kardeşlerinin gaipliğine karar verilmesi için kanunu aradığı şartların gerçekleştiğini, T3 hakkında başlatılan kovuşturmadan anlaşılacağı üzere kendisinin bahse konu tarihte evden ayrıldıktan sonra örgüte katıldığının anlaşılacağını, ekte sundukları web sitesinin linkinde örgüte müzahir dergide yayınlanan bir sayıda hakkında gaiplik kararı talep edilen T3'nin öldüğünü bildirir bir içerik (sayfa 10- mayıs 1993) olduğunu, kardeşi T4 hakkında ise mahal mahkemece herhangi bir gerekçe sunulmadan, gerekçede sadece T3 yönünden açıklama yapılarak gaipliğin reddine karar verildiğini, aynı şekilde müvekkilinin kardeşi olan T4 hakkında kanuni bütün şartların sağlanıyor olmasına rağmen onun da gaipliğinin reddine yönelik verilen kararın da hukuka aykırı olduğunu beyan ile ilk derece mahkemesi...
ASLİYE HUKUK MAHK TARİHİ : 30/01/2019 NUMARASI : 2016/490 ESAS 2019/36 KARAR DAVA KONUSU : Gaipliğin Kaldırılması KARAR : İstinaf yoluna başvuran tarafın/vekillerinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/490 esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 30/01/2019 tarih ve 2019/36 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. Ön inceleme raporunda belirtildiği üzere dosyada ön inceleme sonucu karar verilecek nitelikte bir eksikliğin bulunmadığı ve HMK 353. maddesi uyarınca duruşma yapılmaksızın usul yönünden incelenebileceği anlaşılmakla, dosya ve HMK 354. maddesi uyarınca yapılan görevlendirme gereği sunulan inceleme raporu incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi Todori kızı Atina hakkında Kadıköy 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının ve İntifa Şerhinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından intifa hakkının kaldırılması isteminin reddi ile nafakanın kaldırılması talebinin reddedilen bölümü yönünden, davalı tarafından ise, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin kısmen kabul edilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, d avacının intifa hakkınnı kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların yoksulluk nafakasının kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, Davacı, boşanma hükmü ile davalı yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının ve intifa şerhinin kaldırılmasını talep etmiştir...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Koruma Kararının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı anne tarafından, koruma kararının kaldırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne, veleyati babada bulunan ortak çocuğun velayetinin kendine verilmesi ve halen kurumda bulunan ortak çocuğun koruma kararının kaldırılması için dava açmış, mahkemece, velayetin değiştirilmesi istemi kabul edilmiş, koruma kararının kaldırılması isteminin ise reddine karar verilmiştir....