ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/09/2014 NUMARASI : 2014/302-2014/399 Taraflar arasında görülen gaiplik ve taşınmaz satış bedelinin intikali davası sonunda, yerel mahkemenin görevsizliğine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(TMK) 588. maddesinden kaynaklanan gaiplik ve taşınmazın satış bedelinin ödenmesi isteklerine ilişkindir. Mahkemece, dava salt gaiplik davası gibi değerlendirilmek ve çekişmesiz yargı işi olduğu belirtilmek suretiyle sulh hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Gaiplik kararı verilmesine ilişkin olarak açılan davada Bakırköy 6. Sulh Hukuk ve Küçükçekmece 3. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, Gaiplik istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 32/2 maddesine göre, “Yetkili mahkeme, kişinin Türkiye'deki son yerleşim yeri; eğer Türkiye'de hiç yerleşmemişse nüfus sicilinde kayıtlı olduğu yer; böyle bir kayıt da yoksa anasının veya babasının kayıtlı bulunduğu yer mahkemesidir...” hükümlerine yer verilmiştir. Gaipliği istenen ... eşi ...'in nüfus kaydının bulunmadığı, şahsın anne veya babasının kimlik bilgilerine ulaşılamadığı ve şahsın yerleşim yeri yahut kimliği hakkında başkaca belgeye ulaşılamadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 544 ada 2 parsel sayılı taşınmazın Verdinaz Kadın Vakfından icareli olup, taşınmaz mutasarrıflarının gaip kişilerden olması nedeniyle on yılı aşkın süredir kayyım ile idare edildiğini ileri sürerek, gaiplik kararı verilerek taşınmazın Verdinaz Kadın Vakfı adına tescilini istemiştir. Davalı, kayyım aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini savunmuştur. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “....bir kimse hakkında gaiplik kararı verilebilmesi için diğer koşulların yanında en az iki kez ilan yapılması zorunludur.Oysa, somut olayda, bir kez ilan ilan yapılmış ve bununla yetinilmek suretiyle mahkemece sonuca gidilmiştir.O halde kurulan hükmün doğru olduğu söylenemez” gereçesiyle bozulmuş; mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK-TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı Hazine, 631 ada 6 parsel sayılı taşınmaz malikleri ... ile ... kızı ...'in gaip olmaları nedeniyle kayyım tayin edildiğini, kayyımla idarenin 10 yılı doldurduğunu ileri sürerek, gaiplik kararı verilmesi ve hazine adına tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı Kayyım; bir savunma getirmemiştir. İhbar olunan Vakıflar İdaresi; çekişmeli taşınmazın aslının vakıf olduğu, mahlulen vakfına dönmesi gerektiğini bildirip, davanın reddini savunmuş, birleştirilerek görülen dava ilede, gaiplik ve vakıf adına tescil isteğinde bulunmuştur. Asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; "yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin yanılgılı tespit edildiği" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda karar verilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK - TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, Hazine tarafından açılan gaiplik ve buna bağlı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02/07/2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 tarihli 31536 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca Hazine tarafından açılan, 4721 sayılı TMK'nın 588. maddesine dayalı gaiplik ve buna bağlı tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 7. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Gaiplik kararı verilmesine ilişkin olarak açılan davada ... Sulh Hukuk ve ... 9. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, Gaiplik istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince ilgilinin son ikametgâh adresinin ... olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 9. Sulh Hukuk Mahkemesince ise nüfusa kayıtlı olduğu yerin ... olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 32/2. maddesine göre, “Gaiplik kararı verilmesinde yetkili mahkeme, kişinin Türkiye'deki son yerleşim yeri; eğer Türkiye'de hiç yerleşmemişse nüfus sicilinde kayıtlı olduğu yer; böyle bir kayıt da yoksa anasının veya babasının kayıtlı bulunduğu yer mahkemesidir...” hükümlerine yer verilmiştir. Dosya kapsamından, gaipliği istenen ...'...
Yukarıda açıklanan Kanun hükmü ve ilkeler kapsamında tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 2010/11290 Esas-15137 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, TMK'nun 32. maddesi uyarınca ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinde uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa gaiplik kararı verilebileceği ve bir kimsenin sadece bulunduğu yerin bilinemiyor ya da bulunamıyor oluşunun gaiplik kararı verilmesini gerektirmediği, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen T3 hakkında ise Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma ve suçundan arama kararı bulunduğu ve adı geçenlerin ölümü hakkında kuvvetli olasılığın varlığının ispatlanamadığı anlaşıldığından, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır....
Her ne kadar yerel mahkemece söz konusu hükmün kesin hüküm mahiyetinde olduğundan bahisle sonuca gidilmişse de, değinilen onama kararında, davacının oğluna ilişkin gaiplik kararı bulunmadığı ve bu haliyle yaşadığı kabul edilen kişi adına mirasçısı dahi olsa bir başka kişi tarafından dava açılması halinde aktif dava ehliyetinin bulunmadığı açıklanmıştır. Buna karşın eldeki davada, davacı tarafça davacının oğlu olan...’e ilişkin, kesinleşmiş gaiplik kararı örneği sunulduğu anlaşılmakla, olayda uygulama yeri olmayan kesin hükmün varlığından bahsedilerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Ancak dosya kapsamı itibari ile davacı tarafça...’e yönelik olarak alınan gaiplik kararına karşın, mahkemece davacının, hakkında gaiplik kararı verilenin mirasçısı olup olmadığı, gaip...’in başkaca mirasçısının bulunup bulunmadığı, bir başka anlatımla davacının mirasçı sıfatı ve bunun sonucu olarak aktif dava ehliyetine sahip olup olmadığı incelenip değerlendirilmiş değildir....
Gaiplik kararına ilişkin temyiz itirazına gelince; Dairemizce de kabul edilerek sapmaksızın kararlılıkla gerçekleştirilen Yargıtay uygulamalarına göre, bu tür yerlerin kazanılması için, tapu maliki hakkında verilen gaiplik kararının kesinleşmesinden itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve TMK.nun 713/1.maddesindeki koşullar altında en az 20 yıl süre ile zilyet olunması gerekmektedir. İptali istenen ¼ pay maliki ...hakkında verilmiş ve kesinleşmiş gaiplik kararı bulunmadığı gibi, mahkemenin kabul hükmüne gerekçe yaptığı dosya ekindeki Gölpazarı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 17.2.1976 gün 1976/18 Esas 1976/6 Karar sayılı ilamı, uyuşmazlık konusu yapılan pay maliki hakkında verilmiş gaiplik kararı değildir. Mahkemenin bu mahkeme ilamına yanlış anlam yükleyerek, gaiplik kararı olarak nitelendirip davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Kaldı ki TMK.nun 713/2. maddesindeki üç hal ayrı ayrı dava sebebidir. Birlikte ileri sürülerek incelemesi yapılamaz....
Büyük bir ölüm tehlikesi içinde kaybolan ya da kendisinden uzun süre haber alınamayan kişinin ölümü çok muhtemel görünürse onun kişiliği, hâkimin gaiplik kararı ile sona erer. Somut olayda, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenilen kişinin ölüm tehlikesi içinde kaybolduğuna dair dosyaya herhangi bir delil sunulmadığı ve tanık beyanlarının bu yönde ispata elverişli içerikte olmadığı gibi, gaipliği talep edilen hakkında Suruç Sulh Ceza Hakimliği'nin 22/10/2019 tarih ve 2019/759 D. İş sayılı, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan yakalama emri düzenlendiği anlaşılmıştır....