Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK-TAPU İPTALİ-TESCİL Taraflar arasında görülen gaiplik-tapu iptali ve tescil davası sonunda yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 588. maddesi uyarınca gaiplik, tapu iptali ve ... adına tescil isteklerine ilişkindir. Davacı, dava konusu 2441 parsel sayılı taşınmazın maliki ölü... oğlu ... ve mirasçılarının bulunamaması nedeniyle kayyım atandığını ve paylarının 10 yıldan fazla zamandır kayyımla idare edildiğini ileri sürerek TMK 588. maddesi gereğince ölü ... oğlu ... mirasçılarının gaipliğine, dava konusu taşınmazdaki paylarının iptali ile ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

    Sulh Hukuk Mahkemesince ise söz konusu davanın, Hukuk Muhakemeleri Kanunun yürürlüğe girmeden önce açıldığı ve bu tarihten önceki gaipliğe ilişkin davalarda asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu ve HMK'nın ise yürürlüğe girmeden önceki davalarda uygulanmayacağı gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesinde çekişmesiz yargıya ilişkin ölçütler belirtilmiş ve gaiplik kararı açıkça çekişmesiz yargı işleri arasında sayılmıştır. Somut olayda, ... hakkında 25/10/2011 tarihinde Elazığ 2. Asliye Hukuk Mahkemesince gaiplik kararı verilmiştir. Söz konusu şahsın 04/07/2015 tarihinde görüldüğü anlaşılmış ve gaiplik kararının değerlendirilmesi istenmiştir. Gaiplik kararı, HUMK hükümlerine göre verilmiş olup bu kararın değerlendirilmesi HMK'nın yürürlük tarihinden sonra ortaya çıkmıştır....

      DAVA Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkili ... ile davalının, davacı şirketin ortağı olduklarını, davacı ... ile davalının boşandıklarını, boşanma protokolüne göre davalının davacı şirketin %49,50 oranında hissedarı olduğunu, daha sonra müvekkili Bilal Erturan'ın davalının hisselerini satın almak üzere adi yazılı şekilde hisse devri ön protokolü imzaladıklarını, bu protokole göre Muğla ili Bodrum ilçesi Türkbükü mevkiinde bulunan iki adet taşınmazın, davalıya satış gösterilerek devredildiğini, taşınmazların bedelinin gösterilen satış bedelinden daha yüksek olduğunu, sözleşmede öngörülen diğer edimlerin her iki tarafça da yerine getirilmediğini, sözleşmenin ön sözleşme aşamasında kaldığını, davalının sözleşmeyi feshettiğini ve sözleşme gereği, devri yapılan taşınmazın cayma tazminatı olarak kendisinde kalacağını bildirdiğini, sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlükte olan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun (mülga 818 sayılı Kanun) 11 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 22 nci maddesinin...

        ya satıp teslim ettiğini, devri için davalının çalışanı olan davalı ...'a vekaletname verdiğini,aracın ... tarafından davalı ...'a satıldığını, ...'ın da vekaletname ile aracın kati satışını Feyzullah'a devrettiğini, ancak satış bedelinin kendisine ödenmediğini bildirerek 9000 TL nin satış sözleşmesi tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, kati satış sözleşmesinde yazılı 7.259 TL satış bedelinin davalı ...'...

          Bu karinenin aksi iptâl davasını açan alacaklıya devir veya satış tarihinden en az 3 ay evvel keyfiyetin yazılı olarak bildirildiği veya ticarethanenin bulunduğu yerde görülebilir levhalar asmakla beraber, ticaret sicili gazetesiyle, bu mümkün olmazsa bütün alacaklıların ıttılaını temin edecek şekilde münasip vasıtayla ilan olunduğunu ispatla çürütülebilir. Somut olayda davacı şirketin mülkiyetinde bulunan ve ticarethanenin önemli bir kısmını teşkil eden dükkanın devri nedeniyle Yasanın bu açık hükmüne uygun biçimde duyuru keyfiyetinin yerine getirildiği davalı tarafça kanıtlanmış değildir. Yasal durum karşısında davanın kabulü yerine satış bedelinin tümüyle ödendiğinden bahisle davanın reddi usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ:Yukarıda belirtilen nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, 09.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......

            Taraflar arasında görülen gaiplik ve tapu iptal tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, 5737 sayılı Yasanın 17.maddesine dayalı olarak açılan gaiplik ve tapu iptal-tescil isteklerine ilişkindir. Davacı,1372 ada, 28 parsel sayılı ... icareli olan taşınmazın 3/15 hissesi..., 3/30 hissesi ... adına kayıtlı iken, adı geçenlerin gaip olmaları sebebi ile ...Mahkemesinin 17/09/1997 tarih ve 1997/488-745 karar sayılı kararıyla taşınmazın kayyımla idare edilmesine karar verildiğini, gerek 5737 sayılı vakıflar kanunun 17....

              Bankaca 18.11.1999 tarihli yönetim kurulu kararında ise " iki adet villa ile ilgili olarak satış işleminin Katma Değer Vergisi olarak yapılması halinde satıcının Katma Değer Vergisi yükümlülüğü göz önünde tutularak bankamıza başka bir yükümlülük getirmemek kaydı ile 20 nolu villa için satış bedelinin azami 5.750.000 Dolar 29 nolu villa için satış bedelinin azami 3.737.500 Dolar olarak saptanması ( Toplam 9.487.500 Dolar ) Seven Seas otelinin satış işleminin satıştan doğacak kâr'ın şirket sermayesine eklenmesi şıkkı ile yapılmasının tercih edilmesi halinde satıcının stopaj yükümlülüğü göz önünde tutularak satış bedelinin 37.000.000 Dolar yerine bankamıza başka bir yükümlülük getirmemek kaydı ile 42.550.000 Dolar olarak saptanması, satış işleminin satıştan doğacak kâr' ın şirket sermayesine eklenmesi şıkkı yerine Katma Değer Vergili yapılması halinde satış bedelinin satıcının Katma Değer Vergisi yükümlülüğü göz önünde tutularak 37.000.000 Dolar yerine bankamıza başka bir yükümlülük getirmemek...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: GAİPLİK-TAPU İPTALİ-TESCİL Taraflar arasındaki davadan dolayı ... 12. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 28.06.2016 gün ve 2015/78 Esas 2016/306 Karar sayılı sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 21.11.2018 gün ve 2016/15980 Esas 2018/14688 Karar sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR- Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 588. maddesi uyarınca gaiplik, tapu iptali ve Hazine adına tescil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, Türk Medeni Kanunu’nun 588/1. maddesinde öngörülen on yıllık sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile taşınmazların ve kayyımlık hesabında bulunan bedelin hazineye devrine karar verilmiştir....

                  Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Dava, anonim şirket pay devir bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, yukarıda açıklandığı gibi, devirden sonra hissesi devredilen dava dışı şirketin yönetim kurulu başkan ve üyesi ile davacı arasında imzalanan 18.03.2010 tarihli iki adet protokol içeriği itibariyle devrin veresiye satış şeklinde yapıldığı, devir bedelinin ödenmesi hususunun ispatının davalıya düştüğü ve davalının da bu hususu kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....

                    -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,12/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu