Hâl böyle olunca; kayıt maliki ... oğlu ...’un mirasçı bırakmadan ölüp ölmediğinin hükümden sonra ibraz edilen 14.07.2015 tarihli dilekçe ekindeki belgeler de değerlendirilmek suretiyle tereddüde yer bırakmayacak biçimde açıklığa kavuşturulması, mirasçısı var ise nüfus kayıtlarının getirtilmesi, öte yandan ölüm kaydı bulunan kişi hakkında gaiplik kararı verilemeyeceği de gözetilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken anılan hususlar gözardı edilerek neticeye gidilmiş olması doğru değildir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 04.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 32 yıl haber alınamaması ve yaş durumu da dikkate alınacak olursa gaipliği istenen kişinin ölmüş olma ihtimalinin yüksek olduğunu, gaipliğine karar verilmesi istenen şahsın yaşadığı yönünde dosyaya ulaşan hiçbir bilgi, belge ve beyan olmadığını, en az 5 yıl haber alınamamasının gaiplik kararı için yeterli olduğu gerekçeleriyle kararın kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 32. ve devamı maddelerinde düzenlenen gaiplik kararı verilmesi istemine ilişkindir....
Gaiplik kararı verilebilmesi için gerekli ilan süresinde hiçbir hak sahibi ortaya çıkmazsa, aksine hüküm bulunmadıkça, gaibin mirası Devlete geçer.'' şeklinde düzenleme bulunmaktadır. HMK'nın 382/1- 4 ve 383. maddeleri gereğince; TMK' nın 32. maddesi kapsamında gaiplik kararı verilmesi talepleri çekişmesiz yargı olarak Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevi içindedir. Ancak davacı hazinenin talebi, gaiplik kararı ile birlikte Kayyım tayin edilen tapu maliklerine ait ve 10 yıldır Kayyım tarafından idare edilen taşınmazın hisse bedelinin de Hazine'ye intikaline karar verilmesidir. Bu talep TMK'nın 588. maddesi kapsamında ve mal varlığına yöneliktir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: GAİPLİK Taraflar arasında görülen gaiplik, mal varlığının intikali davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 588. maddesinden kaynaklanan gaiplik ve malvarlığının intikali isteklerine ilişkindir.Davacı ..., 235 ve 236 parsel sayılı taşınmazlar hakkında ... Sulh Hkuk Mahkemesinin 1994/409 Esas sayılı dosyası ile ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, taşınmazların paydaşlarından olan ..., ..., ..., ..., ...’in kim olduğunun bilinmemesi nedeniyle ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 1994/401 Esas 1994/767 Karar sayılı kararı ile ......
Aksepseci hakkında gaiplik kararı verilmesi ve gaiplerin paylarına isabet eden satış bedelinin Hazine'ye devrine karar verilmesini istemiştir. Davalı, takdirin mahkemeye ait olduğunu beyan etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece, "....Öyleyse, yukarıda değinilen düzenlemeler gözetildiğinde bir kimse hakkında gaiplik kararı verilebilmesi için diğer koşulların yanında en az iki kez ilan yapılması zorunludur. Ne var ki, mahkemece, yukarıda değinilen ilkeler gözardı edilerek gaiplik kararı yönünden tek bir ilanla yetinilerek neticeye gidilmiş olması doğru değildir. Diğer taraftan, davacı Hazinenin dava dilekçesinde taşınmaz paydaşlarından ... Şahin ile ilgili herhangi bir talebi bulunmadığı halde 1086 sayılı HUMK'nun 74.maddesi (6100 sayılı HMK'nun 26.maddesi) uyarınca istek aşılmak suretiyle, ... Şahin'in de gaipliğine ve bu kişiye ait payın satış bedelinin Hazineye devrine karar verilmiş olması da isabetsizdir. Kaldı ki, ......
Maddesine Dayalı Gaiplik İle Mirasın Hazineye İntikali İstemli MAHKEMESİ : Bursa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Türk Medeni Kanunu'nun 588.maddesine dayalı gaiplik kararı verilerek gaiplerin mirasının Hazineye devri isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK - HAZİNEYE İNTİKAL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, TMK’nin 588. maddesi uyarınca gaiplik kararı verilmek suretiyle taşınmaz bedelinin Hazineye intikali isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 27/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; Gaip olduğu iddia edilen Nevzat YILDIRIM'ın. ölümü hakkında kuvvetli olasılık bulunduğu yönünde herhangi bir bilginin bulunmadığı, ve bu yolda bir olay ileri sürülmediği, gaiplik kararı verilebilmesi için uzun süreden beri haber alınamama yanında ölümü hakkında kuvvetli olasılığın mevcut olması gerektiği, ne var ki gaipliğine karar verilmesi istenen kişinin ölümü hakkında kuvvetli olasılık bulunduğunun kanıtlanamadığı, doğum tarihi olan 1958 yılı olduğu gözetildiğinde gaip olduğu iddia edilenin 100 yaşını doldurmadığı, kanunun gaiplik için aradığı şart ve unsurların somut olayda bulunmadığı kabul edilerek ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı yön bulunmamaktadır....
Hukuk Dairesinin 2010/11290 E., 2010/15137 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere TMK'nun 32. maddesi uyarınca ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa gaiplik kararı verilebileceği, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kişinin 1962 doğumlu olup ölümü hakkında kuvvetli olasılık ve gaip olduğuna dair yeterli kanıt bulunmadığı, bir kimsenin sadece bulunduğu yerin bilinmiyor ya da bulunamıyor oluşunun gaiplik kararı verilmesi için yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. (Yargıtay 8.HD., 2017/7086 E., 2018/9378 K.; Yargıtay 2....
Madde Anayasa Mahkemesi'nin 12.05.2011 günlü ve 2009/31 Esas, 2011/77 Karar sayılı kararı ile iptal edildiğinden açmış olduğumuz tapu iptal ve tescil davamızın Anayasa Mahkemesi'nin yukarıda belirtilen iptal kararı göz önüne alınarak esasının incelenerek karar verilmesi gerektiğini, taşınmazlarda Hazine adına yapılan tescilin yolsuz olduğunu, tapu maliki olmayan kişi adına gaiplik kararı alındığını, haksız olarak Hazine adına taşınmaz payının tescil edildiğini, bu payın kendi murisleri adına kayıtlı olduğunu, yolsuz tescilde hak düşürücü süre veya zamanaşımına tabi olmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. HMK'nın 355....