"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tahliye istemine ilişkin davada Mustafakemalpaşa Sulh Hukuk ve Mustafakemalpaşa. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, tahliye istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesi, taraflar arasında sözlü ya da yazılı kira sözleşmesi bulunmadığını, davalının fuzuli şagil olarak taşınmazı işgal ettiğini, davalı hakkında açılan bu davanın meni müdahale davası niteliğinde olduğunu ve dava değerine göre asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi de, davacı tarafından davalıya çekilen ihtarnameler ile davalı tarafından verilen cevaplara göre, dairenin eski maliki ile davalı arasında sözlü kira sözleşmesinin bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Ancak ecri misil alacağının iflas tarihine kadar ayrı ayrı hesaplanmadığı görülmüştür. Bilirkişi ek raporunda 15-31 Mayıs 2013 tarihleri arası ecri misil alacağı 17.299,20 TL, iflas tarihine kadar ki işlemiş faiz 286,74 TL, Haziran 2013 dönemi ecri misil alacağı 32.436,00 TL, iflas tarihine kadar işlemiş faiz alacağı 158,85 TL hesaplanmıştır. O halde haziran dönemi 18/06/2013 iflas tarihine kadar ki ecri misil alacağı (32.436,00 /30 x 17) 18,380,40 TL olup fesih tarihinden iflas tarihine kadar ki ecri misil alacağı 35.679,20 TL, işlemiş faiz alacağı 445,59 TL olduğu anlaşılmıştır.Davacı vekili, iflas kararının verilmesinden taşınmazın tahliyesine kadar geçen süre için davacı alacaklarının da masa alacağı olarak kabul edilmesini talep etmiştir.İflas alacağı, masa borcu ve iflastan sonra doğan genel nitelikli alacak olmak üzere üç grup alacak bulunmaktadır. İflas alacağı, iflasın açıldığı andaki müflis borçları olup sıra cetvelinde yer alan iflas masasına kaydedilen İİK 235....
. - DAVA : Elatmanın Önlenmesi DAVA TARİHİ : 17/07/2023 KARAR TARİHİ : 22/02/2024 Mahkememizde görülmekte olan Elatmanın Önlenmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; müvekkili davacı banka tarafından davalı şirket aleyhinde açılan mülkiyeti davacı bankaya ait adresinde konumlu, tapunun ada, parselinde kayıtlı, " " olarak adlandırılan, taşınmaz için men'i müdahale ve ecri misil talepli davada dava konusu taşınmazın ve işletmesinin devrinin talep edildiği, ancak sözkonusu taşınmazda davalı dışında üçüncü şahıslar bulunması sebebi ile dava konusu adresinde konumlu, tapunun ada, parselinde kayıtlı, " " olarak adlandırılan, “Beş Katlı Betonarme İşyeri ve Arsası” niteliğinde bulunan gayrimenkule yer alan işletmelerin ve kiracıların keşif sureti ile tespitini, iş bu taşınmaza müdahalenin meni ile tahliyesini, taşınmazın işletmesinin müvekkili davacı bankaya teslimini, fazlaya ve taşınmazların teslim tarihine...
Şti. arasında yapılan sözleşmeye konu taşınmazın birleşen davanın konusu taşınmaz olduğuna ilişkin hiç bir bilgi olmadan dava konusu taşınmazı işgal edilmek suretiyle davacı tarafından kullanılmasının haksız müdahale niteliğinde olduğu, bu nedenle men-i müdahale isteminin kabulü gerektiği, bunun yanında kooperatifin diğer üyelerinin haklarını ihlal edecek şekilde taşınmazdan yararlanmış olması nazara alınarak işgal tarihinden itibaren üyesi olduğu kooperatife ecri misil ödemesi gerektiği mahkemece kabul edilmiş, bu konuda yapılan keşifte görevlendirilen bilirkişiler tarafından hazırlanan ek raporda belirlenen ecri misil'in davacı birleşen davanın davalısı tarafından ödendiği gerekçesiyle, davanın reddine; birleşen davanın davacısı ...'nin men-i müdahale talebinin kabulü ile, birleşen dava davalısı ...'nun dava konusu ... Mh. Yardımcı Sk. 17/6 Selçuklu/Konya adresindeki taşınmaza yönelik haksız müdahalesinin men-i'ne, taşınmazdan tahliyesine; birleşen davanın davacısı ...'...
ilamı ile davacı firmanın fuzuli şagil ve işgal ettiği alanın 234.35 m2 olduğuna karar verildiğini ileri sürerek, 01.01.2015 tarihinden dava tarihine kadar geçen süre için toplam 20.000,00 TL haksız işgal bedelinin ilgili senelerden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, haksız müdahalenin men edilerek işgal edilen yerin davacıya boş olarak tahliye ve teslimine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : El Atmanın Önlenmesi-Tahliye-Ecri Misil KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 198 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan dubleks meskenin maliki davacı tarafından açılan ve boşanma dava tarihinden sonraki döneme ilişkin ecri misil istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 03.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 19.10.2006 gün ve 401-393 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ecri misil bedelinin tahsiline ilişkin olduğundan ve davanın ilk bölümü için verilen karar Yüksek 1. Hukuk Dairesince incelenmişse de bu davada sadece ecri misil talep edildiğinden kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 3.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 09.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 10/03/2015 NUMARASI : 2015/57-2015/208 Taraflar arasındaki ecri misil istemine ilişkin davada Bakırköy 6. Asliye Hukuk ve Bakırköy 7. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ecrimisil istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince, uyuşmazlığın kat mülkiyetinden kaynaklandığı belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh hukuk mahkemesi tarafından ise, uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Kanununun uygulanmasından kaynaklanmadığı, ecri misil istemi yönünden davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde çözülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Kat Mülkiyeti Kanununun Ek 1. maddesi hükmüne göre bu Kanundan doğan anlaşmazlıkların (değerine bakılmaksızın) sulh hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir....
Bankası'na ihbar edilmesi gerektiğini, ilgili kira bedelinin kiralayana düzenli olarak ödendiğini, vekil edenlerinin iyi niyetli olduğunu, kötü niyetli zilyetten istenebilecek tazminat niteliğinde olan ecri misilin vekil edenlerinden istenemeyeceğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacıların ecri misil adı altında talep ettikleri alacağın temelde hisseleri karşılığı kira alacağı niteliğinde olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine, görevli ve yetkili mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu hususunun tespitine karar verilmiş hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 51 parsel sayılı taşınmazın 16800/22400 payının 15.01.2013 tarihli imar işlemi ile dava dışı ......
Asliye Hukuk Mahkemesinin 02.03.2017 tarihli ve 2015/517 Esas, 2017/28 Karar sayılı kararının HMK'nin 353/(1)-b.2 maddesi gereği kaldırılarak, davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş olup; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....