Davacı vekili sunduğu emsal faturalar ile kullanılan fotoğrafların maddi tazminata esas değerinin tespitini istemiş ise de, faturalar bir bütün olarak abonelere verilen haberlere ilişkin olup, müstakilen fotoğraflara ilişkin olmadığından itibar edilmeyerek bilirkişi heyetince her bir fotoğraf için 300,00 TL olmak üzere toplam sekiz fotoğraf için hesaplanabilecek maddi tazminat tutarının 2.400,00 TL olduğu anlaşılmakla, bu tutar maddi tazminat yönünden davanın kabulü gerekmiştir. Davacı vekilinin manevi tazminat talebine gelince; söz konusu fotoğraflar FSEK anlamında eser olmadığı gibi, TMK 24-25 maddeleri anlamında davacının kişilik haklarıyla da ilgili bulunmadığından keza, TTK'nun atfı ile uygulanması gerekli TBK'nun 58. maddesindeki koşullarda oluşmadığından davacının manevi tazminat talebi reddedilmiştir. Yine, davacı hükmün ilanını istemiş ise de, olaya FSEK 67 ve 68 maddeleri ile TMK 'nun 25/2 maddesi hükümlerinin uygulanma olanağı bulunmadığından bu talebi de reddedilmiştir....
Manevi tazminat adı altında hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek nitelikte olmalı fakat bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmediği unutulmamalıdır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Somut olayda, paylaşımın içeriği, sebebi, paylaşım tarihi, davacının sıfatı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği yönündeki ilkeler dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince takdir edilen manevi tazminat miktarının yeterli olmadığı anlaşılmakla, aynı ilkeler gözetilerek davacı yararına 3.000TL manevi tazminata hükmedilmesinin somut olayın özelliklerine ve manevi tazminatın amacına uygun olacağı kanaatine varılmıştır....
Taraflar arasında yapılan paket tur sözleşmesi kapsamında, taşıma veya konaklama hizmetlerinin ikisinin birlikte olması veya bunlardan biri ile birlikte, başka turizm hizmetlerinin, örneğin, rehberlik, gezi, ören yeri ziyaretleri gibi, sunulduğu sözleşmeler paket tur sözleşmeleri olabilir. Taraflar arasında yapılan paket tur sözleşmesinin, sözleşmede kararlaştırılan koşullara uygun şekilde ifa yapılması zorunludur. Paket tur şirketi veya aracısı sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi nedeniyle katılımcının uğradığı her türlü zarardan sorumludur....
Buna göre: Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden borcun ifa edilmediği takdiri Sayın Mahkeme'ye ait olmak üzere kabul edildiği takdirde için davalının: ......
Madde; Temerrüde düşen borçlu, verilen süre içinde, borcunu ifa etmemişse veya süre verilmesini gerektirmeyen bir durum söz konusu ise, alacaklı her zaman borcun ifasını ve gecikme sebebiyle tazminat isteme hakkına sahiptir. Alacaklı, ayrıca borcun ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini hemen bildirerek, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın giderilmesini isteyebilir veya sözleşmeden dönebilir."...
Şti. yönünden kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili ile katılma yoluyla davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan 05.05.2009 başlangıç tarihli sözleşme uyarınca müvekkilinin davalı şirkete bağlı düğün salonları ile restaurantlarda fotoğraf ve video çekim işini yüklendiğini, sözleşmede toplam 300 düğün için fotoğraf ve video çekileceğinin kararlaştırıldığını, ancak müvekkilinin davalı şirket talebi üzerine toplam 348 düğün için fotoğraf ve video çekimi gerçekleştirdiğini, ancak davalı şirket ile müşterek ve müteselsil kefil olan diğer davalı ...'ın bu ticari ilişkiden kaynaklanan haksız itirazı üzerine durduğunu iler sürerek, itirazın iptali ile icra-inkar tazminatının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, 2009-2012 yılları arasında 309 düğün yapıldığını, düğün bedellerinin düğün başına peşin olarak tahsil edildiğini, müvekkili ...'...
Türk Borçlar Borçlar Yasasının 112. maddesine göre alacaklının, borçludan borcun hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi nedeniyle tazminat isteyebilmesi için, bu yüzden bir zarara uğramış olması gerekir. Sözleşmeden kaynaklanan zarar müspet zarar olacağı gibi, menfi zarar da olabilir. Müspet zarar; borçlu edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne durumda olacak idiyse, bu durumla eylemli durum arasındaki farktır. Diğer bir anlatımla, müspet zarar, sözleşmenin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesinden doğan zarardır: kuşkusuz kâr mahrumiyetini de içine alır. Borcun yerine getirilmesinin kusurla olanaksız hale gelmesinde, temerrüde düşen borçludan, gecikmiş ifa ile birlikte gecikme dolayısıyla tazminat istenmesinde yahut borçlunun temerrüdü halinde ifadan vazgeçilip, ifa yerine tazminat istenmesinde ve sözleşmenin olumlu biçimde ihlalinde, müspet zararın giderimi söz konusu olur. (Prof. Dr. H. Tandoğan Türk Mesuliyet Hukuku 1961 s. 426 vd.)....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, 1.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davalı tarafından verilen avukatlık hizmetinin gereği gibi ifa edilmemesi nedeniyle zarara uğradığı iddiası ile eldeki tazminat davasını açmıştır. Davanın temeli, vekillik sözleşmesi olup, vekil, vekalet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı işlemlerin, eylemlerin ve davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur....
Davacı tarafından Göle Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/67 Esas sayılı dosyasında görülen dosyada davalı tarafından veraset ilamının mahkemeye sunulmaması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığı iddiası dava açılmış olup davacı tarafından davalının kusuru nedeniyle nasıl bir maddi zarara uğradığı hususunda dava dilekçesinde bir açıklama yapılmadığı gibi maddi zararına yönelik bir delil de sunulmadığından maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi yerindedir. Manevi zarar mal varlığında bir azalmayı değil kişilik haklarına vaki tecavüz nedeniyle bir kimsenin duyduğu cismani ve manevi acı ve ızdırabı, elemi ve böylece yaşama zevkinde bir azalmayı ifade eder. TBK’nun 58.maddesine göre, kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Kişilik haklarına saldırıda, manevi tazminat istenebilmesi için TBK’nun 58.maddesinde belirtilen şartların gerçekleşmesi gerekir....
Mahkemece, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile, 7.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, davacı tarafın maddi tazminat talebinin sübuta ermediğinden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, doktor hatasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olup, davacı, Dr. ...'...