WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/07/2019 NUMARASI : 2018/441 ESAS 2019/429 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma)|Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

Fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası; taraflardan davacı-davalı erkek tarafından, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış ve dava, taraflar arasındaki geçimsizliğin ispatlanamadığı, tarafların biraraya gelememe nedeninin davacı-davalı erkeğin ailesinin evliliğe müdahalesi olduğundan bahisle reddedilmiştir. Gerek ilk davada gerekse temyize konu bu davada toplanan delillerle davacı-davalı erkeğin, ailesinin müdahalesine sessiz kaldığı, eşini ... ilindeki babaevine bıraktığı ve sonrasında arayıp sormadığı anlaşılmaktadır. İlk davanın reddi nedeniyle, ilk davanın açılmasından önceki olaylara dayalı olarak davalı-davacı kadına bir kusur yüklenemez. İlk davanın açılmasından sonra tarafların biraraya geldikleri iddia edilmediği gibi, fiili ayrılık döneminde kadından kaynaklanan ve ona kusur olarak yüklenebilecek yeni bir maddi olayın varlığı da kanıtlanamamıştır....

    Tüm dosya kapsamından; davalı kadın tarafından temyize konu davaya sunduğu cevap dilekçesinde, kadın tarafından feragat edilen önceki boşanma davasından sonra ki bir zamana ilişkin erkeğe kusur olarak yüklenebilecek her hangi bir vakıaya dayanılmadığı, bir başka deyişle tarafların fiili ayrılık dönemine ilişkin erkeğe kusur olarak yüklenebilecek yeni bir olayın ileri sürülmediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karışında, davalı kadın tarafından usulünce dayanılmayan ya da ileri sürülmeyen vakıalar davacı erkeğe kusur olarak yüklenemez. Öyleyse, davacı erkeğin TMK 166/son maddesine dayalı boşanma davasına dayanak teşkil eden ilk boşanma davasını açarak tarafların fiili ayrılığına neden olan ve boşanma sebebi yaratan davalı kadın boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurludur....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/07/2019 NUMARASI : 2018/272 ESAS 2019/235 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi; Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 1993 yılından beri ayrı yaşadıklarını, reddedilen davadan sonrada bir araya gelmediklerini belirterek tarafların TMK 166/son maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir....

      Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; davalı (kadın) vekilince Rize Aile Mahkemesinde davacı sıfatıyla 20.10.2011 tarihinde TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca boşanma davası açıldığı, bu dava ile eldeki dava arasında irtibat bulunduğu belirtilmiştir. Dosya içindeki belgeler incelendiğinde kadın tarafından evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak açılan Rize Aile Mahkemesinin 2011/325 E. sayılı boşanma dava dosyası ile (erkek) tarafından 15.11.2011 tarihinde açılan ve TMK'nın 166/4. maddesinde düzenlenen "fiili ayrılık sebebine" dayalı eldeki dava dosyasının davacı-davalı sıfatları farklı olmakla birlikte davalardan biri hakkında karar verilir ve kesinleşirse diğer davanın konusuz kalacağı açıktır....

        GEREKÇE : Fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/son) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına, geçimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.md.185/2- 3, 186/1) amir hükümleri uyarınca, boşanma davasının açıldığı günden, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar müşterek çocuk yararına TMK’nun 169.maddesi gereğince tedbir nafakasına hükmedilmesinde ve hükmedilen nafakaların miktarında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından; boşanma davasının hukuki sebebi, taşınmazlar üzerine konulan ihtiyati tedbir kararı, kusur belirlemesi, nafakalar ile tazminatlar yönünden, davalı kadın tarafından ise; tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı fiili ayrılık nedeniyle açılmış boşanma davasıdır....

          Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davacı-davalı erkeğin, ilk boşanma davası açıldıktan sonraki fiili ayrılık döneminde, Eda isimli kişi ile birlikte aynı hanede yaşamaya başladığı sabittir. Gerçekleşen bu durum karşısında başka bir kadınla karı-koca gibi fiili birlikteliği olan erkeğin zina eyleminin gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Öyleyse, kadının zinaya dayalı boşanma davasının, erkeğin sübut bulan zinası sebebiyle (TMK m. 161) kabulü gerekirken, delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı olarak "fiili ayrılık" nedeni ile boşanma davası açmış, davacı erkek tarafından açılıp ret ile sonuçlanan ilk boşanma davasının 29.03.2012 tarihinde kesinleştiği, tarafların ilk boşanma davasının reddinden sonra ortak hayatı yeniden kurmak için bir araya gelmedikleri, ortak hayatın yeniden kurulmadığı, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi koşullarının açılan bu davada oluştuğu anlaşılmaktadır. Mahkemece ilk davanın reddinden sonra tarafların 10 yıl süreyle bir araya gelmedikleri davalı kadının cevap dilekçesiyle de anlaşılmıştır....

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/07/2018 NUMARASI : 2018/22 ESAS - 2018/454 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davası nedeniyle yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen, karara karşı davacı tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI ; Davacı dava dilekçesinde özetle;10 yıl kadar önce davalının sebepsiz yere huzursuzluk çıkarmaya başladığını ve ailesinden yüklü miktar miras kalmasından sonra evi de terk ettiğini, davalının açtığı boşanma davasının ret edildiğini ve 10 yıllık süreçte davalının tutumlarında olumlu bir gelişmede olmadığını boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. Davalının süresinde sunulmuş yanıtı bulunmamaktadır....

              UYAP Entegrasyonu