"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, nafakalar, tazminatlar ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davalı-davacı kocanın davası Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı fiili ayrılık nedeniyle boşanma istemine ilişkindir....
Yılmaz ile vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle Türk Medeni Kanununun 166/son maddesindeki unsurlar gerçekleşmeden, uzun süreli fiili ayrılığın tek başına boşanma nedeni olarak kabul edilemeyeceğinin ve terk hukuki sebebine dayalı bir boşanma talebinin de bulunmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.09.02.2012(Per.)...
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle fiili ayrılığın Türk Medeni Kanununun 166/son maddesindeki koşulların gerçekleşmesi dışında tek başına boşanma nedeni olarak kabul edilemeyeceğinin anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 30.11.2010 (Salı)...
Fiili ayrılık da tek başına boşanma sebebi değildir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 06/10/2021 tarih ve 2021/4144 Esas, 2021/6899 Karar ile 01/11/2018 tarih ve 2017/430 Esas, 2018/12334 Karar vs.) Bu durumda, yukarıda açıklanan sebeple davacı erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur. Yapılan açıklamalar ışığında, davacı erkeğin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmakla, aşağıdaki hükmün kurulması uygun görülmüştür....
TMK'nun 174.madesinde; mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceği, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceği hükme bağlanmıştır. Davalı davacının davacı davalı kadının TMK 174 kapsamında talep ettiği maddi ve manevi tazminat taleplerinin zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmesi yönündeki talebinin yasal dayanağı olmaması nedeni ile, bu yöndeki istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
a karşı Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesine dayalı olarak 29.06.2011 tarihinde açtığı boşanma davası İstanbul Anadolu 3. Aile Mahkemesinin 03.04.2014 tarih 2011/668 esas, 2014/294 karar sayılı kararıyla tarafların iddialarının ispatlanamadığı gerekçesiyle reddedilmiş ve hüküm 26.05.2014 tarihinde kesinleşmiştir. Reddedilen bu dava ile davacı kadının 29.06.2011 tarihinden önceki olayları yeniden boşanma nedeni yapması imkanı ortadan kalkmıştır. Reddedilen davanın açılmasından sonra, taraflarca dosyaya bildirilen ve toplanan delillerle her iki taraf bakımından yeni bir olayın varlığı da kanıtlanamamıştır. Fiili ayrılık başlı başına boşanma sebebi değildir. Bu itibarla boşanma davasının reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır....
Mahkemece; davacı erkeğin eşine ayrı bir ev tahsis etmediği, kadını baba evine bıraktığı, eşi ve çocuğu ile ilgilenmediği, ihtiyaçlarını karşılamadığı, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, daha önce davacı tarafından açılıp reddine karar verilen boşanma davasının 02/02/2012 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme tarihinden itibaren tarafların 3 yıl içerisinde bir araya gelmedikleri, ortak hayatın yeniden kurulamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların TMK.nun 166/son maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiştir. Fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası, taraflardan davacı erkek tarafından şiddetli geçimsizliğe dayalı olarak açılmış ve dava; tek başına fiilen ayrı yaşamanın boşanma nedeni sayılamayacağı gerekçesi ile reddedilmiş, karar taraflarca temyiz edilmediğinden 02/02/2012 tarihinde kesinleşmiştir....
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden; temyize konu davaya dayanak olan ilk boşanma davasının da davacı erkek tarafından açıldığı, ilk boşanma davasından önce de davacının hasta olduğu ve kızı tarafından bakıldığı ve davanın retle sonuçlandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, vefat eden davacının, ilk boşanma davasını açıp, boşanma sebebi yaratarak, fiili ayrılığa neden olduğu ve fiili ayrılık döneminde kadına kusur olarak yüklenebilecek yeni bir vakıaya dayanmadığı da dikkate alındığında, artık fiili ayrılık döneminde, davacının hastalığıyla ilgilenmediğinden bahisle davalı kadına kusur yüklenemez. Gerçekleşen bu husus gözetilmeden, davalı kadının kusurlu olduğunun kabulü bozmayı gerektirmiştir....
, kurumca hakkında fiili birliktelik nedeni ile talebinin reddi üzerine, kurum işleminin iptali davasında fiili birlikteliğin olup olmadığının resen araştırma ilkesi kapsamında mahkemece araştırılması ve soncuna göre karar verilmesi gerektiği” görüşü benimsenmiştir. 3-Sosyal Güvenlik Hakkının niteliği: Anayasa’nın 60. maddesi uyarınca “Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir....
. ... bu davaya dayanak olan ve reddedilen boşanma davası ile boşanma sebebi yaratan, sonrasında da birlikte yaşamaktan kaçınarak boşanma sebebi oluşturduğu Mahkememizce sabit olup davacı yan tam kusurludur. ......