Bilindiği üzere icra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında yetkili mahkemeler genel yetki kuralına göre belirlenecektir. 6100 sayılı HMK'nin 6.maddesinde genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Dava çeke dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, dava konusu çekin incelenmesinde, keşide yerinin İstanbul olduğu, muhatap bankanın ... olduğu görülmüştür. Dava, takipten önce açılmıştır. Takipten önce açılan menfi tespit davalarında, genel ve ilgili yasalarda öngörülen özel yetki kuralları uygulanır. İİK'nun 72/son maddesindeki yetki kuralları, takipten sonra açılan menfi tespit davalarında uygulama yeri bulunan kurallar olup, takipten önce açılan menfi tespit davaları yönünden diğer yetki kurallarını ortadan kaldırmaz. Dava, dava konusu çek sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, dava tarihinden önce girişilmiş bir icra takibine rastlanılmamıştır....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının davacıdan mal alıp karşılığında 09.11.2011 vade tarihli 8.000,00 TL bedelli senet verdiğini, ancak davalının senet nedeniyle açtığı menfi tespit davası sonucunda senedin miktar hanesindeki tahrifattan dolayı davacıya 5.000,00 TL borçlu olmadığına karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, davacının bu kere 01.10.2011 tarihli 8.000,00 TL'lik faturaya dayalı olarak bakiye 5.000,00 TL'nin tahsili için icra takibi başlattığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl ve birleşen itirazın iptali davalarının usul yönünden bozulması üzerine yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-birleşen dosya davalısı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Asıl davada davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle faturaya dayalı cari hesap alacağının tahsili için başlattığı takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir. Takip dayanağı ------ bedelli faturaların ------ adına tanzim edildiği görülmektedir. Davacının gerek fatura tarihleri öncesi ve gerekse sonrasında vergi mükellefiyet kaydı yoktur. Sadece ---yılında potansiyel mükellefiyetten vergi kaydı almıştır. Davacı taraf, takip dayanağı faturalara ilişkin sözleşmesel ilişkinin varlığını, faturaların davalıya tebliğini yazılı belgelerle ispatlayamamıştır. Faturalara konu mallar davalının babası---- tarafından tarafından teslim alınmıştır. Davaya konu icra takibinde borcun sebebi faturaların yanı sıra borca karşılık verilen --- bedelli çekin sahte çıkması gösterilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili hakkında yapılan icra takibine konu 4.500 USD bedelli bononun 2.000 USD'si takipten önce ödendiği halde, senedin tamamının talep edildiğini, takipten sonraki harici ödemelerin ise icra dosyasına bildirilmemesi nedeniyle takip konusu alacağın mükerrer şekilde tahsiline çalışıldığını belirterek, söz konusu icra takibi nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirketin müvekkili aleyhine çeklere dayalı olarak icra takibine giriştiğini, takibe girişilirken takip öncesi yapılan 10.000 TL'lik ödemenin nazara alındığını ancak yine takip öncesi yapılan 9.958,00 TL'lik ödeme dikkati alınmadan takibe girişildiğini, takipten sonra yapılan ödemelerden de 26.08.2009 tarihli 15.000 TL'lik ödemenin nazara alınmadığının reeskont avans faizi %27 olmasına rağmen %29 istenmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek icra dosyasına 11.01.2010 tarihinde yapılan 37.200 TL ödemenin mahsubundan sonra müvekkilinden istenen, 30.533,9 TL 'sinin iptaline, yapılan ödemelerden sonra icra dosyasına...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekili ile süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine, kira alacağı bulunduğundan bahisle takip yaptığını, müvekkilinin kiracı olmadığını, kiracının dava dışı İnter Orman Ürünleri Ltd.Şti. olduğunu, müvekkilinin bu şirketin temsilcisi bulunduğunu ve temsilci aleyhine takip yapılamayacağını belirterek, takipten dolayı borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın reddine dair kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizce bozulan karara uyularak yapılan yargılama sonunda benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, davacının ......
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek.Av.... Doğan gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Dava davalı yanca girişilen takipten ve takip dayanağı iki adet çek bedeli ile fer’ilerinden dolayı borçlu bulunulmadığının tesbiti istemine ilişkindir. Davalı yanca süresinde yetki itirazında bulunulmuştur. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davalarında yetki hususu İcra ve İflâs Kanunu'nun 72 nci maddesinin son fıkrası hükmünde düzenlenmiştir....
tarihinde havale yolu ile ödeme yapıldığını, bu hali ile takibin ödenmiş faturaya istinaden yapılmış olduğunu, takibin açıkça kötüniyetli ve haksız olduğunu belirterek Mersin 2. İcra Müdürlüğü'nün ..... sayılı dosyası ile girişilen takipten dolayı müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığının tespiti ile İİK 72/3 madde gereğince icra kasasına yatan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünden tedbir kararı verilmesini, davalı aleyhine alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davalı vekili, müvekkili aleyhine Mersin 4. İcra Müdürlüğü'nün ........
İlk Derece Mahkemesince, yazılı şekilde davalının, takipten önce yapıldığını belirttiği 4.250.000,00 TL'yi mahsup ederek 750.000,00 TL asıl alacak için takip başlattığı, bu miktarın ödendiği sabit olduğundan takip talebinin asıl alacak için yerinde olduğu, davacı tarafça dava değeri her ne kadar 970.626,61 TL olarak gösterilmiş ise de davacının gerek dava dilekçesi gerekse de aşamalardaki beyanlarında, sadece senetten dolayı menfi tespit talebinde bulunduğu, işlemiş faize ilişkin olarak da menfi tespit talebi bulunduğunu belirtmediği, bu nedenle hükmün asıl alacak miktarı gözetilerek verildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince de İlk Derece Mahkemesinin yazılı gerekçesinin isabetli olduğu sonucuna ulaşılmıştır....