Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Türk Medeni Kanunun 175.maddesinde “boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan, mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir hükmü 176/4 maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya artırılmasına karar verilebilir hükmü getirilmiştir. TMK'nın 182/son maddesinde "velayet kendisine verilmemiş olan tarafın çocuğun, geçimi, eğitimi ve öğrenim masraflarına katılmakla yükümlüdür" hükmü getirilmiştir.Somut olayda artırılması istenen önceki nafaka 11.11.2010 tarihindeki koşullara göre verilmiş, iş bu davanın açıldığı 30.03.2012 tarihine kadar geçen sürede tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında değişme ve gelişme olduğu açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki İmar uygulamasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 22/02/2016 gün ve 2015/25781 Esas - 2016/3033 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: -K A R A R- İmar uygulamasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkin davanın kabulüne dair karar Dairemizce onanmış, bu karara karşı davalı ... vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacı için ödenen aylık 150.00.- TL yoksulluk nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek 1.000.00.-TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne; yoksulluk nafakasının aylık 450.00.-TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada; boşanma davasında hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının aradan geçen zamanda ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığı iddia edilerek artırılması talep edilmiş; mahkemece;davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; aylık 100,00 TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının 300,00 TL'ye, 50,00 TL olarak ödenen iştirak nafakasının, 200,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle müşterek çocuğun eğitim durumu, yaşı ve ihtiyaçları göz önüne alındığında iştirak nafakasına yönelik verilen kararda isabetsizlik görülmemiş olup, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları reddedilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Nafaka - Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından asıl dava olan tedbir nafakasının artırılması davasının kabulü ile karşı dava olan boşanma davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 350,00 TL yoksulluk nafakasının 300,00 TL artırılması ile aylık 650,00 TL'ye çıkartılmasına ve aylık 650,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1) Dava,yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. TMK'nun 175.maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir." TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir."...
Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir. ./.. -2- TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası.oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Her ne kadar, nafakanın takdirinde; davalı (baba) nın hayat koşulları ve ödeme gücünün de dikkate alınması zorunluluğu var ise de; bu durum, yani davalının gelir seviyesinin düşüklüğü nafakanın artırılması gerekliliğini büsbütün ortadan kaldırmaz. Hakim, nafaka takdirinde; nafaka alacaklısı çocuğun ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalı babanın gelir durumu arasındaki dengeyi kurarak, hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır. Somut olayda artırılması istenen iştirak nafakası 25.06.2009 tarihindeki koşullara göre verilmiştir. Eldeki artırım davası ise 21.02.2014 tarihinde açılmıştır. Aradan geçen yaklaşık 5 yıl gibi uzun bir sürede tarafların sosyal ve ekonomik koşullarında değişme olduğu, çocuğun ihtiyaçlarının arttığı bir gerçektir. Bunun aksinin düşünülmesi hayatın olağan akışına aykırı olup, kabulü imkansızdır. Kaldı ki bu süre içinde çocuğun yaşı ve eğitim düzeyine göre ihtiyaçları da doğal olarak artmış, nafaka artırım şartları oluşmuştur....
< 10.2.1995 gün ve 22198 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 49 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği'nin "Maliyet Bedelinin Yeniden Değerleme Oranında Artırılması Sonunda Zarar Doğması Halinde Bu Zararın Diğer Kazançlardan İndirilip İndirilemeyeceği" başlıklı bölümünde yer alan gayrimenkul ve iştirak hisselerinin maliyet bedelinin artırılması uygulamasında zarar doğması halinde,bu zararın vergilendirilecek kazancın tespitinde dikkate alınamayacağı,satış karının sıfır olarak kabul edileceğine ilişkin düzenlemenin iptali ve ihtirazi kayıtla verilen 1996 yılı kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden tahakkuk ettirilen kurumlar vergisi ve geçici verginin kaldırılması istemiyle dava açılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının dava tarihinden itaberen kaldırılmasına, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının her yıl %10 oranında artırılması talebinin reddine, karşı davanın kısmen kabulü ile davalı karşı davacının lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, Ankara Batı 5. Aile Mahkemesinin 2019/51 Esas 2019/167 Karar sayılı kararı ile müşterek çocuk Batuhan İdris Yahşi lehine hükmedilen aylık 350 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 700 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı asil istinaf dilekçesi ile; ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakasının üfe yerine %10 oranında artırılması talebinin reddi ve iştirak nafakası miktarı bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur....