Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur. Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur.” denilerek itiraz ve şikayetin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır (HGK 05/10/2012 tarih, 2012/12-310 E. 2012/653 K.). Somut olayda; kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte borçlu mahkemeye başvurarak zamanaşımı ve faize ilişkin itirazda bulunmuş olup anılan itirazların takip yoluna göre İİK'nun 172. maddesi gereğince icra dairesine yapılması gerekir. O halde mahkemece, yukarıda yazılı gerekçe ile itirazın reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Bankası tarafından borçluya gönderilen 01/08/2008 tarihli hesap kat ihtarının borçlu şirkete 05/08/2008 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından hesap özetine itiraz edilmemişse de, ihtarnamede ve ekindeki hesap özetinde faiz oranına ilişkin bir açıklama bulunmadığı görülmüştür. Bu durumda mahkemece, hesap kat ihtarının düzenlendiği tarihten ihtarname tebliğ edilip ödeme süresi doluncaya kadar akdi faizin, bu tarihten takip tarihine kadar ise temerrüt faizinin, takip dayanağı hesap kat ihtarı ve kredi sözleşmesi doğrultusunda, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle hesaplanarak faize itiraz hususunda karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Davacı 10.7.2009 tarihinde başlatmış olduğu icra takibinde 1.8.2008 tarihli 8.800 TL kira alacağı ile 2.321,27 TL işlemiş faizin tahsilini istemiş, davalı kira borcu bulunmadığını belirterek borca ve işlemiş faize itiraz etmiştir. Takibe dayanak olan kira sözleşmesine ve imzaya itiraz edilmediğinden takipte istenen kira bedelleri kesinleşmiştir. Davacı vekili 14.6.2010 tarihli dilekçesiyle takibe konu olan kira bedellerini açıklayarak 2008 yılı Mayıs ve devamı aylarına ait sekiz aylık kira bedelinin aylık 1.100 TL'den tahsilini talep ettiğini bildirmiştir. Bu durumda 2008 yılı Mayıs ve devamı aylara ait sekiz aylık kira bedeline ve işlemiş faizine hükmetmek gerekirken altı aylık kira bedeline göre hesaplama yapan bilirkişi raporunun esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir....

        Buradan, takip konusu yapılan işlemiş faize yönelik itirazın da iptaline karar verildiği anlaşılır. Hükmün devamında, asıl alacak yönünden sonraki faiz başlangıcı olarak, takip tarihinin belirtilmesinde bir çelişki bulunmamakta olup; davacı Kurum vekilinin, her bir yersiz aylığın ödendiği tarihten itibaren faize karar verilmediğine yönelik temyiz itirazı yerinde bulunmamıştır. Ne ki; davalı, takibe konu işlemiş faize de itiraz etmiş olup; Mahkemenin, bu yönde bir inceleme yapmadan karar vermiş olması, isabetsiz bulunmuştur. 3- İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının, alacağını mahkemede dava ederek, haklı çıkması yasal koşullardandır. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra takibine itiraz eden borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Öte yandan, alacağın likit ve belli olması gerekir....

          Davacı alacaklı, açtığı itirazın iptali davasında, icra takibinde itiraza konu olan işlemiş faize yönelik bir talebinin olmadığını açıkça beyan etmiştir. Yani icra takibine konu işlemiş faiz, itirazın iptali davasına konu edilmemiştir. Ancak istinafa konu davaya esas icra dosyasında; zaten asıl alacağa yönelik olarak yapılan bir itiraz da sözkonusu değildir. Dolayısıyla asıl alacak yönünden açılmış bulunan bir davanın bulunduğundan da söz edilemez. Takipten sonra yapılan ödeme icra dosyasına bildirilir ve icra müdürlüğü bu ödemeyi önce harç, masraf ve takipten itibaren işleyen faize mahsup ederek bakiye ana para alacağı için takibi devam ettirebilir. Ana para borcuna bir itiraz bulunmadığından, bu husus davamızın konusu değildir. Davacı, iş bu davada, icra takibinde istediği işlemiş faize itirazın iptalini talep etmemiştir. O halde, icra takibindeki işlemiş faiz de davamızın konusu değildir....

            Somut olayda, borçlu itiraz dilekçesinde; kambiyo vasfı dışında, işlemiş olan faize de itiraz etmiş olup mahkemece, işlemiş faiz yönünden rapor alınmadan faiz oranı (avans faiz) değerlendirmek suretiyle itirazın reddine karar verilmiştir. O halde mahkemece, işlemiş faiz miktarının hesaplanması özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden işlemiş faize ilişkin, dosyanın konusunda uzman ehil bir bilirkişiye tevdii olunarak, Yargıtay denetimine elverişli nitelikte rapor alınmak suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....

              K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla başlattığı icra takibine davalının işlemiş faize, faiz oranına ve icra masraflarına itiraz etiğini ileri sürerek, 1.584,33 TL alacağa yapılan itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, icra takibinin yetkisiz olduğunu, icrada kabul edilen dışında borçları bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının yetki itirazının yerinde olmadığı ve davacının alacaklı olduğu gerekçesiyle itirazın iptali ve 9.097,60 TL alacak üzerinden takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin icra dairesinin yetkisine yaptığı temyiz itirazının redine, 2-İtirazın iptali davasına konu icra takibine, davalı borçlu yalnızca takip tarihine kadar olan işlemiş faize itiraz etmiş olup asıl alacağa itirazı yoktur....

                Davalı borçlu, borcun tamamına yönelik itirazında takibe konu edilen işlemiş faiz yönünden de, temerrüt faizini kabul etmediklerini, temerrüt faizi talep edilemeyeceğini, temerrüde düşürülmeden faiz talep edilemeyeceğini, bu nedenle faize, faiz oranına itiraz ettiğini belirtmiştir. Davalı takibe itirazında, asıl alacağın yanında işlemiş faiz miktarına ve faiz oranına itiraz ettiğine göre, davacı alacaklının, işlemiş faize ilişkin talebininin haklı olup olmadığına ilişkin bilirkişi incelemesi yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davalının işlemiş faize ilişkin itirazları değerlendirilmeden yazılı şekilde takibe konu miktarın tamamı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

                  Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2007/397 E. 2010/554 K. sayılı ilamı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ... aleyhine toplam 760.419,95 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsili yönünde karar verildiği; alacaklı tarafça bu ilamın takibe konulduğu; borçlu vekilinin faize itiraz ettiği ve İcra Mahkemesi'nce alınan bilirkişi raporuna göre, yargılama giderine talep edilen fazla faizin iptaline karar verildiği görülmüştür. İcra takibinde takipten sonrası için ilamda hükmedilen alacaklara ve yine ilamda bildirilen faiz talep edilmiş olup faize faiz talebi bulunmadığından bu yöne ilişkin temyiz itirazı yerinde değil ise de; borçlu vekili İcra Mahkemesine başvurusunda, diğer şikayet nedenlerinin yanında şikayet dilekçesinin (3) nolu bendinde “hangi alacak kalemi için hangi faiz çeşidinin uygulanacağı yazılmamıştır” şikayetinde bulunmakla tüm alacak kalemleri için faize itiraz etmiş olup borçlunun bu yöndeki şikayeti bilirkişi raporu ile karşılanmamıştır....

                    DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Gaziantep İcra Müdürlüğünün 2019/125872 Esas sayılı takip dosyası ile alacaklısı T3 görünen dosyadan askerde olduğu dönemde ev adresine tebligat yapılarak ödeme emrinin usulsüz olarak muhtara tebliğ edildiğini, bu nedenlerden dolayı şikayetin kabulü ile usulsüz tebligat nedeni ile takibin iptaline ve ödeme emrinin iptaline, usulsüz tebligat nedeni ile icra dosyasının öğrenme tarihi olan 09/09/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilerek gecikmiş itirazın kabulüne, yetkiye takip konusu borcun tamamına, icra takibine, işlemiş faize, işleyecek faize, faiz oranına, ferilerine ve ödeme emrine itiraz ederek takibin...

                    UYAP Entegrasyonu