Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı borçlu kefil ... vekili 01.06.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkilinin alacaklı görünen kişiye herhangi bir borcu bulunmadığını bildirerek takibe, borca ve faize itiraz etmiştir. Davalı borçlu kiracı şirket vekili 01.06.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, öncelikle ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini, ayrıca müvekkili şirketin alacaklı görünen kişiye herhangi bir borcunun bulunmadığını bildirerek takibe, borca, faize itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlular tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklılar icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur....

    Sayılı dosyası ile davalıya 26.06.2020 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş olup, davalı fatura bedelinin ödenmesi ile ilgili ihtar olmaması gerekçesi ile miktarının açıkça belirtilmeksizin borcun fer'ilerine, faize ve faiz oranına itiraz etmiş olduğunu ve icra takibini haksız ve mesnetsiz olarak durdurmuş olunduğunu,İ.İ.K. md. 62/4: Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesinin lazım olduğunu, aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılacağının hükmünün açık olduğunu, Borçlunun kısmen borca itiraz dilekçesinde borcun ferilerine, faize ve faiz oranına itiraz etmekle yetinip, itiraz ettiği kısım için ayrıca ve açıkça herhangi bir miktar belirtmemiş olduğunu, İ.İ.K....

    Sayılı dosyası ile davalıya 26.06.2020 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmiş olup, davalı fatura bedelinin ödenmesi ile ilgili ihtar olmaması gerekçesi ile miktarının açıkça belirtilmeksizin borcun fer'ilerine, faize ve faiz oranına itiraz etmiş olduğunu ve icra takibini haksız ve mesnetsiz olarak durdurmuş olunduğunu,İ.İ.K. md. 62/4: Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesinin lazım olduğunu, aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılacağının hükmünün açık olduğunu, Borçlunun kısmen borca itiraz dilekçesinde borcun ferilerine, faize ve faiz oranına itiraz etmekle yetinip, itiraz ettiği kısım için ayrıca ve açıkça herhangi bir miktar belirtmemiş olduğunu, İ.İ.K....

      DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine özgü takipte imzaya, borca ve faize itiraza ilişkindir. Davacı tarafça dava açılırken imzaya, borca ve faize itirazın yanında yetkiye itirazda ve kambiyo şikayetinde de bulunulmuş, mahkemece 26/09/2019 tarihinde yetki itirazı ve kambiyo şikayeti taleplerinin tefrikine, diğer talepler yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 11/10/2019 tarihli karar ile de imzaya, borca ve faize itiraz yönünden açılan davanın HMK'nın 320/4 maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verir. Ancak bunun için, icra mahkemesine yapılan itiraz veya şikayetin beş günlük sürede olması gerekir....

      İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir; alınmayan masraftan memur şahsen sorumludur." Borçlunun mükerrerlik iddiası ve faize ilişkin itirazı borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. Başvurunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılması fuzuli bir talep olup sonuç doğurmaz (Yargıtay 12. HD., 2016/19783 E-2017/12012 K.; 2018/5873 E.-2019/3912 K.sayılı ilamı)....

      İİK'nın 62. maddesi uyarınca "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir; alınmayan masraftan memur şahsen sorumludur." Borçlunun mükerrerlik iddiası ve faize ilişkin itirazı borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. Başvurunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılması fuzuli bir talep olup sonuç doğurmaz (Yargıtay 12. HD., 2016/19783 E-2017/12012 K.; 2018/5873 E.-2019/3912 K.sayılı ilamı)....

      İİK'nın 62. maddesi uyarınca "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir; alınmayan masraftan memur şahsen sorumludur." Borçlunun mükerrerlik iddiası ve faize ilişkin itirazı borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. Başvurunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılması fuzuli bir talep olup sonuç doğurmaz (Yargıtay 12. HD., 2016/19783 E-2017/12012 K ; 2018/5873 E -2019/3912 K.sayılı ilamı)....

      Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen başvurunun kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine ... tarafından 25/07/2021 tarih 2021/İHK-23284 sayılı davalı vekilinin faize ilişkin itirazlarının kabulüne, kararın faize ilişkin kısmının düzeltilmiş şekli ile infazına dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 30/10/2020 tarihinde müvekkilinin yolcu olduğu davalıya sigortalı aracın karıştığı tek taraflı trafik kazasında yaralandığını ve malul kaldığını, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin zararı karşılamaktan uzak olduğunu, bu nedenle bakiye cismani zararın tazmini için sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak başvuruya olumlu yanıt verilmediğini iddia ederek, oluşan bakiye zararların tazmini için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 100,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, talebini 91.478,00...

        Mahkeme, kıdem tazminatı için yasal faize hükmetmiştir. Kıdem tazminatı için mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesi hatalı olup bozma sebebi ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün HMK’nın geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK’nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Hüküm fıkrasının 1 numaralı bendindeki “…yasal” sözcüğünün silinerek yerine “mevduata uygulanan en yüksek” sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 19.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Ödeme emrinin tebliği üzerine, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde; borçlu ile alacaklı arasında akdedilen ve takipte borcun sebebi olarak gösterilen 11/1/2007 tarihli kira sözleşmesinin mevcut olmadığını, bu nedenle borca, faize ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiğini bildirmiştir....

            UYAP Entegrasyonu