Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/12/2019 NUMARASI : 2018/342 ESAS 2019/1346 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket aleyhine başlatılan icra takibindeki ödeme emri komşusu imzadan etti notuyla muhtarlığa bırakılmış olması sebebiyle tebligatın usulsüzlüğünün tespitine icra müdürlüğünden gönderilen ödeme emrindeki tebligatın 25.04.2018 olarak tespitine, takip konusu çek üzerindeki imza müvekkil şirket yetkililerine ait olmadığını, müvekkilinin alacaklı gözüken tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, usulsüz tebligatın iptali ile tebliğ tarihinin 25.04.2018 olarak belirlenmesine, İMZAYA ve ASIL ALACAĞA, FAİZE, İşletilmiş ve işletilecek FAİZ ORANINA VE SAİR TÜM FERİLERİNE...

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müdürlüğünüzün yukarıda esas numarası yazılı dosyası ile müvekkiller aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinde gönderilen ödeme emri 01/08/2022 tarihinde tebliğ edildiği, bu nedenle, yasal süresi içinde icra takibine karşı olan itirazlarımız sunulduğu, Müvekkilin alacaklıya takip talebi ve ödeme emrinde belirtilen nitelikte ve miktarda borcu olmadığı, Müvekkilin alacaklı olan şirkete hiç bir borcu olmadığı,bu nedenle asıl alacak miktarına, takibin her türlü ferilerine, işlemiş ve işleyecek faize ve Faiz ORANINA açıkça itiraz Ettiklerini, Ayrıca Müdürlüğünüzün esas sayılı dosyasında icra takibi ilamsız nitelikte olup, söz konusu icra takibinde borçlunun, Türk Medeni Kanun gereğince ikametgahı sayılan yerdeki icra daireleri görevli ve yetkili olduğu, Nitekim gerek müvekkilin gerekse müvekkil şirketin adresi İSTANBUL, "... ... Caddesi ......

    HUKUK MAHKEMESİNİN, CEZA MAHKEMESİ TARAFINDAN KUSUR ORANINA BAĞLI OLARAK VERİLEN BERAAT KARARI İLE BAĞLI OLUP OLMAYACAĞI 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 53 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, davalıların işleteni-sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucunda müvekkillerinin çocuğunun hayatını kaybettiğini ileri sürerek, toplam 7.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur. Davalı N....... E....... , davanın esası hakkında beyanda bulunmamıştır....

      "İçtihat Metni"Daire : YEDİNCİ DAİRE Karar Yılı : 1993 Karar No : 1463 Esas Yılı : 1989 Esas No : 1504 Karar Tarihi : 15/04/993 KATMA DEĞER VERGİSİ BEYANNAMESİNDE YÜRÜRLÜKTEKİ VERGİ ORANI YERİNE ÖNCEKİ VERGİ ORANININ YAZILMASI HALİNDE, İDARECE YENİ VERGİ ORANINA GÖRE YAPILAN İŞLEM YÜKÜMLÜ BEYANININ DEĞİŞTİRİLMESİ ANLAMINI TAŞIMADIĞI HK....

        DAVA KONUSU : ŞİKAYET (KDV ORANINA İTİRAZ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 10....

        İcra takibine kısmi itirazı düzenleyen İİK'nun 62/4. maddesine göre; "Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır." İİK'nun 66/1. maddesinde ise; "Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur. İtiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra memuru takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder. Borçlu, borcun yalnız bir kısmına itirazda bulunmuşsa takibe, kabul ettiği miktar için devam olunur" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda borçlu, itiraz dilekçesinde asıl alacağa yasal faiz uygulanması gerektiğini bildirmek suretiyle takipten sonra işletilecek faiz oranına itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin kapsamına göre “tüm ferilerine itiraz ettiği” yolundaki borçlu vekili beyanının takipten sonra işleyecek faiz oranına yönelik olduğu, borçlu vekilinin açıkça takip öncesi işletilen faiz miktarına ilişkin İİK.nun 62/4....

        Mahkemece, asıl alacak 4.499.90 YTL üzerinden ve faturanın tebliğ tarihi olan 3.9.2004 gününden takip tarihi olan 18.11.2004 tarihine kadar islemiş 140.55 YTL faiz üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmiş, karar taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davalı aleyhine 4.999.999.999 TL asıl alacak ve 28.5.2003 tarihinden 18.11.2004 icra takip tarihine kadar 1.419.349.996 TL işlemiş faiz üzerinden takibe geçilmiş, borçlu tarafından süresinde verilen itiraz dilekçesinde, "alacaklı tarafından müvekkile karşı açılmış takibin faiz kısmına itiraz ediyoruz....temerrüdün oluşturulduğu tarih 3.9.2004 tarihidir....faiz müktarının ancak faturanın tarafımıza tebliğ tarihi olan 3.9.2004 tarihinden itibaren hesaplanmış kısmını kabul ediyor geri kalan kısmına itiraz ediyoruz." denilmiştir....

          Takip talebinde istenen faiz oranının cinsinin belirtilmesi ya da istenen faiz oranının o tarihte uygulanan yasal veya ticari faiz oranlarından birine denk gelmesi durumunda o cins faiz oranının istendiğinin kabulü gerekeceğinden ödeme emrine yasal sürede itiraz edilmemiş olsa bile faizin istenen faiz türüne göre ve değişen oranlarda hesaplanması gerekir. Ancak, takipte talep edilen ve itiraz edilmeyerek kesinleşen işleyecek faizin türünün gösterilmemesi ve oranının yasal ya da ticari faiz oranlarından birine denk gelmemesi halinde aynı sonuca varılamaz. Bu durumda, itiraz edilmeyerek kesinleşen oran üzerinden faizin hesaplanması gerekir. Somut olayda; alacaklının talep ettiği % 24 faiz oranının, 24.07.2009 tarihli takip tarihinde geçerli olan reeskont faiz oranına denk gelmediği görülmektedir....

            Borçlu borcun bir kısmına itiraz etmiş ise (İİK m. 62/4) borçlunun kabul ettiği miktar için takip durmaz. Alacaklı borçlunun kabul ettiği miktar yönünden takibe devam edilmesini, borçlunun mallarının haciz edilmesini talep edebilir. Borçlu takip talebinde asıl alacağa işlemiş ve işleyecek faize ve faiz oranına itiraz edebilir. Sadece işlemiş faize itiraz etmiş ise asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep edilen faiz oranı üzerinden takibe devam edilir. Borçlu işleyecek faiz oranının takip talebinden itibaren istenen faiz oranı değil de yasal faiz oranı olması gerekçesi ile işleyecek faiz oranına itiraz etmiş ise, bu orana itiraz icra mahkemesince kaldırılmadıkça veya genel mahkemede itiraz iptal edilmedikçe takip talebinden itibaren asıl alacağa borçlunun benimsediği yasal faiz oranından faiz yürütülür. İşleyecek faize itiraz ile faiz oranına itiraz birbirinden farklı itirazlar olup işleyecek faize itirazın içinde faiz oranına da itiraz olduğun söz edilemez....

              Borçlunun takip talebinde istenen işleyecek faiz oranına itirazı da borca itiraz niteliğinde olduğundan bu maddede öngörülen zorunluluğa ve kurala tabi olup bu husustaki itirazını icra mahkemesine bildirmelidir. Ancak somut olayda boçluların ödeme emri tebliğ tarihlerine göre yasal süre içerisinde işlemiş faiz miktarına ya da işleyecek faiz oranına bir itirazı olmadığı görülmektedir. Bu nedenle mahkemece, şikayet dilekçesinde talep olmadığı halde takipte kesinleşen işlemiş faiz oranı ve miktarına yönelik bilirkişi raporu aldırılması yerinde değildir. Öte yandan, takip talebinde istenen faiz oranının cinsinin belirtilmesi ya da istenen faiz oranının o tarihte uygulanan yasal veya ticari faiz oranlarından birine denk gelmesi durumunda o cins faiz oranının istendiğinin kabulü gerekeceğinden ödeme emrine yasal sürede itiraz edilmemiş olsa bile faizin istenen faiz türüne göre ve değişen oranlarda hesaplanması gerekir....

                UYAP Entegrasyonu