Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K A R A R Borçlu vekili, takibe konu alacak kalemlerinin brütten nete çevrilmediğini, faiz oranlarının yanlış olduğunu, faize faiz işletildiğini, takip sonrası işleyen faiz için de Merkez Bankası verilerinin kullanıldığını, fiili faiz oranlarının uygulanması gerektiğini iddia ederek ilama aykırı icra emrinin iptalini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA : Davacı, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, ücret zam farkı alacağı, sosyal yardım alacağı, ikramiye alacağı, hafta tatili ücreti, yemek yardımı alacağı, fark gece çalışma ücreti alacağı ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır....

      Mahkemece bozmaya uyularak bozma ilamı doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda alınan bilirkişi raporunda kıdem tazminatının davacıya taksitler halinde davadan önce ve dava açıldıktan sonra ödendiği, ancak ödemenin zamanında yapılmaması nedeniyle 3.440,67 TL geç ödemeden dolayı faiz alacağı hesaplanmış ve davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak Mahkemece bilirkişi raporu ile hesaplanan ve geç ödemeden kaynaklanan faiz alacağının kıdem tazminatı alacağıymış gibi faiziyle birlikte hüküm altına alınmış olması hatalıdır....

        Borçlar Kanunun 131. maddesi(6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 152.md) gereğince asıl alacak zaman aşımına uğradığından faiz ve diğer ek haklarda zamanaşımına, uğrar. Diğer bir deyişle faiz alacağı asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olur. Borçlar Kanununun 133/2. maddesince(6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 154/2 md.) alacaklının dava açmasıyla zamanaşımı kesilir. Ancak zaman aşımının kesilmesi sadece dava konusu alacak için söz konusudur. ... kazasından doğma maddi ve manevi tazminat alacağı Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi( 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146.md) gereğince 10 yıllık zaman aşımına tabidir. Faiz alacağının ayrı bir davaya konu olmasını engelleyen bir yasa hükmü de yoktur. faiz isteği, asıl alacağın bir bölümü olmadığından, ayrı bir alacak niteliğindedir....

          in kendi adına asaleten çocukları adına ise velayeten açtığı işçilik alacaklarına ilişkin davanın kısmen kabulüne karar verildiği, davacı vekilinin 3.1.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle davasını ıslah ettiği, ıslah edilen alacaklar için faiz talebinde bulunulmadığı, açılan işbu davada ise ıslah dilekçesinde talep edilen alacaklar için işlemiş faiz alacağının hesap edilmesinin talep edildiği, davacı vekilinin ıslah ile artırdığı fazla mesai ücret ve ...... çalışma alacağı yönünden bakiye 7.781,58 TL ve yıllık izin ücreti alacağı yönünden ise bakiye 23.452,00 TL için ıslah tarihi itibariyle faiz talebinde bulunmasının mümkün olduğu, bakiye asıl alacağın işlemiş faiz miktarının mahkemece hesap edilmesine gerek bulunmadığı, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği, bakiye alacaklar için ıslah tarihinden itibaren işleyen en yüksek banka mevduat faiz oranı uygulanmak suretiyle işleyecek faiz alacağının kabulüne karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar...

            Mahkemece hüküm altına alınan yıllık izin ücreti alacağına kanuni faiz yerine en yüksek banka mevduat faizi yürütülmesi, davacı taraf ıslah dilekçesinde faiz talebinde bulunmamasına karşın ıslaha konu alacaklar yönünden faiz işletilmesi, davacının fazla çalışma alacağına ilişkin dava dilekçesinde miktar belirtmediği, ıslah dilekçesinde 697,57 TLfazla mesai alacağı talep etmesine rağmen mahkemece talep aşılarak bilirkişi raporu doğrultusunda 931,71 TL fazla mesai alacağına hükmedilmesi hatalıdır. Kararın bu yönlerden bozulması gerekirse de; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

              den, 2.023.176,87,TL İşlemiş Faiz, 101.158,84,-TL Bsmv ve 6.815,03,TL Masraf olmak üzere toplam 2.131.150,74,-TL alacağı hesaplandığı, 8.040.000,00,-TL ipotek mahsubu sonucu ilamsız takibe konu 18.704,96,-TL alacağı bulunduğu, davacı bankanın, müteselsil kefiller ... AŞ.'den 2.023.176,87,-TL İşlemiş Faiz, 101.158,84,-TL Bsmv ve 6.815,03,-TL Masraf olmak üzere toplam 2.131.150,74 TL alacağı hesaplandığı, 1.040.000,00,-TL ipotek mahsubu sonucu ilamsız takibe konu 7..018.707,96,-TL alacağı bulunduğu, davacı bankanın, müteselsil Kefil ...'dan 1.845.300,85,-TL İşlemiş Faiz, 92.265,04,-TL Bsmv ve 6.815,03,-TL Masraf olmak üzere toplam 1.944.380,92,-TL alacağı hesaplandığı, 1.040.600,00 TL ipotek mahsubu sonucu ilamsız takibe alacak tutarı 6.831.935,14-TL olarak hesaplandığı, takip tarihi 10.01.2019'dan, borç tamamen ödeninceye kadar 5.927.554 22, TL.- matrah üzerinden %60 oranında temerrüt faizi istenebileceği bildirilmiştir....

                ödeme emrinin ve takibin iptaline, bu mümkün olmadığı taktirde kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, yıllık izin alacağı, hafta tatili ücreti, UBGT alacağı, ücret alacağı, AGİ alacaklarının brüt miktarlarının nete çevrilmesini ve bu çevirme işlemi neticesinde değişme sonucu işlemiş faiz miktarlarının yeniden hesaplanmasını, kıdem tazminatı, UBGT alacağı, hafta tatili ücreti alacağı , fazla çalışma ücreti, AGİ alacağı, ücret alacağına uygulanan mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının denetime açıl şekilde yeniden hesaplanmasını, şikayet sonuçlanıncaya kadar takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                Yargılama sırasında 21/12/2007 tarihinde davalı kurumca dava konusu birikmiş aylık davacıya ödenmiş, davacı davasına birikmiş faiz alacağı ve masraflar yönünden devam ettiğini bildirmiş, ancak yargılama safahatı boyunca talep ettiği faiz alacağı miktarını açıklayıp, peşin nispi harcı mahkeme veznesine yatırmamıştır. Davacının alacak davası açması mümkün iken hukuki yararı bulunmadığından tespit davası açması mümkün olmadığından ve talebini alacak davasına çevirip, birikmiş faiz alacağı miktarını açıklayıp peşin nispi harcı yatırmadığından birikmiş faiz alacağının miktarı da belli olmadığından " yasal faiz alacağı bulunduğunun tespitine" şeklinde kurulan hükmün infaz kabiliyeti bulunmayacağından mahkeme kararının bozulması görüşünde olduğumdan Sayın Çoğunluğun mahkeme kararının onanmasına ilişkin kararına katılmıyorum....

                  Yapılması gereken yasal ilave tediye alacağına dava ve ıslah tarihlerinden itibaren yasal faiz işletilmesi olmalıdır. 3-Mahkemece kabul edilen ilave tediye alacağı ve ücret farkı alacağı dışında kalan diğer alacakların miktarları ve faiz başlangıçları aylık dökümler halinde gösterilmeden infazda karışıklığa yol açacak şekilde ödenmesi gereken tarihlerden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi, ayrıca dava ve ıslah dilekçesinde yasal faiz talep edilmiş olması karşısında işletme kredilerine uygulanan en yüksek faizi aşmamak kaydıyla yasal faize hükmedilmesi gerekirken talep aşılarak işletme kredilerine uygulanan en yüksek faize karar verilmesi de hatalıdır. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 18/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu