"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ile yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yapılan yargılama ve toplanan delillerden mahkemece erkeğe yüklenen fiziksel şiddet vakasının evliliğin ilk yıllarında meydana geldiği, sonrasında evliliğin devam ettiği, bu eylemin kadın tarafından affedildiği veya en azından hoşgörülmüş sayıldığı, bu nedenle fiziksel şiddet eyleminin erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, mahkemece taraflara yüklenen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlara göre de boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşılmakla...
Davacı/ karşı davalı erkek vekili; evliliğin iptali davasının reddi, karşı boşanma davasının kabulü ile aleyhine hükmolunan tedbir ve yoksulluk nafakası yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuş ise de, 07/07/2022 tarihli dilekçe ekinde sunulan anlaşma protokolü doğrultusunda evliliğin iptali davasından, evliliğin iptali isteminin reddi yönündeki karara karşı ve karşı boşanma davasının kabulü kararına karşı yapılan istinaf başvurusundan feragat ettiğini beyan etmiştir. Davalı/ karşı davacı kadın 07/07/2022 tarihli dilekçesi ile lehine hükmolunan nafaka talebinden feragat ettiğini beyan etmiştir....
GEREKÇE : Asıl dava; evliliğin nisbi butlan nedeniyle iptali, bunun mümkün olmaması halinde Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve ferileri, birleşen dava; Türk Medeni Kanununun 166/1.maddesine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkindir. Dairemizce verilen 21/12/2018 tarihli karar ile, gerekçeli karar ile tefhim edilen hüküm arasında çelişki bulunduğundan kararın kaldırılarak, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, mahkemece yeniden karar verilerek dosyanın Dairemize gönderildiği görülmüştür. Davacı-davalı erkek, davalı-davacı kadının epilepsi (sara) hastası olduğunu, bu hastalığın kendisinden gizlenerek evliliğin gerçekleştiğini ileri sürerek evliliğin nispi butlan sebebiyle iptalini talep ettiğine göre, dava TMK'nun 149/2 maddesinde yer alan sebebe değil, aynı kanunun 150/2 maddesinde yer alan 'aldatma sebebiyle' evliliğin iptaline ilişkindir....
Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 30.11.2022 tarihli kararı ile evliliğin yokluğunun tespitine dair dava neticesinde verilecek karar taraflar arasındaki boşanma davalarını etkileyecek nitelikte bulunduğundan, evliliğin yokluğunun tespiti davası boşanma davaları açısından bekletici sorun oluşturacağı, o halde tarafların boşanma davalarının evliliğin yokluğunun tespiti davasından tefrik edilmesi, evliliğin yokluğunun tespiti davasının sonucu beklendikten sonra tarafların boşanma davaları hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilmesi gerekirken, iken yargılamaya devam edilerek evliliğin yokluğunun tespiti davasının reddi ile tarafların boşanma davaları hakkında hüküm verilmesi hatalı olduğu gerekçesi ile davacı-karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın tamamının kaldırılmasına, eksikliklerin giderilmesi...
Davacı ile davalı Mahsuni arasındaki evlilik birliği boşanma kararıyla sona ermiş, verilen boşanma kararı 01.02.2007 tarihinde kesinleşmiştir. Bu dava ise, 31.07.2007 tarihinde açılmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi, "evliliğin genel hükümlerr kapsamında yer almaktadır ve evlilik devam ettiği sürece uygulanabilecek olan bir hükümdür. Evliliğin sona ermesiyle, konut, aile konutu vasfını kaybeder ve bu hükmün uygulanma imkanı kalmaz. Evliliğin devamı sırasında, hak sahibi eş tarafından aile konutunun devri veya bu konut üzerindeki hakların sınırlanması diğer eşin açık rızasına bağlanmıştır. Rızası gereken eş, yapılan devir işleminin geçersizliğini de, ancak evlilik birliği devam ediyorsa ileri sürebilir. Birliğin sona ermesinden sonra bu sebebe dayanan dava hakkını kaybeder. Öyleyse davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Evliliğin İptali-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tedbir nafakasının miktarı, yoksulluk nafakasının reddi, tazminatların miktarı, ziynet alacağı ve vekalet ücreti yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise; evliliğin iptali talebinin reddi, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, tedbir nafakası ve araçla ilgili tefrik karar verilmesi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 09.11.2015 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... ile vekili Av. ... geldiler....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; asıl davada evliliğin iptali talebinin reddine, boşanma talebinin kabulüne, tarafların boşanmalarına, 30 bin TL maddi, 30 bin TL manevi tazminatın davalı davacıdan tahsiline kadının karşı davası ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir. Karar yerinde kadın tam kusurlu kabul edilmiş, kadına, evden kuzenleri ile ayrılıp kuzeni ile birlikte olarak sadakatsizlik yapma kusuru yüklenmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulünü, karşı davalarının reddini istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava ve karşı dava evliliğin iptali olmadığı takdirde şiddetli geçimsizliğe dayalı boşanma ve feri taleplere ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evliliğin İptali -Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" davası ile davalı tarafından bağımsız olarak açılan "evliliğin nispi butlan sebebiyle iptali ve ziynet alacağı" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından her iki dava ve ziynetler yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 22.11.2013 günü temyiz eden davalı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davacı ... ve vekilleri gelmediler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evliliğin İptali-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; evliliğin iptali davasının reddi, kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, fer'ileri, hakimin reddi talebinin dikkate alınmaması yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 26/06/2018 günü temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av.... geldi. Karşı taraf davalı-karşı davacı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davalı-davacı ... mirasçısı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirdiği sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, evliliğin ölümle sona ermiş olması sebebiyle, dava ve birleştirilen dava hakkında verilen "evlilik ölümle sona ermekle boşanma davası konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığı" yönündeki karara yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Birleştirilen boşanma davasının davacısı ..., boşanma davası devam ederken 19.9.2013 tarihinde ölmüştür. Ölenin mirasçısı ... vekili, mahkemeye verdiği 10.12.2013 dilekçesi ile, "birleştirilen 2013/125 esas sayılı davaya Türk Medeni Kanununun 181/2. maddesi uyarınca devam ettiklerini" bildirmiştir....