Başka bir anlatımla Türk Hukukuna göre evlilik, Türk Mahkemesinden verilen boşanma kararı, yabancı mahkemeden verilen boşanma kararının tanıma-tenfizi kararı, Türk Mahkemesinden verilen evliliğin iptali kararı, ölüm ve benzeri sebeplerle sonlanmışsa bu hukuki olayların öncesinde verilerek kesinleşen yabancı mahkeme boşanma kararının tanıma-tenfizi istenemez. Bilindiği üzere boşanma hükmünün tanınması yabancı mahkeme kararının kesin hüküm kuvvetinin ülkemizde kabulü anlamına gelmekte ise de yabancı mahkemeden verilen boşanma kararı aynı zamanda bir eda kararını da içermekte ise örneğin yabancı mahkeme kararında tazminat veya nafakaya da hükmedilmişse kararın eda bölümü için tenfiz şartlarının varlığı aranacaktır. Tenfizi istenilen yabancı mahkeme kararı Türk mahkemesinden verilen başka bir karar ile “bağdaşmayacak” nitelikte olması ret sebebi midir? Evet ret sebebidir....
Dairemiz kararına karşı taraflarca karar düzeltme kanun yoluna başvurulmaması ile boşanma hükmü kesinleşmiştir. O halde evlilik ölümle değil boşanmayla sona ermiştir. İlk derece mahkemesince boşanma hususunda karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm sonucu itibariyle doğru ise de, boşanma hükmünün konusuz kalma gerekçesi hatalı olduğu gibi mahkemenin hatalı değerlendirmesi sonucu evliliğin ölümle son bulması halinde uygulanacak olan TMK’nun 181/2 ... maddesi gereğince yeniden kusur belirlemesi doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün gerekçesi ile hüküm fıkrasının aşağıdaki gibi değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2)....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın ve davacı-karşı davalı erkeğin mirasçıları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince tam kusurlu erkeğin davasının reddine, kadının karşı davasının ise kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından "Kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmedilen tazminatlar" yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; "Kusur belirlemesi, nafakaların ve tazminatların miktarı" yönünden istinaf edilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı karşılıklı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasında her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ancak boşanma hükmünde tarafların kimlik bilgilerine yer verilmemiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından her iki davaya yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, reddedilen manevi tazminat, maddi tazminatın ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin kendi boşanma davasının reddine yönelik, davalı-karşı davacı kadının ise kusur belirlemesine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı erkeğin, kadının boşanma davasına yönelik temyizinin incelenmesine gelince ; Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesi tarafından kadının sebep göstermeksizin...
Batıl bir evlilik, hâkim kararı ile ortadan kaldırılıncaya kadar, geçerli bir evliliğin doğurduğu hukuki sonuçları tümüyle doğurur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu(TMK)’nun 156. maddesinde: “Mutlak butlan halinde bile evlenme, hâkim kararına kadar geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğurur.” düzenlemesi yer almakta; mutlak butlanın söz konusu olduğu halde dahi hakim kararına kadar, bu evliliğin geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğuracağı açıkça kabul edilmektedir. 3....
Mahkemesi'nde 2 C 119/04p-5 nolu kararla 24.09.2004 tarihinde anlaşmalı boşandıkları, evlilik malları bakımından da uzlaşma sağlandığı, anılan boşanma kararı ile eki olarak karara yazılan uzlaşma tutanağının tenfizinin de yapıldığı açıklanarak davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar 01.08.1986 tarihinde evlenmişler, yabancı mahkemede 24.07.2004 tarihinde açılan ve 19.11.2004 tarihinde kesinleşen karar ile boşanmışlardır. Boşanma kararının tanınmasına ilişkin davanın ise, 09.03.2009 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı 27.04.2004 tarihinde sona ermiştir....
Aile Mahkemesinin 2016/916 esas ve 2018/1181 karar sayılı dosyasında karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü üzerine karara karşı erkek tarafından kadının davasının kabulü ve kusur belirlemesi yönünden, kadın tarafından ise katılma yoluyla kusur belirlemesi yönünden temyiz yoluna başvurulduğu, erkeğin boşanma davasında verilen boşanma hükmü temyiz kapsamı dışında bırakılarak 05.03.2019 tarihinde kesinleştiği, evliliğin boşanma ile sona erdiğine göre dava konusu taşınmazın aile konutu olma niteliğini kaybettiği, bu husus gözetilerek konusuz kalan tapu iptali ve tescil ile aile konutu şerhi konulması davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretini, dava tarihi itibariyle tarafların haklılık durumları dikkate alınarak, tayin ve takdir etmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerektiği gerekçesiyle temyiz edilen hükmün bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan bağıştan rücu ve alacak davasındaki görevsizlik...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Gülşehir Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ : 14/05/2015 NUMARASI : 2014/350-2015/138 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanmadan sonra açılan boşanma sebebine dayalı maddi ve manevi tazminat (TMK.m.174/1-2) isteğine ilişkin olup, 14.11.2014 tarihinde açılmıştır. Boşanma kararı yabancı mahkemece verilmiş 06.02.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Yabancı mahkeme ilamının kesin veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi yabancı ilamın tenfizi şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlıdır. Tanımada 54. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uygulanmaz (5718 s.MÖHUK.m.58/1). Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar (TMK.m.178)....
İncelemeye konu dosyada; davalı erkek tarafından davacı kadın aleyhine Savaştepe Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinin 2020/86 Esas sayılı dosyasında 21/07/2020 tarihinde boşanma davası açıldığının anlaşılması üzerine, mahkemece, daha sonra 24/08/2020 tarihinde davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında davalı erkeğin HMK'nun 166/2 maddesi uyarınca boşanma davasının daha önce kendisi tarafından Savaştepe Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinde açılan boşanma davası ile birleştirme kararı verilmesi talebi uyarınca mahkemece aralarındaki bağlantı nedeniyle davaların birleştirilmesine karar verildiği, her iki dava arasında fiili ve hukuki bağlantı bulunup, mahkemece usulüne uygun yapılan birleştirme talebi uyarınca eldeki davanın ilk dava olan Savaştepe Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinde derdest bulunan erkeğin açtığı boşanma davası ile birleşitrilmesine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmakla, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi...