Dava; TMK 161, 163, 166 /1 maddesi gereği zina, haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davasıdır. Dava dilekçesinde, tarafların TMK m. 161 kapsamında zina, TMK m.163 kapsamında haysiyetsiz hayat sürme ve TMK m. 166/1 kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenleri ile boşanmaları talep edildiği halde, haysiyetsiz hayat sürme iddiasına ilişkin TMK m.163 maddesi kapsamında ve evlilik birliğinin temelinden sarsılma iddiasına ilişkin TMK'nın 166/1 kapsamında bir gerekçe yazılmamış, ilk derece mahkemesince olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Boşanma davalarının "aynı dava" içinde "birden fazla sebeple" açılması mümkündür. Aile mahkemesi hakimi her bir sebep hakkında inceleme yaparak karar vermek zorundadır (HMK.md.26). Davacı kadının dava dilekçesi, zina yanında haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılma sebebine dayalı boşanma isteğini de içermektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı karşılıklı boşanma ve fer'ilerine ve ziynet eşya alacağı talebine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda; İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği fakat kusurlu vakıa belirlenmesinde ve kusur derecesinde hata edildiği anlaşılmaktadır. Dosya kapsamı ve toplanan delillerden; ilk derece mahkemesince davalı - karşı davacı kadına yüklenen "karşı tarafa haber vermeden bulunduğu şehri değiştirecek şekilde tayin istemiş olması" vakıasının gerçekleşmediği anlaşılmakla bu kusurun çıkarılmasına karar verilmiştir....
, yaşadığı ruhsal çöküntü ve psikolojik sarsıntı nedeniyle 100.000,00 TL manevi, yine evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında hiçbir kusuru bulunmayan davacı müvekkili lehine 100.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. İlki, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, diğeri ise ortak hayatın çekilmez hâle gelmiş bulunmasıdır. Genel boşanma sebeplerini düzenleyen ve yukarıya alınan madde hükmü somutlaştırılmamış veya ayrıntıları ile belirtilmemiş birçok konuda evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı noktasında hâkime takdir hakkı tanımıştır. Dolayısıyla olayın özellikleri, oluş biçimi, eşlerin kültürel ve sosyal durumları, eğitim durumları, mali durumları, eşlerin birbirleri ve çocukları ile olan ilişkileri, yaşadıkları çevrenin özellikleri, toplumun değer yargıları gibi hususlar dikkate alınarak evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı tespit edilecektir. 15....
tarafların tazminat taleplerinin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda eşit kusurlu bulunmaları sebebiyle yasal şartları oluşmadığından reddine, davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, davacı kadının ziynet eşyasının iadesi talepli davasının açılmamış sayılmasına, ziynet alacağı davasında erkek lehine 100,00 TL vekâlet ücretine karar verilmiştir....
Davalı karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davacı karşı davalı kadının kusurlu davranışları nedeni ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, kadın tarafından açılan davanın reddinin gerektiğini, açmış oldukları davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile 120.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasına ve Terke Dayalı Olan Boşanma ve Kişisel Eşyanın İadesi davasında (TMK m.166/1,169) taraflarca süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Davalı-karşı davacı vekili vermiş olduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müşterek çocuk için hükmedilen nafaka miktarının düşük olduğunu, ev eşyalarının iadesine yönelik lehlerine vekalet ücreti verilmesi gerektiğini, mahkemenin kusur tespitinde hata yaptığını, müvekkili lehine tazminatlara hükmedilmesi gerektiğini belirterek, verilen kararın kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve ferileri, karşı dava evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve ferileri ile ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, aynen iade mümkün olmadığı taktirde bedelinin iadesine ilişkindir....
Asıl dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağına, karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebin dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. 1- Davacı-karşı davalının tazminat ve nafaka miktarlarına yönelik istinaf itirazlarının incelenmesinde; Tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tarafların evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, paranın alım gücü, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, ilk derece mahkemesince takdir edilen nafaka ve tazminat miktarının hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından, davacı-karşı davalının bu yöndeki istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2- Davacı-karşı davalının ziynet alacağına yönelik istinaf itirazlarının incelenmesinde...
Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." Davacı kadın, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesinde düzenlenen zina nedenine dayalı boşanma, bu talebi kabul edilmediği takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma istemiştir. Bu tür davalarda; tek dava ancak iki ayrı talep mevcuttur. Zina, mutlak boşanma sebebidir. Zina vakıasının gerçekleşmesi halinde boşanma sebebi gerçekleşmiş sayılır. Zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine kademeli olarak dayanılmış ise, zinanın ispatlanması halinde, bu sebeple boşanma kararı verilmesi gerekir....