WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı kadın eşe kusur olarak yüklenen olaylar ise, davalı erkek eş tarafından 20.03.2007 tarihinde açılan boşanma davasından önceki döneme aittir. Davalı erkek eşin 20.03.2007 tarihinde açtığı boşanma davası "barışma girişiminde bulunarak eşinin kusurlu davranışlarını affettiğinden" bahisle reddedilmiş ve ret kararı 10.02.2010 tarihinde kesinleşmiş olduğuna göre, kadın eşin o davadan önceki döneme ilişkin olarak kusursuzluğu kesin hüküm halini almış olduğuna ve kadın eşin ret tarihinden sonra yeni bir kusuru ispatlanamadığına göre, eldeki bu davada kusurunun bulunmadığının kabulü gerekir. O halde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda, sadakat yükümlülüğüne aykırı davranan davalı erkek eş tamamen kusurludur. Kusur durumu böyle olduğu halde, mahkemenin tarafları eşit kusurlu kabul etmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı kadın eşin maddi ve manevi tazminat (TMK.md.174/1-2) isteklerinin reddi isabetsiz olmuş, bozmayı gerektirmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda; davacı-davalı kadının mahkemece belirlenen kusurlarına karşılık, davalı-davacı erkeğinde, sürekli alkol alıp, eve geç gelip, eğlence yerlerinde para harcayarak birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında davacı-karşı davalı kadın için de, evlilik birliğini temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Gerçekleşen bu olaylar karşısında davacı-davalı kadın da dava açmakta haklıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda; davalı-karşı davacı kadının mahkemece belirlenen kusurlarına karşılık, davacı-karşı davalı erkeğin de davalı-karşı davacı kadına hakaret ettiği ve ailesinin evliliğe müdahale ettiği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında davalı-karşı davacı kadın için de, evlilik birliğini temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Gerçekleşen bu olaylar karşısında davalı-karşı davacı kadın da dava açmakta haklıdır....

        Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı/davacı kocadan kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar, nafakalar ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle boşanma isteminde bulunduğunun ve toplanan delillerle de evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının belirlenmiş olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.30.06.2009 (Salı)...

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2019 NUMARASI : 2017/899 ESAS - 2019/468 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının kusurlu davranışları nedeni ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, bu sebeple tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin tarafına verilmesine, lehine 750,00 TL tedbir nafakası bağlanmasına, tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; asıl davacı kadının kusurlu olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kusur belirlemesi, nafakalar ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı kocanın eşini bir başka kadınla aldattığı, davalı kadının herhangi bir kusurunun kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Davalı kadının davayı kabul beyanı, anlaşmalı boşanma (TMK. md. 166/3) dışında hukuki sonuç doğurmaz (TMK. md. 184/3). Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ve boşanmaya neden olan olayda, davacı koca tam kusurludur....

            Türk Medeni Kanununun 166.maddesi hükmünü tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamamak ve değerlendirmemek gerekmektedir.Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer.Diğer taraftan gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğini, devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonrada mademki birlik artık sarsılmış diyerekten boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir....

              , bu geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin yeniden tesisini imkânsız hale getirdiğini, davalının evlilik birliğinin görev ve sorumluluklarını yerine getirmemekle kendisi ile hemen her konuda anlaşamamakta olup tartıştıklarını, bu tartışmalar neticesinde ruh ve beden sağlığı bozulduğunu, davalı ile fikren-ruhen ve mecazen uyuşmazlık durumlarının söz konusu olduğunu, davalı ile daha fazla birlikte yaşayamayacaklarını düşünerek bu davayı açma zorunda kalındığını, aralarında sevgi saygı türü tüm manevi değerlerin ortadan kaybolduğunu, davalı ile bundan sonrasında bir arada evliliklerinin yürüyemeyeceği kanaatinin tarafından hasıl olduğunu, evliliklerinin çekilmez bir hal aldığını, davalının evlilik birliğinde kendisine karşı ilgisiz ve sorumsuz davrandığını, davalıya birçok kez şans vermesine rağmen davalıda bir değişiklik durumu da söz konusu olmadığını, evliliğin devamında tarafların ve toplumurn hiçbir menfaati kalmadığını, kendilerinin arasındaki evlilik birliğinin fiilen bittiğini ve...

              -TL manevi tazminata, Pazartesi ve Salı günleri çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; "Yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 12/10/2013 tarihinde evlendikleri bu evlilikten bir müşterek çocuklarının olduğu, davanın TMK'nun166/1 maddesi kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma davası olduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır....

              UYAP Entegrasyonu