Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Her ne kadar mahkemece, ''dinlenen tanık beyanına göre tarafların 2018 yılından beri ayrı yaşadıkları, davalı tarafın Trabzon'da ailesi yanında kaldığı, müşterek konuta gelmediği davalı taraf eve gelmemesinin haklı nedene dayandığının kanıtlamadığı bu haliyle davalının müşterek konuta dönmeyerek evlilik birliğinin yüklediği vazifeleri yerine getirmediği tarafların evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığı'' gerekçesiyle kadının boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; Türk Medeni Kanununun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir....

DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ile davalının 11 yıllık evli olduklarını, bu evliliklerinden 1 müşterek çocuklarının bulunduğunu, davalı erkeğin sorumsuz olduğunu, evin giderlerini karşılamadığı gibi kadın ve çocuğu ile ilgilenmediğini, aşırı borçlandığını, evine sürekli haciz geldiğini, davalı erkeğin davacı kadını da borçlandırdığını, tarafların en son Özbekistan'da yaşamaya başladıklarını, davalı erkeğin burada bir kadın ile ilişki yaşadığını bunu öğrenen müvekkiline fiziksel şiddet uygulayarak evden kovduğunu, boşanmak istediğini ve müvekkilini istemediğini defalarca kez söylediğini, sonuç olarak tarafların evlilik birliğinin temelinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine, çocuk ve müvekkili için ayrı ayrı 1.000,00...

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından reddedilen davaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak davacı kadın tarafından boşanma davası açılmıştır....

    İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE : Dava, TMK 166/1.maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma ve ferileri ile ziynet alacağı istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir". Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir."...

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-k.davalı vekili istinaf dilekçesi ile; davacı-k.davalıya atfedilen kusurların ispat edilmediğini, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının kusurlu olduğunu, davalı kadın tanıkların 1. derece akraba olduklarını ve duyuma dayalı beyanda bulunduklarını, kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusurlu olduğunu, davacı-k.davalı kocanın tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, aleyhine tazminat miktarının fazla olduğunu, şartlarının oluşmadığını, ziynet alacağının kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığını kararın bu yönüyle kaldırılmasını talep etmiştir....

    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "Dava TMK nun 166/1 maddesinde belirtilen evlilik birliğinin temelinden sarsılması talebine dayalı boşanma davasıdır.Tarafların 28/12/1987 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten 15/04/1998 doğumlu Tolga isminde yaşı reşit müşterek bir çocuklarının olduğu anlaşılmıştır. Davacı dosyaya delil-tanık bildirmemiştir. Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde davalıdan kaynaklanan evlilik birliğini temelinden sarsan her hangi bir maddi hadisenin, kusurun varlığının ispat edilememesi nedeni ile davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm tesis kılınmıştır.'' gerekçesiyle; ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde, evlilik birliğinin sürdürülmesinde taraflar açısından bir yarar bulunmadığından ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı istinafa cevap vermemiştir....

    İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili kararı özetle, dava dilekçesindeki açıklamaları tekrar ederek, tarafların dava tarihi itibariyle 21 yıla varan fiili ayrılıklarının evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının kabulünü gerektirdiği gerekçesi ile istinaf etmiştir. Davalı taraf, istinafa cevap dilekçesi de sunmamıştır. GEREKÇE: Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayanan boşanma davasıdır. (TMK m. 166/1) HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Somut olayda, tarafların 1995 yılından itibaren ayrı yaşadıkları, davalının Hollanda'da kaldığı, davacının Türkiye'ye döndüğü sabit ise de tarafların ayrı yaşamasında neden olan olaylar hakkında davacı tanığının görgüye dayanan bilgisi olmadığı anlaşılmaktadır....

    Sonuç olarak; asıl davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelimden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına; erkek tarafından açılan karşı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasında kadına kusur olarak atfedilebilecek vakıaların ispatlanamadığı/affedildiği görüldüğünden reddine, "gerekçesi ile; "ASIL DAVANIN KABULÜNE, tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları Alper'in velayetinin anneye verilmesine, velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile davalı karşı davacı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, TMK'nın 169....

    (1) Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. (2) Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir (TMK md.166/1,2). Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve davalı eşin az da olsa kusurlu olduğunun kanıtlanması gerekir....

    DAVA Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde; erkeğin müvekkiline psikolojik şiddet uyguladığını, haftalarca konuşmadığını, aşağıladığını, hakaret ederek darp ettiğini, müvekkilinin son yıllarda davalının yanında sekreter olarak çalışan kadınla evlilik dışı ilişki yaşadığından şüphelendiğini, ekonomik yönden müvekkilini kendine bağımlı hale getirdiğini, eşini borçlandırdığını, ekonomik olarak kendisine bağımlı hale getirdiğini, erkeğin düzelmesini beklerken gayrimeşru ilişki yaşamasına razı olmasını istediğini, boşanmayacağını söylediğini, haftanın birkaç günü eve gelmemeye başladığını, 25.10.2016 tarihinde yaşanan tartışmada şiddet uygulayarak müvekkilini evden kovduğunu, daha önceleri ve olay gecesinde de öldürmekle tehdit ettiğini, evlilik birliğinin erkeğin psikolojik, ekonomik, fiziki şiddet, aldatma, hakaret, kötü muameleler, aile ile görüştürmeme, sürekli aşağılama nedeniyle sona erdiğini, tarafların zina, cana kast ve pek fena muamele ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması...

      UYAP Entegrasyonu