İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle davacı tarafından açılan boşanma davasının reddine ilişkin verilen bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, davalının Muğla'ya her geldiğinde aynı evde yaşamasının af olarak değerlendirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, tarafların evlilik birlikteliğini devam ettirme niyeti olmadığını, hem bu niyetleri hem de fiili birlikteliklerinin olmadığını, davacı müvekkilin çocuk klinik psikoloğundan almış olduğu danışmanlığa göre 2 küçük çocuğu hazırlayabilmek için 3 ay aynı evde kaldıklarını, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl davanın Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasına Dayalı, karşı davanın Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış ve Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasına Dayalı olan karşılıklı boşanma davasında davalı-karşı davacı tarafından kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. İlki, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, diğeri ise ortak hayatın çekilmez hâle gelmiş bulunmasıdır. Genel boşanma sebeplerini düzenleyen ve yukarıya alınan madde hükmü somutlaştırılmamış veya ayrıntıları ile belirtilmemiş, birçok konuda evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı noktasında hâkime takdir hakkı tanımıştır. Dolayısıyla olayın özellikleri, oluş biçimi, eşlerin kültürel sosyal durumları, eğitim durumları, mali durumları, eşlerin birbirleri ve çocukları ile olan ilişkileri, yaşadıkları çevrenin özellikleri, toplumun değer yargıları gibi hususlar dikkate alınarak evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı tespit edilecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ...ya dayalı dava hakkında karar verilmemesi, tazminat ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadın karşı dava dilekçesinde "erkeğin sadakatsizliği, ...sı ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebeplerine dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuştur. Bu durumda davalı-karşı davacı kadın boşanma sebebi olarak hem ... (TMK.m.161) hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılmasını (TMK.m. 166/1) göstermek suretiyle özel ve genel boşanma sebeplerine birlikte dayanmak suretiyle dava açmıştır....
Bu durumda açıklanan nedenle davacı erkeğin boşanma davasının reddi gerekirken yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir." (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 12/12/2017 tarihli 2016/8833 Esas sayılı ilamı) TMK'nın 166/1. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir"....
Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma talebine ilişkindir....
Diğer bir anlatımla, eşlerin birlikte yaşamayı reddetmeleri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüğün ihlali olup boşanma sebebi oluşturur (KILIÇOĞLU, Ahmet M. : Aile Hukuku, Ankara 2016, s.138). Dairemizin içtihatlarına göre, bir boşanma davasında eşlerin ileri sürdüğü “birlik görevlerini yerine getirmeme”, eş veya çocukla yeterince ilgilenmeme”, “birlikte yaşamaktan kaçınma”, “haklı neden olmadığı halde yatakları ayırma” gibi evlilik birliğinin gerektirdiği yükümlülüklerin ihlali niteliğindeki olguların kanıtlanması durumunda, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kabul edilip boşanmaya karar verilirken, çok uzun süre ayrı yaşayan ve bu nedenle evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin hiçbirini yerine getirmeyen eşlerin, evlilik birliğinin temelinden sarsılmadığını kabul etmek ve boşanma davalarının reddine karar vermek, Türk Medeni Kanununun benimsediği boşanma hukuku ilkelerine uygun olamaz. Yıllarca ayrı yaşayan eşleri, yasa zoruyla bir araya getirmek de mümkün değildir....
Karşı Davacının 4721 Sayılı TMK'nin 166- 1 Maddesi Uyarınca Açtığı Evlilik Birliğinin Temelden Sarsılması Nedeniyle Boşanma Davası Yönünden; Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir ki, olayımızda taraflar arasında fiziksel şiddet gerçekleşmiş, evlilik birliği temelinden sarsılmış ve TMK.nın 166/1. maddesi koşulları oluşmuştur. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır....
Mahkemece; "dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma davasıdır. Somut olayda tarafların 04/05/2007 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten müşterek çocuklarının olmadığı anlaşılmaktadır....
Maddi tazminat açısından: TMK 174/1.maddesinde " Mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir miktar maddi tazminat isteyebilir."şeklinde belirtilmiştir. Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı eş mahkememizce ağır kusurlu olarak görülmüş olup, davacı eş evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ağır kusurlu davranışlarıyla evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet vererek davacı kadının mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiği, davalı eşin maddi imkanlarından faydalanamayacağı dikkate alınarak, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve davalının kusurunun ağırlığı dikkate alınarak davalı/karşı davacı kadının maddi tazminat talebi kısmen kabul edilmiştir....