WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birleşen davada davalı-birleşen davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; müvekkili ile davalının 28/11/2006 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden 4 tane çocukları olduğunu, müvekkilinin beyanına göre; davalı sürekli içki içen müvekkile fiziksel ve sözlü şiddet uygulayan, sürekli borçlanan ortak konuttu ihtiyaçlarını karşılamayan, kumar oylayan ve müvekkile karşı sadakatsiz davranışlar içerisinde bulunan bir eş olduğunu, davalının ortak evlili devam edeken bir de evlilik dışı başka bir bayandan oğlu olduğunu, nüfusunda kayıtlı olduğunu, yaklaşık 4 ay önce davalı müvekkili ile fiziksel ve sözlü şiddet uyguladığını, müvekkili ortak konuttan kovduğunu, müvekkili davalıdan korkusuna kendi ailesinin evine sığındığını, daha sonra orta çocuk Yaren'i yanına alarak Tokat Kadın Koruma Evinde yaklaşık 3 ay kaldığını, müvekkili de stres sonucu başlayan egzama rahatsızlığı yayılınca Tokat Kadın Koruma evinde kalamamış ve ortak çocuk Yaren ile birlikte tekrar kendi ailesinin yanına gittiğini...

Aile Mahkemesi'nin 2014/446 Esas sayılı dosyasında boşanma davasının devam ettiğini, tarafların 7 yıl evli olduklarını ve evlili birliği içerisinde edinilen Eskişehir,Odunpazarı, Yıldıztepe Mahallesi, 8 parsel sayıda kayıtlı, Bağımsız bölüm no:7 ,bodrum kattaki gayrimenkulden müvekkilinin katkı payının verilmesini talep ederek dava açmıştır....

vekili istinaf dilekçesinde; yapılan itirazların dikkate alınmadığını, eksikliklikler giderilmeden davanın belirli hale getirilmesi için süre verilmesinin hatalı olduğunu, değer raporlarının hatalı olduğunu, ek rapor alınması gerekli iken davanın belirli hale getirilmesinin mümkün olmadığını; 784 ada 6 parsel sayılı taşınmaz yönünden yapılan hesaplamanın hatalı olduğunu, 163 ada 2 parsel 7 nolu dubleks mesken yönünden yapılan hesaplamanın da hatalı olduğunu, değeri güncellenmeden karar verildiğini, davalı-davacının kişisel malının kullanılmadığını, banka hesapları ve diğer alacaklar (özellikle Avivasa Emeklilik'teki davalı-davacının iki hesabı) yönünden de güncelleme yapılmadan karar verilmesinin hatalı olduğunu, aksi halde en azından boşanma dava tarihinden itibaren faiz hükmedilmesi gerektiğini, 630 ada 4 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yaptırılan bina sebebiyle müvekkilinin ödeyemediği bedeller için icra takibi yapıldığını, bu borcun müvekkilinin ailesi tarafından ödendiğini, borcun evlili...

    Davalının, müşterek hanenin, davacı ve müşterek çocukların ihtiyaçları ile ilgilenmediği, davacı ve müşterek çocuklara fiziksel şiddet uyguladığı, davacıya ve ailesine "şerefsizler, o.... çocuğu" diye hakaret ettiği, davacıyı "seni televizyonda gördüğün kadınlar gibi öldürürüm" diyerek tehdit ettiği, davacıyı başka kadınlarla aldatarak sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, bu davranışları ile evlili birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olduğu" gerekçesiyle, davanın kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocukların velâyetlerinin annelerine verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, müşterek çocuklar lehine takdir edilen tedbir nafakalarının kararın kesinleşmesine kadar aynen devamına, kararın kesinleşmesinden sonra aylık 600,00'er TL iştirak nafakası olarak devamına, davacı kadın lehine takdir edilen tedbir nafakasının aynen devamına, kararın kesinleşmesinden sonra aylık 1.000,00 TL yoksulluk...

    Davalı-karşı davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; Tarafların 2013 yılında evlendiklerini, taraflardan müvekkilinin ikinci evliliği davalının ise 3. gayri resmi evliliğini de sayarak 5.evlili olduğunu, müvekkilinin emekliliği için davacının para yatırmadığını, müvekkilinin henüz maaşını alamadığını, emeklilik işlemlerini devam ettirdiğini, müvekkilinin her ay eski eşinden çocuğu için 600,00TL nafakadan SGK pirimi yatırdığını, 21.000,00TL doğum borçlanmasını ise eski eşinden kalan altınlarını bozdurarak yatırdığını, müvekkilinin şiddet gördüğünü, hakaret ve tehdide uğradığı için polisi arayarak davacının elinden kurtularak emniyete sığındığını, müvekkilinin yüzüğünün 2 yıl önce kaybolduğunu, müvekkilinin davacıya yüzüğü komşunun çocuğunun çaldığını söylemediğini, davacının komşunun çocuğu çalmıştır şeklinde söylem ortaya attığını, müvekkilinin normal konuşmalarında mesajlaşmalarında oldukça kibar ve tatlı dilli bir insan olduğunu, eşine karşı saygılı olduğunu, davacının...

    Bilindiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) “Evlili birliğinin sarsılması” başlıklı 166. maddesinin 1 ve 2. fıkraları; "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.” hükmünü taşımaktadır. 13. Genel boşanma sebeplerini düzenleyen ve yukarıya alınan madde hükmü, somutlaştırılmamış veya ayrıntıları ile belirtilmemiş olması nedeniyle evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı noktasında hâkime çok geniş takdir hakkı tanımıştır. 14....

      SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı ile evlili süresince 7 sene Ankara, 7 sene Samsun ve 6 sene de İstanbul olmak üzere düzensiz ve davacının işleri dolayısıyla gezerek yaşadıklarını, müşterek haneyi terk etmediğini, davacının kendisine işlerinin bozuk olduğunu, bir süre Samsun da kalın demesi üzerine müşterek çocukları ile birlikte Samsun'a gönderdiğini, kendisinin öğretmen olduğunu ve evlilik birliği süresi içerisinde davacının kendisini çalıştırmadığını, davacının evin ihtiyaçlarını ve çocukların ihtiyaçlarını karşıladığını, davacının ailesinin varlıklı bir aile olduğunu, açılan davayı kabul etmediğini, evlilik birliği süresince daima davacıya sadık kaldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası....

      Kaldırma ilamı dikkat alınarak evliliğin yokluğunun tespitine dair dava ile boşanma talepli dava ve karşı dava tefrik edilerek mahkemenin yeni esasına kaydedildiği, 23.03.2023 tarihli duruşmada davacı asilin isticvap olduğu, "biz davalıyla resmi nikahtan sonra düğün yapmadık, resmi nikah için gerekli olan evrakları hazırlayıp teslim ettik, bize randevu verdiler, ancak bu randevu 3-4 kere davalının babası rahatsız olması nedeniyle ertelendi, ben de buna itiraz etmedim, daha sonra bir gün davalı beni aradı, nikah dairesinden arıyorlar, memur arada kalıyormuş nikah için bizi bekliyorlar dedi, ben de evrakların tamamlanması aşamasıyla ilgili bir şey olduğunu düşünerek tamam dedim, birlikte gittik, bana bir evrak imzalattılar, ben onun evlili defteri olduğunu bilmiyordum, hatırladığım kadarıyla fotoğraf yoktu, ancak büyük bir defterin üzerine imza attık, bize irade beyanımızı sormadılar, sorsalardı tabiki evet diyecektim, ancak benim beklediğim bir şekilde nikah olmadı, resmi nikah için imza...

        DAVA Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2013 yılından bu yana evli olduklarını, ortak bir çocuklarının olduğunu, çocuk dünyaya geldikten sonra babaannenin baktığını, erkeğin buna rağmen çocuğun hatırına evlili sürdürdüğünü, iki ay kadar önce erkeğin gece mesaisinde olduğu bir saatte bir alt katta oturan erkeğin abisi ve eşinin binanın otomat ışıklarının yandığını fark ettiklerini, erkeğin yengesinin çıkıp baktığında dazlak kafalı birisinin ayakkabılar elinde merdivenden inip binadan kaçtığını gördüğünü, erkeğin babasına haber verdiklerini ve geldiğini, kadına gelenin kim olduğunu sorduğunu ancak kadının inkar ettiğini ancak müşterek çocuğun ''dede, adam geldi'' dediğini, ancak gelen adamın kim olduğunun tespit edilemediğini ve konunun kapandığını, olaydan bir ay kadar sonra kadının, görümcesinin evine oturmaya gittiğini ve kendi aralarında konuşurlarken kadının, görümcesine ''kocam gece vardiyasına gittiğinde adamı çağırdım o da geldi'' dediğini, daha...

          Davalı karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediklerini, söz konusu iddiaların mesnetsiz olduğunu, davalının boşanma davasından öte neredeyse cismani zarar davası olacak şekilde kötü niyetle bu davayı açtığını, açılan bu davanın haksız, hukuka ve adalet anlayışına aykırılığı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde belirtilen davacı karşı davalının evlili sürdürebilmek için çaba sarf ettiği iddiasının tamamen gerçek dışı olduğunu, dava dilekçesinde iddia edilenin aksine boşanma sürecinin asıl sebebinin taraflar arasında şiddetli geçimsizlik olduğunu, davacı karşı davalının müvekkilini tamamen yok sayması ve ailesi ile sürekli birlikte olmak istemesinin boşanma sebebi olduğunu, davacı karşı davalı tarafın iddia ettiğinin aksine davacının hastalığı sürecinde müvekkilinin destek olma taleplerinin davacı tarafından reddedildiğini, yine davacı karşı davalı tarafın hastalığı nedeniyle el ve ayak uzuvlarının...

            UYAP Entegrasyonu