"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, evlilik dışı ... adlı çocukların daha sonra evlenen anne ve babalarının nüfusuna tescilleri istenilmiş, Aile Mahkemesi davayı babalık davası olarak kabul etmiş ve sonuçlandırmıştır. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 11.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evli Kadının Münhasıran Evlenmeden Önceki Soyadını Kullanma Talebi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı ... idaresi tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 05.05.2015 (Salı) KARŞI OY YAZISI Mahkemece verilen karar, evli kadının soyadında değişikliğe ilişkindir. Evli kadının soyadı, kocasına bağlı olarak değişebilir. Kocasının soyadında bir değişiklik olmadıkça evlenen kadın kocasının soyadını taşımak zorundadır....
Kocasının soyadında bir değişiklik olmadıkça evlenen kadın kocasının soyadını taşımak zorundadır. Yasal düzenleme böyledir (TMK.md.187). Evlilik boşanma veya iptal kararıyla sona ermedikçe evli kadının yalnızca evlenmeden önceki soyadını kullanması yasal olarak mümkün bulunmamaktadır. Anayasının 10. maddesinde 5170 sayılı yasayla ve 41.maddesinde 4709 sayılı yasayla yapılan değişikliklere rağmen Anaya Mahkemesi, Türk Medeni Kanununun 187. maddesinde yer alan düzenlemeyi Anayasa'ya aykırı görmemiş, bu hükmün iptali için yapılan itiraz başvurusunu 10.05.2011 tarih 2009/85esas, 20144/49 karar sayılı kararıyla reddetmiştir (21.10.2011 tarih 28091 sayılı Resmi Gazete). Anayasa Mahkemesi kararları, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını. Gerçek ve tüzel kişileri bağlar (Anayasa md. 153/son). Yasa hükmü yürürlükte bulundukça mahkemenin yasal düzenlemeye aykırı düşecek şekilde karar tesis etmesi olanağı yoktur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/2030 KARAR NO : 2020/1449 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NİĞDE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2019 NUMARASI : 2018/950 E 2019/552 K DAVA KONUSU : Evlenen Kadının Önceki Soyadını Kullanmasına İzin Verilmesi KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davalı Merkez İlçe T3 istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, evlenen kadının önceki soyadını kullanmasına izin verilmesine ilişkindir (TMK m. 187)....
Aile Mahkemesi'nin yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosya incelendi gereği düşünüldü; İDDİA : Davacı vekili 25/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının lisansüstü hayatına 2011 yılında başladığını ve geçen 8 yıl boyunca hem yurt içinde hem yurt dışında akademik çalışmalarına devam ettiğini, ve şuan doktora derecesine sahip bir akademisyen olduğunu, davacının hem yurt içi hem de yurt dışında yaptığı tüm bu çalışmalarda evlenmeden önceki soyadıyla tanındığını ve şimdiye kadar yaptığı tüm yurtdışı ve yurtiçi yayınlarını da yine evlenmeden önceki soyadını kullanarak gerçekleştirdiğini, evlilik nedeni ile gerçekleşen soyadı değişikliğinin akademik alanda yapacağı yayınlar için atıf yapılırken karışıklığa neden olacağı ve akeademik kariyerini, tanınırlığını olumsuz yönde etkileyeceğini, bu nedenle Yağınlı olan soy adının kaldırılmasını, evlenmeden önceki soyadı olan Düzağaç'ı kullanmasına izin verilmesini...
DAVA TÜRÜ : Evlenen Kadının Kızlık Soyadını Kullanmasına İzin Verilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 18.03.2019(Pzt.)...
Kesin hüküm vasfı olmayınca da önceki evlilik Türk Hukukundaki butlan hükümleri bakımından "sona ermiş" sayılamaz. Davalı ...'in Beyza ile olan ikinci evliliğinin sonradan 11.09.2009 tarihinde "boşanma" kararı ile sona ermiş olmasının, bu evliliğin "mutlak butlanla " sakatlığını ortadan kaldırmaz. Bu sakatlığın tespitini istemekte davacının ... kolaylığından faydalanmak bakımından hukuki yararı vardır. Öyleyse isteğin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi doğru değildir. Açıklanan sebeple hükmün bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun onama görüşüne iştirak etmiyorum....
Evlilik birliği kurulmadan önceki nedenlere dayanılarak boşanma davası açılamaz. Evlilik birliği kurulduktan sonra kadından kaynaklanan başkaca bir kusurlu davranış da ispatlanamamıştır. Bu durumda davacı erkek tam kusurlu olacağından erkeğin boşanma davasının reddi gerekir ancak davalı kadın tarafından bu hususta temyiz incelemesi talep edilmediğinden sadece değinilmekle yetinilmiştir. 2-Yukarıda 1. bentde açıklandığı üzere; boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda davacı erkek tam kusurlu olup bu kusurlu davranışlar aynı zamanda davalı kadının kişilik haklarına zarar verici niteliktedir. TMK 174/1-2 madde koşulları kadın yararına oluşmuştur....
"İçtihat Metni"Daire : BEŞİNCİ DAİRE Karar Yılı : 1989 Karar No : 1425 Esas Yılı : 1988 Esas No : 1918 Karar Tarihi : 20/06/989 İDARE MAHKEMELERİNCE, İDARİ BİR İŞLEMİN YETKİSİZ MERCİ TARAFINDAN TESİS EDİLDİĞİNİN SAPTANMASI HALİNDE SALT BU SAPTAMAYLA YETİNİLEREK UYUŞMAZLIĞIN ESASINA GİRİLMEMESİ VE YETKİLİ İDARİ MAKAMIN TAKDİR YETKİSİNİ KULLANMASINA OLANAK TANINMASI GEREKTİĞİ HK....
ın adının ... olarak düzeltilmesi ve ... ile 01/02/1973 tarihinde evlenen kişinin 03/02/1954 doğumlu ... olarak tespitiyle evlilik kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesi istenmiş; mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilerek, ... (...)'un bekarlık hanesine kapalı kayıt olarak eklenmesine ve ... (...) ve ... (...)'ın evlilik tarihlerinin bekarlık hanelerine tescil edilmesine dair verilen karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-...'ın adının ... olarak düzeltilmesi ve ... ile 01/02/1973 tarihinde evlenen kişinin 03/02/1954 doğumlu ... olduğunun tespit edilmesi taleplerinin reddine karar verilmesine ilişkin takdirde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Ancak; mahkemece, talep olmadığı halde, ... (...)'un bekarlık hanesine kapalı kayıt olarak eklenmesine ve ... (...) ve ... (...)'...