Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, davacı vekilinin temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Davacı vekilinin eski hale getirme talebi yönünden yapılan incelemede; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 95. maddesi; “Elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen veya hâkimin kesin olarak belirlediği süre içinde bir işlemi yapamayan kimse, eski hâle getirme talebinde bulunabilir. Süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca, eski hâle getirme dışında, başka bir hukuki yoldan ulaşılabiliyorsa, eski hâle getirme talebinde bulunulamaz.” hükmünü 96/1. maddesi ise; “Eski hâle getirme, işlemin süresinde yapılamamasına sebep olan engelin ortadan kalkmasından itibaren iki hafta içinde talep edilmelidir.” düzenlemesini içermektedir....

    Eski hale getirme talebi temyiz süresinin kaçırılmasına yönelik bulunduğundan bu talebi yerel mahkemenin inceleme yetkisi olmadığından mahkemenin 18.02.2018 tarihli eski hale getirme talebinin reddine ilişkin ek kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. 2- Davalının eski hale getirme ve temyiz talebinin incelenmesine gelince; a) Davalı vekili kanuni süre geçtikten sonra temyiz talebinde bulunmuş ve eski hale getirme talep etmiştir. Davalı vekilinin eski hale getirme talebine eklemiş olduğu davalıya ait raporun, arzu ve ihtiyari haricinde muameleler yapmaktan aciz olduğunu tespit eder nitelikte olmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin eski hale getirme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir....

      Asliye Ceza Mahkemesi'nin 13/05/2013 tarihli ek kararında, “sanığın, 28/03/2013 tarihinde ilgili hapis cezasından başka bir dosyada tutuklu kaldığı günlerin mahsubunu istediği, en geç o tarihe kadar haberdar olduğunun kabulünün gerekeceği, eski hale getirme talebinin süresinde olmadığı anlaşılmakla, eski hale getirme isteminin reddine” karar verildiği, sanığın kararı 16/05/2013 tarihinde tebellüğ ettiği ve Antalya Ağır Ceza Mahkemesine sunduğu 17/05/2013 tarihli dilekçesi ile eski hale getirme talebinin reddine dair kararın kaldırılması ile birlikte temyiz hakkı verilmesini talep ettiği, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 311. maddesi hükmüne göre, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 13/12/2011 tarih 237-259 E-K sayılı kararında da belirtildiği üzere inceleme mercii Yargıtay'ın ilgili dairesi olduğundan, Antalya 2....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet, temyiz talebinin reddi Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın 08.03.2019 tarihli dilekçesi temyiz ve eski hale getirme niteliğinde olup, eski hale getirme hususunda karar verme yetkisinin CMK.nın 42/1. maddesine göre hükmü temyizen incelemekle görevli Yargıtay'a ait olduğu gözetilmeksizin, mahkemenin eski hale getirme talebinin ve temyiz isteminin reddine dair ek kararının hukuki değerden yoksun olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Yüzüne karşı usulüne uygun tefhim edilen hükmü, CMUK.nın 310. maddesinde belirtilen bir haftalık yasal süreden sonra temyiz eden sanığın eski hale getirme ile birlikte temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, 15.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın 22.06.2016 tarihli isteminin eski hale getirme ve temyiz mahiyetinde olduğu, CMK'nın 42. maddesine göre hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında Yargıtay'ın ilgili Ceza Dairesince karar verilmesi gerektiğinden, yerel mahkemenin, eski hale getirme isteminin kabulüne dair 23.06.2016 tarihli ek kararının yok hükmünde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Yokluğunda verilen hükmün sanığa 28.12.2015 tarihinde tebliğ edildiği 1412 sayılı CMUK'nun 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra temyiz eden sanığın 22.06.2016 ve 11.07.2016 tarihli dilekçelerinde belirttiği eski hale getirme ve temyiz isteminin aynı Kanunun 317. maddesi gereğince REDDİNE, 11/09/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi SUÇ : 5846 sayılı kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Sanığın 14.10.2011 havale tarihli dilekçe ile eski hale getirme talebinde bulunduğu, mahkeme tarafından eski hale getirme talebine ilişkin karar verilmiş ise de, temyiz talebi ile birlikte yapılan eski hale getirme talebi 5271 sayılı CMK.nun 42/1.maddesi gereğince Yargıtay'ca karara bağlanacağından bu konuda verilen karar kaldırılarak yapılan incelemede; Sanığın eski hale getirme talebi yerinde görülmediğinden yasal süresinden sonra yapılan vaki temyiz inceleme isteğinin CMUK.nun 317.maddesi gereğince REDDİNE, 11.12.2014 günü oybirliğiyle karar verildi....

              e 18/08/2005 tarihinde tebliğ edildiği ve temyiz etmediği, 14/04/2015 tarihinde ise, yasal süreden sonra eski hale getirme isteminde de bulunarak temyiz ettiği anlaşılmakla; 5271 sayılı CMK'nın 42. maddesi uyarınca eski hale getirme istemi konusunda karar verme görevi, bu istemle birlikte temyiz itirazı da yapılmış olduğundan Yargıtay’a ait olup, eski hale getirme konusundaki iddiaları yerinde görülmediğinden, eski hale getirme ve yasal süreden sonraki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, 31.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Temyiz talebinin reddi Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın 30/09/2013 tarihli temyiz dilekçesinde temyiz istemi ile birlikte eski hale getirme talebinde de bulunduğu ve temyiz aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında karar verme yetkisinin CMK'nın 42/1. maddesi uyarınca temyiz merciine ait olması nedeniyle ... Asliye Ceza Mahkemesince verilen 21/10/2013 tarihli eski hale getirme talebinin reddine dair ek kararın yok hükmünde bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede; Haklı bir sebebe dayanmadığı anlaşılan sanığın eski hale getirme isteminin CMK'nın 42/1. maddesi uyarınca yerinde görülmediğinden ve yasal süresinde olmayan 30/09/2013 günlü temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 13/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ancak; Dava dilekçesinde, dava konusu taşınmaza yol yapılmak suretiyle kamulaştırmasız el atılması nedeniyle haksız tecavüzün önlenmesi, taşınmazdaki yolun kal'i ile eski hale getirme masrafı olarak şimdilik 3.000 TL tazminat ile 3.000 TL ecrimisilin davalı taraftan tahsili, karşı davada ise taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle ya da bedeli karşılığında davalı karşı davacı adına tescili istenilmiş; mahkemece asıl davanın kısmen kabulü ile asfalt yolu nedeniyle el atmanın önlenmesi, asfalt yolun kâl'i ile eski hale getirilmesine ve 1.607,60 TL ecrimisil, 23.425,32 TL eski hale getirme masrafının tahsiline, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir....

                    Uyuşmazlık, eski hale getirme koşullarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 95.maddesine göre elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen veya hâkimin kesin olarak belirlediği süre içinde bir işlemi yapamayan kimse, eski hâle getirme talebinde bulunabilir. Süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca, eski hâle getirme dışında, başka bir hukuki yoldan ulaşılabiliyorsa, eski hâle getirme talebinde bulunulamaz. Kanun'un 96.maddesine göre eski hâle getirme, işlemin süresinde yapılamamasına sebep olan engelin ortadan kalkmasından itibaren iki hafta içinde talep edilmelidir. İlk derece ve istinaf yargılamalarında, en geç nihai karar verilinceye kadar eski hâle getirme talebinde bulunmak mümkündür. Ancak, nihai karar bir tarafın yokluğunda verilmişse, tahkikat aşamasında kaçırılan süreler için kararın verilmesinden sonra da eski hâle getirme talebinde bulunulabilir....

                      UYAP Entegrasyonu