Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.06.2009 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.04.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istemleriyle açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle, dava konusu 52 ada 43 ve 53 ada 256 parsel sayılı taşınmazlara davalının müdahalenin menine, taşınmazların üzerindeki muhtesatların kaline ve 5.846,17 TL eski hale getirme bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.02.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine bozma ilamına uyalarak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, müdahalenin önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedelinin tahisili isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.7.2006 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 5.12.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığını temsilen hazine vekili davalının 128 ada 21 sayılı mera parseline elatmasının önlenmesini ve 100.00 YTL. eski hale getirme bedelinin tahsilini istemiş, davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkeme davanın kabulüne karar vermiş, hükmü davalı vekili temyize getirmiştir....

        Ancak; Taşınmazın hafriyat dökülmek suretiyle el atılan bölümünün eski hale getirilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, eski hale getirme bedelinin kararın infazı sırasında belirleneceği gözetilmeksizin infazda tereddüt yaratacak şekilde eski hale getirme bedelinin tahsiline dair hüküm kurulması, Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1 nolu bendindeki (eski hale getirme bedeli olan 2.946,40 TL’nin dava tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (taşınmazın eski hale getirilmesine) kelimelerinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Ancak; Taşınmazın hafriyat dökülmek suretiyle el atılan bölümünün eski hale getirilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, eski hale getirme bedelinin kararın infazı sırasında belirleneceği gözetilmeksizin infazda tereddüt yaratacak şekilde eski hale getirme bedelinin tahsiline dair hüküm kurulması, Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1 nolu bendindeki (eski hale getirme bedeli olan 8.176,40 TL’nin dava tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (taşınmazın eski hale getirilmesine) kelimelerinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Ancak; Taşınmazın hafriyat dökülmek suretiyle el atılan bölümlerinin eski hale getirilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, eski hale getirme bedelinin kararının infazı sırasında belirleneceği gözetilmeksizin infazda tereddüt yaratacak şekilde eski hale getirme bedelinin tahsiline dair hüküm kurulması, Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1 nolu bendindeki (eski hale getirme bedeli olan 8.176,40 TL'nin dava tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (taşınmazın eski hale getirilmesine) kelimelerinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Eski hale getirme bedeli taşınmaz bedelinden fazla olmayacağından taşınmazın gelir metoduna göre bedelinin belirlenip ve sonuçta taşınmazın zemin bedeli eski hale getirme bedelinden az ise taşınmazın zemin bedelinin davacıya ödenmesine ve taşınmazın tapusunun iptaline ve idare adına tesciline karar verilmesi aksi durumda ise eski hale getirme bedeline hükmedilmesi gerektiğine ilişkin Yargıtayın yerleşik kabulü kapsamında mahkemece eski hale getirme bedeline hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamıştır. 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1. maddesinde belirlenen koşulların varlığı halinde, incelenen ilk derece mahkemesine ait dava dosyasının ve kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılması durumunda, istinaf incelemesi sırasında istinaf başvuru talebinin esastan reddine karar verileceği düzenlenmiştir. Bu durum istinaf incelemesi sırasında, duruşma yapılmadan karar verilebilecek haller kapsamında yer almaktadır....

              Bu itibarla; davalı idare tarafından kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili talebi ile dava açılıp açılmadığı araştırılarak, dava açılmış olduğu anlaşılması halinde, bekletici mesele yapılarak kesinleşmesi beklenip, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gibi; 2)Taşınmazın bir dekarında alınabilecek brüt gelirinden indirilmesi gereken üretim masraflarının, Türkiye ortalaması dikkate alındığında brüt gelirin 1/3 'ü oranında olması gerektiği gözetilerek; bilirkişi kurulundan bu hususu gözeterek zemin bedelini yeniden hesaplaması için ek rapor alınıp; çıkacak sonuca göre eski hale getirme bedeli ile zemin bedeli yeninden karşılaştırılarak; eski hale getirme bedelinin zemin bedelinden az olması halinde öncelikle el atmanın önlenmesi ve taşınmazın eski hale getirilmesine, zemin bedelinin fazla olması durumunda ise bu alanın bedeline hükmedilmesi ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile idare adına tesciline/ yol olarak terkinine karar verilmesi gerektiği...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.05.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.07.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mera vasıflı taşınmaza davalının elatmasının önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsiline ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tecavüzün sona erdiği, eski hale getirme için hiçbir masraf yapılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava; Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı adına Hazine tarafından açılmıştır....

                  Davacı; hafriyat dökülmesi nedeni ile taşınmazının kullanılamaz hale geldiğini, taşınmazına ürün ekemediğini ileri sürerek, uğradığı maddi zararın tazmini ile eski hale getirme bedeli istemlerinde bulunmuştur. Davalı İş Ortaklığı; davacının taşınmazına toprak dökülmesine izin verdiğini, davacının kötüniyetli olduğunu, zararın üçüncü kişiler tarafından verildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Yerel mahkemece; bilirkişi raporuna göre, taşınmaza ürün ekilememesinden dolayı uğranılan zarar ile eski hale getirme bedeline hükmedilmiştir. a-Dairemiz yerleşik uygulamalarına göre, eski hale getirme bedeli taşınmazın gerçek değerinin üzerinde ise eski hale getirme bedeline değil, gerçek değere hükmetmek gerekir. Dava konusu olayda, taşınmaza dökülen hafriyat nedeniyle taşınmazın aynına zarar verilmiş olup; eski hale getirme bedeli, taşınmazın sürüm (rayiç) değerini geçmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu