Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sözleşmenin haklı olarak feshi halinde TBK. nun 125/3 (BK. nun 108. maddesi) uyarınca ancak menfi zarar talep edilebilir. Gerçekten, TBK’nın 125/3. maddesi uyarınca “… borçlu temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse alacaklı, sözleşmenin hükümsüz kalması nedeniyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir.". “Doktrinde hakim olan görüşe ve Yargıtay uygulamasına göre, burada oluşan zarar menfi (olumsuz) zarardır. Olumsuz zarar genel bir anlatımla hukuken geçerli olmayan bir borç ilişkisinin geçerli olduğuna inanmaktan (güvenmekten) doğan zarardır. Kısaca bu zarar, alacaklının sözleşme yaptığı için uğradığı, sözleşme yapmamış olsa idi uğramayacağı zarar olup, sözleşmeye güvenilerek yapılan harcamaların (giderlerin) tamamı, başka bir anlatımla karşı tarafın mal varlığına girmese bile o sözleşme nedeniyle cepten çıkan paradır. Müsbet zarar ise, sözleşme nedeniyle cebe girmesi gereken paranın, girmemesi nedeniyle meydana gelen zarardır....

    Dava kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan haksız fesih nedeniyle uğranılan müspet ve menfi zararın tazmini isteminde ilişkin olup mahkemce davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, Yargıtay 23....

      Kural olarak eser sözleşmesinin bir türü olan kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde, temerrüdün gerçekleşmesi halinde alacaklı Borçlar Yasasının 106.maddesi uyarınca seçimlik hakkını akdin feshi doğrultusunda kullanması durumunda, sözleşmenin ifa ile sonuçlanmamış olması nedeniyle uğradığı zararları isteyebilir (BK.108.madde). Bunlar akdin ifa edileceğine güvenilerek yapılan masraf ve zararlardan ibarettir ve menfi (olumsuz) zarar olarak isimlendirilir. Oysa B.K'nın 158.maddesi uyarınca istenen ceza ifaya ekli olup, olumlu zarar kapsamındadır. Akdin feshi durumunda ifaya bağlı ceza (olumlu zarar) istenemeyeceğinden davacının cezai şart isteminin reddine karar verilmesi yerine kabulü usul ve yasaya aykırı olmuş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir....

        "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle müspet ve menfi zarar karşılığı maddi tazminat, kâr kaybı ve manevi tazminat alacaklarının tahsili istemine ilişkindir....

          Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde taraf vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin haksız feshi nedeniyle kâr kaybının tahsili istemine ilişkindir. Davacı alt yüklenici, davalı ise yüklenicidir....

            -TL menfi zarar=398.821,60.-TL) karar verilmiş olup hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir. İş sahibi tarafından sözleşmenin haklı olarak feshi halinde sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun genel hükümlerinden olan 125. maddesi gereğince olumsuz (menfi) zararını talep edebilir. Sözleşmenin ifa edileceğine güvenmekten doğan zarar olarak tanımlanabilecek olumsuz zarar kavramına; sözleşmenin kurulması ve işin görülmesi için yapılan masraflar ile daha elverişli koşullarda sözleşme yapma fırsatının kaçırılmış olmasından doğan zararlar girer. Dolayısıyla davacının eldeki davada iki ihale bedeli arasındaki farktan kaynaklanan zararlarını talep etmeye hakkı bulunmaktadır. Yargıtay 15....

            Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, BK’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin kendine özgü bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup davacı arsa sahiplerince sözleşmenin feshi ve menfi zararların tazmini talep edilmiş, mahkemece akdin feshine, menfi zarar talebinin reddine dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı yüklenici kooperatif vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, tümüyle reddi gerekmiştir. 2-Davacı arsa sahiplerinin temyiz itirazlarına gelince; davacılar vekilince ibraz olunan dava dilekçesinde yanlar arasında düzenlenmiş bulunan 31.12.1997 tarihli sözleşmenin feshi istendikten başka fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak davalıdan 6.000,00 TL tazminatın...

              Sözleşmenin haksız feshi halinde TBK’nın 125. maddesi uyarınca davalı yüklenici menfi zararlarının ödetilmesini de isteyebilir. Menfi zarar uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan zarardır. Başka bir anlatımla sözleşme yapılmasaydı uğranılmayacak olan zarardır. Somut olayda, davalı yüklenici sözleşme uyarınca dış cephe kaplaması için ölçüm ve çizimler yaptığını, numune ve kalıplar hazırladığını savunmuş ise de, mahkemece bu konuda konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmadan, sadece defter incelemesi yapan mali müşavir bilirkişi raporuna göre değerlendirme yapılarak sonuca gidilmesi doğru olmamıştır....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, sözleşmenin davalı tarafça haksız ve eylemli olarak feshi nedeni ile menfi-müspet zararların tahsili istemine ilişkindir....

                  veya gereği gibi yerine getirilmemesinden doğan zarar olduğu, sözleşme ilişkisi kurulmuş olması gerektiği, davaya konu olayda sözleşme kurulduğu, tazminat kusursuz olan tarafın temerrüde düşen taraftan sözleşme yürürlükte kaldığı sürece isteyebileceği bir tazminat türü olup sözleşmeden kusurlu olarak dönen taraftan isteneceği, Davalı yan sözleşmeyi Belediye Meclisi'nin kararı üzerine feshettiği, Davalının sözleşmenin feshinde bir kusuru bulunmadığı, Davacı yan kar kaybı istediği, kar kaybı, kardan mahrum kalma karşılığı meydana gelen zara olduğu, Bu zarar da sözleşmeyi kusuruyla fesheden taraftan isteneceği, Davalı kusursuz olduğundan davacının bu zararını da istemesi mümkün olmadığı, Davacı menfi zararlarının tazminini de istediği, Bu zarar türü ise uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güvenin boşa çıkması dolayısıyla uğranılan zarar olduğu, Sözleşme yapılmasaydı uğranılmayacak olan zarar olduğu, Sözleşmeden...

                    UYAP Entegrasyonu