WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alacağın geç ve eksik ödenmesi nedeniyle oluşan munzam zarar alacağının tahsili talebi ile açılan davada mahkemece; asıl alacak davasının açıldığı 1990 yılından itibaren geçen zaman içerisinde zamanaşımına uğradığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. BK.nun 105. maddesinde düzenlenen munzam zarar alacağının, asıl alacak davasıyla birlikte talep edilmesi mümkün olduğu gibi, daha sonra müstakil bir davada istenmesi de mümkündür. Asıl alacak davasının açıldığı tarihte, alacağın geç tahsili nedeniyle oluşan munzam zararın miktarının tespiti imkân dahilinde ise aynı tarihte davanın açılmasının gerektiği ve zamanaşımının o tarihte başladığı düşünülebilir ise de alacağın hiç ödenmemesi veya kısmen ödenmesi halinde oluşacak zararın miktarının tespiti mümkün olmadığından, munzam zarar davalarında zamanaşımının başlangıç tarihinin alacağın tamamının tahsil edildiği tarih olarak düşünülmesi gereklidir....

    Hukuk Dairesi'nin 2018/3765 Esas sayılı ilamında da belirlendiği gibi munzam zarar kök ilişkiden (asıl borç) tamamen bağımsız yeni bir borç olması nedeniyle yetkili mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, emsal kararlara göre yapılması gereken hesaba göre munzam zararının en az 385.000,00-TL olduğunu, bu alacağa temerrüt tarihinden (27/02/2022) itibaren faiz de yürütülmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 10.000,00-TL'nin işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacı müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince, davanın HMK'nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; görevsizlik kararının hatalı olduğunu, her ne kadar icra dosyasına konu alacak kira sözleşmesinden kaynaklanmış olsa da munzam zararın kök ilişkiden...

      Somut olayda, davacının kira bedellerinin ödenmesinde temerrüde düşülmesi ve borcun geç ödenmesinden kaynaklı doğan munzam zarar alacağının kısmi tahsilini talep ettiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 4/1-a maddesi uyarınca, dava değerine bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi'ne aittir.İlk derece mahkemesinin, uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu yönündeki kararında isabetsizlik yoktur.İlk derece mahkemesinin kararında esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de hatalı bir sonuca varılmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

        hatalı olduğunu, her ne kadar icra dosyasına konu alacak kira sözleşmesinden kaynaklanmış olsa da munzam zararın kök ilişkiden,asıl borçtan tamamen bağımsız yeni bir borç olması nedeniyle yetkili mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir.Dava, kira borcunun geç tahsil edilmesinden kaynaklı doğan munzam zarar alacağının kısmi tahsili istemine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda "Sulh Hukuk Mahkemesi" görevlidir.Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2024/320 Esas KARAR NO : 2024/330 DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/04/2024 KARAR TARİHİ : 07/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında Antalya ... Noterliğinin ... tarih ve ... yevmiye nolu sözleşme imzalandığını, ... inşaatı işine ait sözleşmeden kaynaklı olarak doğmuş olan ve kesinleşmiş Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... tarih ve .../... E-.../... Karar sayılı ilamı ile de ispatlandığını, alacağına geç kavuşması nedeniyle uğramış olduğu munzam zarar olarak şimdilik ... TL nin arabuluculuk tarihiden itibaren işleyecek bankların mevduata fiilen uyguladığı en yüksek faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir....

            CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davadan önce Sigorta Tahkim başvurusunda verilen kesin hükme istinaden müvekkili tarafından davacı tarafa ödeme yapıldığını, poliçeden kaynaklı başkaca sorumluluklarının bulunmadığını, munzam zararın istenmesi için öncelikle alacaklının faiz talebi olması gerektiğini, sigorta sözleşmesinden kaynaklı munzam zarar talepleri Sigortacılık Kanunu kapsamında tahkim yargılamasına konu edilemediğini, munzam zarar temerrüt tarihinden fiili ödeme tarihine kadarki dönemi kapsayacağını, tahkim yargılaması öncesinde ödeme yapılamaması müvekkilinin değil davacının kusuruna dayandığını, aracın onarımı veya değer kaybı hususunda müvekkili şirkete gerekli ihbarların yapılmaması nedeniyle kendilerine aracı inceleme ve hasarı tespit edebilme imkanı tanınmadığını, munzam zarara ilişkin olarak davacının Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde aleyhlerine başlattığı ve henüz sonuçlanmış olan ilk munzam zarar dosyasında bu talep yönünden müvekkili şirket lehine karar...

              CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davadan önce -------- verilen kesin hükme istinaden müvekkili tarafından davacı tarafa ödeme yapıldığını, poliçeden kaynaklı başkaca sorumluluklarının bulunmadığını, munzam zararın istenmesi için öncelikle alacaklının faiz talebi olması gerektiğini, sigorta sözleşmesinden kaynaklı munzam zarar talepleri ------ kapsamında tahkim yargılamasına konu edilemediğini, munzam zarar temerrüt tarihinden fiili ödeme tarihine kadarki dönemi kapsayacağını, tahkim yargılaması öncesinde ödeme yapılamaması müvekkilinin değil davacının kusuruna dayandığını, aracın onarımı veya değer kaybı hususunda müvekkili şirkete gerekli ihbarların yapılmaması nedeniyle kendilerine aracı inceleme ve hasarı tespit edebilme imkanı tanınmadığını, munzam zarara ilişkin olarak davacının ------ nezdinde aleyhlerine başlattığı ve henüz sonuçlanmış olan ilk munzam zarar dosyasında bu talep yönünden müvekkili şirket lehine karar verildiğini, davayı kabul manasında olmamak üzere davacı...

                borç açıklamasıyla davacıya gönderilen paralara ilişkin dekont örneklerinin sunulduğu ancak bu miktarların daha fazlasıyla 3.kişilere ödendiğine ilişkin delil sunulmadığı anlaşıldığından ispatlanamayan munzam zarar talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....

                  . - E-TEBLİGAT DAVANIN KONUSU : Munzam Zarar (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 28.04.2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 28.04.2023 Eser sözleşmesinden kaynaklanan munzam zarar talepli davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili özetle; taraflar arasında akdedilen eser sözleşmesi gereğince müvekkilinin üstlendiği imalatı 28.10.2008 tarihinde teslim ettiğini, eksik kalan edimlere ilişkin olarak 26.02.2010 tarihinde mutabakat zaptı imzalandığını, mutabakat gereğince 134.889 TL borcun 58.085 TL'sinin davalı tarafça ödendiğini, bakiye 76.831 TL için müvekkilinin 2011/5276 sayılı takibi başlattığını, 11....

                    DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 01/02/2024 KARAR TARİHİ : 24/04/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 29/04/2024 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile akdedilen sözleşme kapsamında doğan alacağın ödenmemesi nedeniyle .......

                      UYAP Entegrasyonu