Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/252 KARAR NO : 2021/247 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TRABZON ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 03.12.2020 NUMARASI : 2020/184 ESAS 2020/442 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Eser- Alacağın Temliki Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasında görülen "Menfi Tespit (Eser- Alacağın Temliki Sözleşmesinden Kaynaklanan)" davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

- K A R A R - Davacı vekili, davacı yüklenici ile davalı arsa sahibi arasında 29.06.2012 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeden sonra sözleşmeye konu taşınmazın dava dışı üçüncü kişiye satılarak tapu kaydının devredildiğini ileri sürerek, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL kar kaybının ticari faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşme ile belirlenmiş inşaat süresinin üzerinden hayli vakit geçmesine rağmen inşaata başlanmadığını, davacının yaptığı icra takibi neticesinde menfi zararını tahsil ettiğini, artık müspet zararın tazminini isteyemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı yüklenicinin icra dosyası ile menfi zararını talep etmesi nedeniyle müspet zarar olan kar kaybından kaynaklı tazminatı talep etme hakkının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

    DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 28/04/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 10/05/2021 Davacı-karşı davalı vekili tarafından davalı karşı davacı aleyhine açılan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) asıl davasında ve ilave iş bedeli alacağı karşı davasında mahkemece asıl davanın ve karşı davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-karşı davalı vekili; müvekkili firma ile davalı arasında yapılan 24/11/2014 tarihli sözleşme ile davalı firmanın .... bulunan .. .. ... hazırlanması statik hesapları, hafif çelik kontrüksiyon imalatını ve anahtar teslimi yerinde montaj yapılmak suretiyle üstlendiğini, işin teslim tarihinin 24/12/2014 olduğunu ve işin bedelinin 153.400,00 TL olarak belirlendiğini, 24/12/2015 tarihinde teslim edilmesi gereken işin sözleşmenin 6.maddesine aykırı bilim fen...

      DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 30/09/2022 KARAR TARİHİ : 13/03/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava dilekçesinde özetle; davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile Bursa 19.İcra Müdürlüğü’nün 2022/... E. Sayılı dosyasında takibin devamına karar verilmesini, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğu dikkate alınarak en az %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE Mahkememizin işbu 2022/1116 Esas sayılı dosyasının eser sözleşmesinden kaynaklı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebi olduğu, Bursa 3....

        Hayat, beden ve ruh tamlığı, vicdan, din, düşünce ve ekonomik çalışma özgürlüğü, şeref, haysiyet ve itibar, ün, ad, sır ve resim hep kişisel varlıklardır. Şu halde Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesi hükmünce manevi tazminata hükmedilebilmesi ve kişisel yararların hâleldar olması ön şart olarak aranmakta, bu hüküm mal varlığına ilişkin zarar halini kapsamamaktadır. Gerçi mal varlığına yönelen bir eylem az veya çok kişiyi manevi bir üzüntüye düşürebilir. Fakat böyle bir üzüntü TBK'nın 58. ve MK'nın 24. maddesinde korunan kişisel hakların ihlalinden doğan bir eylem niteliğinde değildir. Dava konusu olayda davalının eksik ve ayıplı imalâtı nedeniyle davacı iş sahibinin ticari itibarının zarar gördüğü gerekçesiyle manevi tazminat istenmiştir. Bu durumda taraflar arasındaki temel ilişki eser sözleşmesinden kaynaklanan yapım işi olmaktadır. Manevi tazminata konu edilen eylem malvarlığına yönelen bir nitelik arzetmektedir....

          Dava, sözleşme tarihine göre uygulanması gereken TBK 470 ve devamı maddelerde düzenlenen ve konusu ev yapılması işi olan eser sözleşmesine dayalı olarak açılmış alacak davasıdır. TBK 125. maddede borçlunun temerrüdü halinde alacaklının seçim hakları düzenlenmiş olup, alacaklı sözleşmeden dönme yolunu seçmiş ise, sözleşmenin hükümsüzlüğünden doğan zarar (menfi zarar), kapsamında kalmayan müspet zararlarını isteyemez. Gecikme cezası ve cezai şart alacağı müspet zarar kapsamında kaldığından, sözleşmede aksine açık bir hüküm olmadıkça sözleşmeden dönen tarafın isteyebilmesi mümkün değildir. Ancak sözleşmede feshedilemiyen süre varsa bu süre ile sınırlı olmak üzere, bu süreden sonra yapılan feshe rağmen cezai şart alacağı talep edilebilir. ........

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -KARAR- Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 6545 sayılı Kanun'un 31. maddesi ile değişik 14/2-a bendinde, daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme de gözetilerek temyizin kapsamının esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; daha önceden hazır olan ya da bir kalıp halinde bulunan tasarım ve yazılım kullanılmadan tamamen şirkete özel olarak tasarım ve yazılım hazırlanmasına ilişkin eser sözleşmesinden kaynaklı ödenen bedelin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece de uyuşmazlığın eser sözleşmesi olarak nitelendirilmesine göre, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 15. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır....

              Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2018/38 E., 2019/385 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, davacı ile dava dışı şirket arasındaki eser sözleşmesi kapsamında düzenlenen teminat mektuplarının, işbu eser sözleşmesinden kaynaklı alacağı temlik alan davalı banka tarafından (alacağına mahsup edilmesi sebebiyle) ödememesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 6....

                taraflı olarak hazırladığı, müvekkilinin müdahale imkanının olmadığı, haksız şartlar içeren söz konusu protokolün hukuken geçerli bir protokol olmadığını, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle müvekkili şirketin müspet ve menfi zararları oluştuğunu ve tüm bu zararların davalı tarafça karşılanması gerektiğini, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle müvekkili şirketin uğradığı zararların tespit edilerek tazminine, bu bağlamda fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik .....TL maddi tazminatın, ihale fesih tarihi olan .....tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, .....tarihli celsede, her ne kadar dava dilekçesinin içeriğinde davalı tarafından sözleşmenin haksız feshedildiğinden bahisle müsbet ve menfi zararların tespiti ile fazlası saklı şimdilik .....TL'nın tahsili istemi ile dava açılmış ise de, davaya konu talebin davalı tarafından sözleşmenin süresinden önce haksız feshedilmiş olması nedeniyle müvekkili tarafından sözleşmenin...

                  DAVANIN KONUSU : İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)|Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 22/04/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : .. Mersin 6. Asliye Hukuk Mahkemesi Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesi ile arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi talebi sonucu Dairemize gelen dosyanın incelenmesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının Almanya'da yaşadığını ve orada eğitim görerek Bio Enerji, Bio Rezenance, Homoepati, Fitoterapi konulunda uzmanlık belgelerinin olduğunu ve bu alanda çalıştığını, bilgi ve deneyimlerini Türkiye'de geliştirmek amacı ile Fitoterapi-Manuel Terapi konusunda ruhsat ve çalışma izni alıp ticari faaliyette bulunmak, bilgi ve deneyimlerini ifa ederek kazanç-gelir sağlamak amacı ile davalılarla tanıdığı ...'...

                    UYAP Entegrasyonu