Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın eser sahibi olduğu, eser sahibinden eser sahibi ölmüş ise mirasçılarından izin alınmaksızın bir müzik eserinin albümde kullanılması eser sahibinin mali haklarından olan FSEK 24'te düzenlenen temsil hakkının ihlali sayılabileceği, aynı şekilde ... isimli albümde eserin güfteci ve bestecisi olarak davacıların murisinin ismine yer verilmemesi eser sahibinin manevi haklarından FSEK 15'te düzenlenen eser sahibi olarak belirtilme hakkının ihlali sayılabileceği, davacının izinsiz kullanım nedeniyle davalıdan talep edebileceği telif bedelinin 6.000 TL olabileceği, davacının bu bedelin 3 katını talep hakkının olabileceğini, "..." isimli albümde eserin güfteci ve bestecisi olarak davacıların murisinin ismine yer verilmemesi eser sahibinin manevi haklarından FSEK 15'te düzenlenen 'eser sahibi olarak belirtilme hakkının ihlali' sayılabileceğinden davacılardan FSEK 19 kapsamına giren mirasçılarının (eşi ve çocuklarının) manevi tazminat talebinin yerinde olduğunu, manevi tazminatın türü ve miktarının...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat hukukuna ilişkin davada Bursa Tüketici ile 4. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hatalı yapıldığı iddiası ile açılan protez diş yapımından kaynaklanan maddi- manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davalının diş hekimi olduğu, hatalı protez yapımının iddia edildiği, davanın 03.02.2006 tarihinde 4.000.00.-YTL. değer gösterilip Sulh Hukuk Mahkemesinde açıldığı anlaşılmaktadır. Tüketici mahkemesi özel bir mahkemedir. Görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. Somut olayda; uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasada açıklanan hizmet anlamında olmayıp, B.Y.'nın 355. maddesi anlamında eser sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmakla, davanın genel hükümlere göre 4. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....

      Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 22.12.2009 gün ve 2009/127-2009/457 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık ortodontik tedavi sebebiyle gerçekleştiği ileri sürülen maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup eser sözleşmesinden kaynaklanmadığından dosyanın temyiz incelemesini yapmak görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi’ne aittir. Ancak Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu’nun 04.02.2010 tarih 3 sayılı kararı uyarınca dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli dairenin belirlenmesi için Yargıtay Yüksek Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu’na gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz incelemesi ile görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Yüksek Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu’na GÖNDERİLMESİNE, 13.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; taşeron hizmet sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Sözleşmede, davalının yapımını üstlendiği hastane inşaatının kalıp, demir ve beton döküm işinin davacı taşeron tarafından bedel karşılığı ve genel teknik şartnamedeki mahal listesine, standart ve yönetmeliklere uygun olarak yapılması öngörülmüştür. Bedel karşılığı belirli bir işin yapılmasının öngörüldüğü sözleşme eser sözleşmesi niteliğinde olduğundan hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, ....06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi K A R A R Davacı, davalılar tarafından satılıp montajı yapılan duşakabinin kırılması sonucu yaralandığını belirterek maddi ve manevi tazminat istemiyle eldeki davayı açmıştır. Dava, istisna sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkindir. 9.2.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 günlü ve 2013/1 sayılı kararı uyarınca İşin niteliği ve tarafların sıfatına bakılmaksızın eser (istisna) sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu verilen (TBK m. 470-486) hüküm ve kararları temyizen incelenme görevi 1.2.2013 tarihinden itibaren Yargıtay 15.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 15.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Somut olayda davacı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin davalının haksız feshi ile sonuçlanması nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Buna göre, davalının 4077 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girdiği, davacının ise “satıcı” konumunda olduğu ve uyuşmazlığın bir tüketici işlemi olan taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmakla, 4077 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/12/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

              iadesine ilişkin hesaplamanın TBK 50 ve 51 çerçevesinde Mahkemece takdirinin gerekeceğini, reklamda görüntülerin arka fon olarak kullanımının davalının reklamdan elde edeceği kara etkisinin Mahkemenin TBK 50 ve 51 çerçevesinde hükmedeceği maddi tazminata esas olmak üzere ortalama olarak 10.000 TL olabileceğini, Yargıtay'a göre, hem FSEK.m.68, hem de FSEK.m.70.f.2 veya FSEK.m.70.f.3 kapsamında maddi tazminat talep edildiğinde, talep edilen toplam bedelin, anılan seçenekler uyarınca istenebilecek “en çok bedel" ile sınırlı olmakla Takdiri Mahkemeye ait olmak üzere davacının bu taleplerinden hangisi yüksek ise, en yükseğine hükmedilmesi gerekeceğini, Davacının FSEK m.15'teki manevi hakkının ihlal edildiğini, davacının manevi tazminat talep hakkının olduğunu, manevi tazminatın türü ve miktarının Mahkemeye ait olduğunu rapor etmişlerdir....

                Somut olayda davacı yan, davalı eylemlerinden kaynaklı olarak manevi tazminat isteminde bulunmuş olup, manevi tazminat isteminin dayanağını 5846 sayılı Kanun m.70/1, TMK m.24, TBK m.49 ve m.58 hükümlerine isnat etmiştir. Dava konusu hareketli görüntü dizisinin "eser" vasfının bulunmaması nedeniyle davacı yanın FSEK m.70/1 hükmü uyarınca davalı yandan manevi tazminat talep edemeyeceği kanaatine varılmıştır. Bununla birlikte somut olayda; davalının medya hizmet sağlayıcısı olarak, ......

                  Somut olayda, maddi tazminatın şartları olan hukuka aykırı fiil, zarar, uygun nedensellik bağı ve kusur gibi şartlar yerine gelmiştir. HMK 266 madde kapsamında hükme dayanak alınan son rapor kapsamına göre izinsiz kullanılan her bir fotoğraf için 250 TL değer biçildiği dolayısıyla 5 adet eser niteliği bulunmayan fotoğrafların davalı yanca izinsiz kullanması nedeniyle toplamda 1250 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesi gerekmiştir. Eser sahibinin manevi haklarının ihlali halinde manevi tazminat talebinin şartlarını düzenleyen FSEK m.70/1. BK m.56 nın özel bir görünümüdür. FSEK m.70/1 manevi haklan ihlal edilen kişilere, uğranılan manevi zarara karşılık manevi tazminat verilebileceğini düzenlemektedir. Burada maddede söz edilen manevi haklar FSEK'te eser sahibine tanınan manevi haklardır....

                    Davalı T5 vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın davacının tamamen kendi kusurundan kaynaklı olarak meydana geldiğini, davacının ilk ifadelerinde kusurun kimsede olmadığını ve uzlaşmak isediğini belirttiğini, müvekkilinin ve araç içerisindeki yolcuların kasıt ve kusurunun olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. YEREL MAHKEME KARARI; Mahkemece, iddia savunma ve dosya kapsamına göre; " Dava; trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacının yolcu olarak bulunduğu minibüsten inişi esnasında parmağının kopması nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davacının Erzurum CBS 2014/7272 Soruşturma nolu dosyasındaki ifadesinde olayın bir anlık dikkatsizlik neticesinde meydana geldiği ve kendi kusurundan kaynaklandığını ve kimseden şikayetçi olmadığını beyan ettiği ve bu nedenle de kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu