Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmenin eser değil, satış sözleşmesi olduğunu, eser sözleşmesi olarak kabul edilse dahi; Ankara Batı Mahkemelerinin yetkili olduğunu, sözleşmenin ifa yerinin Sincan olduğunu, sözleşmeye konu ürünlerin nakliyesinin bizzat davalı şirkete ait olduğunu ve müvekkili şirketin Sincandaki fabrikasında üretildiğini, ayrıca davanın konusunun para borcu olduğunu ve TBK'nın 89.maddesi gereğince müvekkilinin ikametgahının yetkili olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK)'nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 09/12/2020 NUMARASI: 2017/676 Esas - 2020/807 Karar DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ: 05/05/2021 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. Maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl dava; taraflar arasında "... Hastanesi projesinde tesis edilecek olan 2 adet asansörün temini, montajı ve çalışır durumda işverene teslimine" ilişkin imzalanan sözleşme kapsamında, edimin yerine getirilmesine rağmen ödeme yapılmadığı iddiası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine, karşı dava ise eksik ve ayıplı ifa nedeniyle sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir....

      Mahkemece alınan bilirkişi raporuna göre davalı tarafından bir kısım tamirlerin ayıplı olarak yapıldığı, davacının bu ayıplı tamirlerinin düzeltilmesi için uğradığı zararın 6.135,10 TL olduğu, davacının sigorta yaptırırken hasarsızlık indirimini alamamasının davalının yaptığı tamirle ilgisinin bulunmadığı, her ne kadar davacının aracın teslim edilmemesi nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiş ise de, tamir bedelinin davacı tarafından davalıya ödenmediği, bu nedenle davacının bu kalem alacağı talep edemeyeceği, tespit masrafı ve tespit vekalet ücretinin yargılama giderleri içinde değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın 6.135,10 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık sözlü eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, davacı iş sahibi, davalı yüklenicidir. Karşılıklı edimleri içeren eser sözleşmelerinde kendi edimini ifa etmeyen taraf, diğer taraftan edimini ifa etmesini isteyemez ....

        geç teslim edildiğini, mezkur işlerin geç teslim edilmiş olmasının yanı sıra davalı tarafça ayıplı olarak ifa edildiğini, çelik konstrüksiyon ara kat yapım işinin ayıplı ifa ile zemin sıfırlaması yapılmamış olup, zemin ile ifa edilen ara kat arasında yaklaşık 4-5 cmlik kot farkı oluştuğunu, sandwic panel çatı kaplama işinin ayıplı ifa edilmiş ve teslim sonrası yağan yağmurlarda çatıdan fabrika içine sular akmasına neden olduğunu ve zarara sebebiyet verdiğini, 30 mm MDF ara kat kaplama işinin ayıplı ifa edilmiş olup, kaplamalar arasında boşluklar ve şekil bozuklukları meydana geldiğini, ayıp ve eksikliklerin gizli ayıp mahiyetinde olması neticesinde kullanım sürecinde tespiti ile mezkur ayıpların müvekkilinin beklenen faydayı elde etmesine mani olduğunu, bu durum sonrası davalı şirkete 09/03/2018 tarihli ihtarname ile davalı şirkete ihbar ve ihtar edildiğini ve seçimlik haklar kapsamında bedelden tenzilat talebinde bulunduklarını, davalı tarafından cevabi ihtarnamede ayıp iddiasının kabul...

          kendi düzenlediği proje telif formunda belirtilen nitelik ve özelliklerde bir edim meydana getirme borcu altında olan davacı-karşı davalının, projeye uygun olarak edimi meydana getirmediği ve bu suretle edimini projedeki ayıp nedeniyle gereği gibi ifa etmediği sabit olduğundan, temerrüde düştüğünün sabit olduğunu, müvekkili şirketin, davacı-karşı davalı tarafın ayıplı ifası nedeniyle sözleşmeden dönmüş olduğunu, dava tarihi itibariyle taraflar arasında yürürlükte bulunan bir sözleşmenin mevcut olmadığını, davacı-karşı davalı tarafça sözleşmenin gereği gibi ifa edilmemesinden mütevellit müvekkili şirketin 21/04/2017 tarihinde davacı-karşı davalı tarafa Eskişehir 5....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20.12.2010 tarihli, 2006/49-2010/557 Sayılı ilamında eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı ve eksik işlerin aynen ifasına karar verildiğine göre ayıplı ve eksik işler bedelinin tespit edilerek bu bedelin borçlulardan istenilmesine yönelik şikayet mahiyeti itibariyle ilama aykırılık iddiasına dayanmaktadır. İlama aykırılık nedeniyle yapılan şikayetler süreye tabi olmadığından şikayetin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde süre aşımından reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/228 Esas KARAR NO : 2021/684 DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 07/04/2021 KARAR TARİHİ : 15/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin etaplar halinde yaptığı “... ” projesinin ... işleri ile ilgili yüklenici olan davalı arasında eser sözleşmesi akdedildiğini, davalının İstanbul İli, ... ilçesi, ... ve ... Ada ... parselde yapılan ... Projesindeki ''... Projesi (... 80 daire) Çelik Kapı İmalat ve Montaj İşlerinin Malzeme + İşçilik olarak yapılması'' işini üstlendiğini, davalının ... na ilişkin edimlerinin teknik şartnameye aykırı eksik ve ayıplı olarak yerine getirdiğini, 31/03/2021 tarihinde bitirmesi gereken ... işleri ise başlamadığını ve süresi dolduğu halde bu işe ilişkin edimini yerine getirmediğini, davacının ......

              Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı işlerin giderilme bedeli ile fazla ödemenin istirdadına dayalı itirazın iptali davasıdır. Davacı ... İcra Müdürlüğünde takip başlatmıştır. Davalı borçlu süresi içerisinde takibte icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ederek takibin kendi ikametgahı ve işin ifa mahalli olan ... İcra Müdürlüğünde yapılması gerektiğini bildirmiştir. İİK.nun 50. maddesi uyarınca para ve teminat borcu için takiplerde HUMK.nun yetkiye dayalı hükümleri kıyas yolu ile uygulanır. Davalının ikametgahı ve sözleşmenin ifa yeri ... ilidir. Bu durumda İİK.nun 50. maddesi delaletiyle HUMK.nun 9. ve 10. maddeleri uyarınca dava konusu alacağın ancak ... İcra Dairelerinde takip konusu yapılması mümkündür. O takdirde Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin bozma ilamında belirttiği gibi "davalı borçlunun yetki itirazının yerinde olduğu ve mahkemenin takip yapılan ... İcra Dairesinin yetkisiz bulunduğundan bahisle davanın reddine" karar vermesi gerekmektedir....

                Uyuşmazlık eser sözleşmesinden doğduğundan, olayda haksız fiillere ilişkin zamanaşımı sürelerinin uygulanması doğru değil ise de; işin teslim edildiği ve ilk davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 Sayılı BK'nın 126/IV. maddesinde yüklenicinin kasıt veya ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemiş ve bilhassa ayıplı malzeme kullanmış ve ayıplı bir iş meydana getirmiş olması sebebiyle açılacak davalar hariç olmak üzere eser sözleşmesinden doğan davalar 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi tutulmuştur. Olayda yüklenicinin kasıt ve ağır kusuru olması ve gizli ayıbın varlığı kabul edilse dahi 818 Sayılı BK'nın 125 ve 6098 Sayılı TBK'nın 146. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımına tabi olacaktır....

                  Maddesi uyarınca davalı tarafça yapılan damper kasasının ayıplı haliyle kabul edilmiş sayıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekilinin istinaf başvurusu incelendiğinde; 1- Davacı, dava konusu aracın davalı tarafından yapılan damper kasa yapım işinden kaynaklı arızaya sebep vermesi sebebiyle davacının bu arızanın giderilmesi için tamir masrafının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Tarafların tacir oldukları, aralarındaki ticari iş mahiyetinde olmakla, taraflar arasındaki anlaşmazlık araç tamirine ilişkin yapılan eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı ifa nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkindir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Dolayısıyla dava TBK. 470 ve devamı maddelerinden düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklandığından mahkemece eser sözleşmesine ilişkin ayıba ilişkin hükümlerine göre uyuşmazlığın çözümü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile uyuşmazlığa satım sözleşmesi hükümlerinin uygulanması doğru değildir....

                  UYAP Entegrasyonu