WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti., ... ve ... tarafından imzalanan 17.283.429,32 TL tutarlı hakediş faturasının yapılan imalatlar, inşaat ve işçilik bedellerinin makul ve piyasa şartlarına göre talep edilebilir olduğu" görüş ve kanaatine varıldığını, dava açılmadan önce yapılan delil tespiti esas hakkındaki dava dosyasının eki niteliğinde görüldüğünü, bu kapsamda tanzim edilen bilirkişi raporu ile davacının davalı taraftan eser sözleşmesinden kaynaklı alacağı bulunduğunun esas dosya kapsamında sabit olmasının gerekli olduğunu, hal böyleyken davacının alacağının yaklaşık olarak ispat edildiğinin kabulü gerektiğini, davalı şirketin davacı şirkete olan borcunu hala ödemediğini, davacı şirketçe İstanbul İli, Küçükçekmece İlçesi, ... Mahallesi,... Ada, ......

    şeklinde olduğunu, davacının ---- konu etmiş olduğu -------- yazılı olduğunu, ---- ------gereğince taraflar arasında yetkili sözleşmesi yapıldığını, davacı yanın davaya konu alacağın fatura alacağı olduğundan bahisle ------ yetkili olduğu iddiası mesnetsiz olup faturaya bağlanan alacak eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup eser sözleşmesinde yetki sözleşmesi yapıldığından ---- yetkili olduğunu--- --- sözleşmesinde işverenin ---- davacı ---- olduğunu, sözleşme konusunun ----- -------------- sabit olduğunu, davacı tarafından faturaya bağlanmış sözleşmeden doğan alacağı sözleşmenin tarafı olan dava dışı -----talep edilebileceğini, davacının müvekkil şirket lehine yapmış olduğu bir eser veya münakit herhangi bir eser sözleşmesi bulunmadığını, işbu sebeple husumet itirazında bulunduğunu, davacı yanın dava dışı ------- münakit eser sözleşmesinden kaynaklı alacak iddiasını faturaya bağlayarak kanunu dolanmakta ve müvekkil şirket aleyhine yasal takibe giriştiğini, davacı tarafından takibe...

      Ayıplı olduğu iddia edilen mobilyaların davacı tarafından beğenildikten sonra davacının istekleri doğrultusunda sipariş üzerine imal edilerek davacıya teslim edildiği somut olayda taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında, eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın İzmir 13.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK'nun 21 ve 22.maddeleri gereğince İzmir 13.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, ayıplı ifa sebebiyle sözleşmenin feshi, ödenen bedelin iadesi ve uğranılan zararların giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosya kapsamı ve davalının savunmalarından davalı yüklenici tarafından, davacı iş sahibi aleyhine bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli için Afyonkarahisar 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2009/447 Esas sayılı dosyasında dava açıldığı ve inceleme tutanağına göre davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. Eldeki dava ile 1....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının eksik ve ayıplı iş yaptığını, eksik yapılan işlemleri kendisinin tamamladığını, davacının çalıştırmış olduğu işçiler nedeniyle SGK ya para cezası ödenildiğini, davacının yarım bıraktığı, hatalı usulsüz yaptığı işlemler nedeniyle karşılaşılan cezai yaptırımlar nedeniyle maddi ve manevi zararlar bakımından dava haklarının saklı tutulduğunu davanın reddini talep etmiştir....

            Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı davacının davalıdan alacağının tahsili istemine ilişkindir. Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında yapılan eser sözleşmesi gereği tarafların edimlerini usulunce yerine getirip getirmedikleri, çatı izolasyonu işi nedeni ile davacının zarara uğrayıp uğramadığı, davalı tarafından yapılan iş sebebi ile ortada bir ayıp yahut kusurlu iş bulunup bulunmadığı, meydana gelen zarardan davacının sorumlu olup olmadığı, davacının alacağı var ise varlığı ve miktarının tespiti noktalarında toplanmıştır. Mahkememizce bilirkişiler marifetiyle dosya üzerinden aldırılan raporlara göre özetle; Bilirkişiler .... 17/12/2020 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; Davacı ... ile davalı ...'ın, 3......

              İlk derece mahkemesi kaldırma kararından sonra bilirkişiden ek rapor almış, buna göre bilirkişi; ayıbın, ayıplı ürünün reddini gerektirecek derecede olmadığı, dökülen aynaların davalı firma tarafından yeniden yerine konmasıyla giderilmesinin mümkün olduğu, davalı şirket tarafından dava tarihi itibariyle ayıplı eserde 4.000,00 TL indirim yapılabileceği yönünde rapor verilmesi üzerine mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vererek bilirkişi raporuna göre 4.000,00 TL indirim bedeline hükmettiği, anılan kararı davacı vekilinin istinaf ettiği görülmüştür. Davacı vekili dilekçesinde; Ayıplı malın kabule zorlanamayacağını, satım sözleşmesinin feshedilerek borcu olmadığının tespitine, malın iadesine, peşin ödenen paranın iadesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İlk derece mahkemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi'nin kaldırma gereklerini yerine getirerek verdiği karar usul ve yasaya uygundur....

              DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 24/10/2018 KARAR TARİHİ : 14/01/2020 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili beyanlarında; Taraflar arasında eser sözleşmesi bulunduğunu, bu kapsamda 34 kalemden oluşan çeşitli imalatlar yapıldığını, buna ilişkin faturalar düzenlendiğini, sözleşme kapsamında avans ödemesi olarak 105.000,00 TL ödemenin yapıldığını, ancak 33.165,91 TL'lik fatura ile 227.385,68 TL'lik fatura alacağının ödemesinin yapılmadığını, avans ödemesi düşüldüğünde davacının bakiye 155.551,59 TL alacağının bulunduğunu belirterek davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili beyanında; işin süresinden sonra teslim edildiğini, yapılan işte eksik , hatalı üretim ve ayıplı imalat bulunduğunu, bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                Esas sayılı dosyasında cevap dilekçesinde; yetki itirazında bulunmuş ayrıca davalı şirketin pandemi nedeniyle devlet tarafından alınan kararlar ve yayınlanan genelgeler nedeniyle fuarı ertelemek zorunda kaldığını belirlenen tarihte yurt dışından misafirlerin pandemi nedeniyle katılamayacak olmaları nedeniyle fuar katılımcıları tarafından ertelenmesinin talep edildiğini, davalı şirketin fuarın tarihini değiştirme hakkı bulunmadığını, fuar tarihinin değiştirilmesinin katılımcılara sözleşmeyi fesih ve ödenen bedelin iadesi hakkını vermediğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Dava, alacak isteminden ibarettir. Dava konusu, davalı şirket ile davacı şirket arasında kurulan fuar katılım sözleşmesinden kaynaklı olarak davalı şirketin organize ettiği fuarın iyapılmaması iddiasına dayalı olarak alacağın tahsili istemine ilişkin olduğu görülmüştür....

                  Davacı vekili ön inceleme duruşmasından önce 12/04/2018 havale tarihli dilekçesi ile tapu iptal ve tescil talebinden vazgeçtiklerini belirterek taraflar arasında imzalanan 09/06/2017 tarihli sözleşmeden dönme beyanı nedeniyle müvekkilinden herhangi bir bedel cezai şart talep edilmeksizin iptaline müvekkili tarafından davalıya ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. 25/10/2018 tarihli ilk celsede İDM'ce davanın "Davanın gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynalı olarak açılmış olan fesih alacak davası olduğu, uyuşmazlığın sözleşmenin geçerli oluş olmadığı, sözleşme kapsamında verilenlerin iadesining erekip gerekmediği, sözleşmenin ifa olanağının bulunup bulunmadığı, hususuna ilişkin olduğu tespit edildi. " şeklinde nitelendirmesinin yapıldığı anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu