İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesinden kaynaklı alacaklı olup olmadığının tespiti istemine ilişkindir.Öncelikle davalı ... Müdürlüğünün yetki itirazı ele alınmış olup; Davacı taşeron ile davalı yüklenicinin arasında akdedilen eser sözleşmesinin ihtilafsız olduğu, dava konusu TBK 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinden kaynaklandığı, bu kapsamda------içerisindeki yapılması kararlaştırılan restorasyon ve imalatlara ilişkin olduğu, Bilindiği üzere birden fazla davalının bulunması halinde HMK 7/1 göre farklı yerleşim yeri olan davalılar için ortak yetkili bir yer varsa davaya o yer mahkemesinde bakılır. HMK 10....
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesinden kaynaklı alacaklı olup olmadığının tespiti istemine ilişkindir.Öncelikle davalı ... Müdürlüğünün yetki itirazı ele alınmış olup; Davacı taşeron ile davalı yüklenicinin arasında akdedilen eser sözleşmesinin ihtilafsız olduğu, dava konusu TBK 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinden kaynaklandığı, bu kapsamda------içerisindeki yapılması kararlaştırılan restorasyon ve imalatlara ilişkin olduğu, Bilindiği üzere birden fazla davalının bulunması halinde HMK 7/1 göre farklı yerleşim yeri olan davalılar için ortak yetkili bir yer varsa davaya o yer mahkemesinde bakılır. HMK 10....
Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, 818 sayılı BK'nın 359-363 maddeleri arasında düzenlenmiştir. BK'nın 360. maddesinde ayıp halinde iş sahibine, eserin iş sahibinin kullanamayacağı ve nisfet kaidesine göre kabule icbar edilemeyeceği derecede kusurlu veya sözleşme şartlarına aykırı olması (ayıplı olması) durumunda eseri kabulden kaçınma hakkı, ayıbın bu derecede önemli olmaması halinde bedelden indirim hakkıyla büyük bir masrafı gerektirmediği takdirde onarımını isteme hakkı şeklindeki seçimlik haklar tanınmış ve her üç halde de yüklenicinin kusurunun bulunması koşuluyla iş sahibinin zarar ve ziyan da isteyebileceği de kabul edilmiştir. Somut olayda imalât bedelinin ödendiği konusunda ihtilaf bulunmamakta olup davacı 10.06.2014 tarihli ıslah dilekçesinde terditli olarak sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesini talep etmiş, olmazsa zararlarının giderilmesini istemiştir....
, davalı şirketin eksik, hatalı, ayıplı imalatlar ile ilgili dosyaya sunduğu fotoğraflar çerçevesinde, işin bedelinden kusurlu ve ayıplı imalatlar için %10 oranında nefaset kesilmesinin hakkaniyete uygun olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır....
Davacının ayıp iddiaları ile ilgili araştırma yapılmamıştır, zaten buna da uyuşmazlık bakımından gerek yoktur çünkü eldeki dava hizmet sözleşmesinde ayıplı ifa nedeniyle sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi yahut bedelde ayıp miktarınca indirim yapılması gerekçesi ile menfi tespit davası değildir. Yani davacı dava dosyamızda ayıplı ifa nedeniyle ne menfi tespit davası açmıştır ne de ödediği bedelin istirdatını istemiştir. Davacı sözleşmede kararlaştırılan bedeli ödememiş, borcu sıfırlamak için reklamasyon faturası düzenlemiştir. Bu reklamasyon faturası onu yargılamamız bakımından alacaklı konuma getirmez. Dolayısıyla davacının ayıp iddialarının araştırılması ancak bu safhadan sonra menfi tespit yargılamasının konusu olabilecektir. Eldeki dava davacı tarafça düzenlenen 07/06/2018 tarih A376543 numaralı 10.455,50 TL bedelli faturadan kaynaklandığından ve bu fatura dolayısıyla davacı davalıdan alacaklı olmadığından davanın reddine karar verilmiştir....
Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı imalat nedeniyle sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi talebiyle açılan alacak davasıdır. Davacı iş sahibi, davalılar ise yüklenicidir....
nın bankaya ödeme yapmak zorunda kaldığını, iade edilmesi gerekirken nakde çevrilen teminat mektubunun ve ödenen bedelin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir, davalı vekili ise, davalılardan ... ile aralarında sözleşme ve ticari ilişki bulunmadığından bu davacının taraf ehliyetinin bulunmadığını, davalı ile dava tarihine kadar çeşitli sözleşmeler yapıldığını, 31.12.2014 tarihi itibariyle ve halen davacının müvekkiline cari hesaptan kaynaklı 8.023,07 TL borcu bulunduğunu, davacılardan ...'ın vermiş olduğu davaya konu teminat mektubunun, müvekkili tarafından aradaki ilişki ve yasalardan doğan haklı nedenle nakde çevrildiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece taraflar arasındaki eser sözleşmesinin feshinin nasıl ve ne şekilde gerçekleştiğine dair bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığı, ticari defter kayıtlarından davalının alacaklı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı ... ile davalı......
Davacının dava dilekçesi değerlendirildiğinde ise; talebinin eser sözleşmesi kapsamında ödenen fazla iş bedelinin iadesi olduğu, davacının İİK 72. maddesinde düzenlenen istirdat davası ile ilgili bir talebinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre de; eser sözleşmelerinin feshi halinde iş sahibi, sebepsiz zenginleşme hükümlerince ödenen bedelin istirdatını talep edebilir. (Yargıtay (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesi’nin 2013/6321 Esas, 2014/145 Karar sayılı ilamı). Somut olayda taraflar arasında imzalanan sözleşmenin götürü bedelli olduğu, sözleşmenin feshedildiği, yapılan işin seviyesinin mahkemece tespit ettirildiği anlaşılmaktadır. Eser sözleşmesi feshedildiğine göre yapılan imalatın bedelinin belirlenerek, ödenen bedelden mahsubu ile fazla ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekmektedir....
Davalı savunmasında işin devamı sırasında sözleşmenin eki olan YİGŞ'nin 22. maddesine göre % 10 kapsamında ilave işin davacı tarafından yapıldığını, bedelinin ödendiğini, davacının itiraz hakkının bulunmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davacının ara ve kesin hakedişler ile kesin hesaba sözleşme eki YİGŞ'in 41. maddesine göre süresinde itirazda bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında 16.05.2006 tarihli sözleşmenin düzenlendiği, işin devamı sırasında sözleşme dışı imalatların yapıldığı ihtilafsızdır. Yine taraflar arasında düzenlenen tarihsiz mutabakatnamede % 10 kapsamında kalan sözleşme dışı imalatlar için davacıya 22.494,68 TL'nın ödenmesine karar verildiği, bu bedelin davacıya ödendiği de ihtilafsızdır. Davacı yaptığı imalatın bedelinin ödenen bu miktarın üzerinde olduğunu iddia etmektedir. Sözleşmenin eki olan yapım işleri genel şartnamesi sözleşme tarihinde yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK'nın 287....
Eser işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme. 2. Eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin ücretsiz onarılmasını isteme. İşsahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Eser, işsahibinin taşınmazı üzerinde yapılmış olup, sökülüp kaldırılması aşırı zarar doğuracaksa işsahibi, sözleşmeden dönme hakkını kullanamaz. " şeklinde bu seçimlik haklara ilişkin hükme yer verilmiştir. Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde sözleşmeden dönme yahut ücretsiz onarımın talep edilmediği, davalı tarafça ifa edilmeyen iş oranına göre davacı tarafından ödenen bedelin güncel değeri ya da ödenen bedelin iadesinin talep edildiği bu nedenle davacının talebinin ayıp oranında bedelden indirim olduğu anlaşılmıştır.Yargıtay 15....