Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL bakiye alacak kaydının bulunduğu," şeklinde görüş bildirmiştir. Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedelinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkindir, davacı yüklenici davalı ise sahibidir. Davacı taraflar arasında makinesi yürüyüş makarası, makinesi istikamet tekeri revizyonu, makinası komple palet revizyonu işlerine ilişkin olarak 94.000,00 TL bedeli üzerinden anlaşma sağlandığını, işin yapılıp teslim edildiğini, ancak bakiye bedelinin ödenmediğini, beyanla bakiye bedelinin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptalini talep etmiş, davalı ise davacıya çeşitli dönemlerde ödemeler yapıldığını, ticari defter ve kayıtların incelenmesi gerektiğini, faizin başlangıç tarihlerine itiraz ettiklerini beyanla davanın reddini savunmuştur. ......

    Somut olayda,Davacının, davalı yüklenici ile gayrimenkul satış sözleşmesi imzalayarak 147 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılacak olan binadaki, zeminkat 1 nolu dairenin satışı konusunda anlaşarak konut satın aldığı, 30.11.2009 tarihinde teslim tarihli gayrimenkul satış sözleşmesinin "inşaatta yapılacak imalaat ve özellikleri" başlıklı 7/B madesine uygun mutfak dolabının yapılmaması nedeniyle daireyi oturulabilir hale getirmek için yapılan masrafların tahsili ile geç teslim nedeni ile yoksun kalınan kira alacağını talep ettiği anlaşılmıştır....

      Somut olayda; davacı davalı Konut Yapı Kooperatifinin kooperatif binalarına yangın algılama sistemi kurduğunu, bakiye /fatura bedelinin ödenmediğinden bahisle alacağını talep etmektedir, İtirazın İptali davası İİY, eser sözleşmesi BK düzenlendiği, davalı kooperatif tacir olmadığı ve kooperatif binalarına yapılan bedelinin talep edildiği, uyuşmazlıkla ilgili Görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup, dava şartı yokluğu her aşamada ve resen dikkate alınacağından HMK 114/1-c, 115/2. maddesi gereğince dava dilekçesinin görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : 1.Görevli mahkemenin Ankara Asl....

        Somut olayda; davacı davalı Konut Yapı Kooperatifinin kooperatif binalarına yangın algılama sistemi kurduğunu, bakiye /fatura bedelinin ödenmediğinden bahisle alacağını talep etmektedir, İtirazın İptali davası İİY, eser sözleşmesi BK düzenlendiği, davalı kooperatif tacir olmadığı ve kooperatif binalarına yapılan bedelinin talep edildiği, uyuşmazlıkla ilgili Görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup, dava şartı yokluğu her aşamada ve resen dikkate alınacağından HMK 114/1-c, 115/2. maddesi gereğince dava dilekçesinin görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : 1.Görevli mahkemenin Ankara Asl....

          Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur Taraflar arasında birim fiyat eser sözleşmesi kurulmuş olup, davacı sözleşme kapsamında yapılan işlerle ilgili olarak ödenmeyen alacağı bulunduğu gibi ilave bedellerinin de ödenmediğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece 1. ve 2. rapor arasında çelişki bulunduğundan bahisle 3. kez bilirkişi kurulu oluşturularak rapor alınmış, alınan raporda işin götürü bedelle akdedildiği, yüklenicinin sözleşme kapsamındaki nedeniyle alacağının bulunmadığı, ilave nedeniyle 146.284,56 TL yapıldığını bildirmiştir....

            Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda işin eksiksiz yapılıp teslim edildiğini ve ne miktar bedeline hak kazanıldığını ispat yükü davacı yükleniciye, ödemeleri ispat yükü ise davalı sahibine aittir. Somut olayda, yanlar arasında sözlü olarak kurulmuş eser sözleşmesi ilişkisinin varlığı ve sözleşme konusu malların yapılıp davalıya teslim edildiği çekişmeli değildir. Yanlar arasındaki çekişme bedeli ve ödemeler noktasında toplanmaktadır. Davacı bedelinin 7.500,00 TL, ödemelerin 5.500,00 TL olduğunu iddia ederken; davalı bedelinin 6.500,00 TL, ödemelerin 6.000,00 TL olduğunu savunmaktadır. Yanlar arasında yazılı olarak yapılmış bir sözleşme veya sonradan mutabık kalınmış bir bedeli bulunmadığından bedelinin TBK'nın 481. maddesi uyarınca işin yapıldığı tarihteki serbest piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerekir....

              Taraflar arasında yazılı eser sözleşmesi bulunmamakla beraber, davalının 22.06.2016 tarihli cevap dilekçesindeki açıklamalara göre akdî ilişkiyi kabul etmekte, 3.000,00 TL bedelini de elden ödediğini belirtmektedir. Bu durumda taraflar arasında bir eser sözleşmesi yapılmadığına ve eserin de davacı tarafından meydana getirildiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmadığına göre, görülen ,yargısal uygulamada sahibinin yararına olmak koşuluyla vekâletsiz görme (TBK 526 ve devamı) olarak kabul edilmekte ve görende işi mesleği gereği kâr etmek için yaptığından, ücreti de bir eser sözleşmesi hükmü olan TBK'nın 481. maddesine göre; yapıldığı tarihteki yerel serbest piyasa rayicine göre (yapıldığı yer ve zamandaki eserin değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak) para olarak ödenmektedir. Dava konusu işin faturanın düzenlendiği 15.07.2015 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Yazılı sözleşme ve bedelde mutabakat bulunmamaktadır....

                Taraflar arasındaki sözleşmenin imzalandığı 13.05.2012 tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK'nın 365. maddesinde öngörülen "götürü bedel" eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu ve sözleşme bedelinin 82.000,00 TL olduğu uyuşmazlık konusu değildir, davacı sözleşmeden kaynaklanan bakiye bedelinin ödenmediğini, ayrıca ilave yaptığını bildirmiş, davalı ise eksik yapıldığını ileri sürmüştür. Mahkemece 04.11.2014 tarihli keşif sonrası alınan 19.11.2014 havale tarihli bilirkişi raporu ve 06.02.2015 tarihli keşif sonrasında alınan 24.02.2015 havale tarihli ek bilirkişi raporu dikkate alınarak karar verilmiştir. Ancak mahkemece yapılan araştırma ve alınan bilirkişi raporu hüküm kurmak için elverişli değildir. Davacı yüklenici, davalı ise sahibidir....

                  Davalıya ait 25/07/2019 tarihinde Dinar Noterliğinin 13126 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde araç satış sözleşmesi ile dava dışı 10.550,00 TL bedelle satıldığı, davalının el yazılı ile satış bedelinin alındığını bildirdiği anlaşılmaktadır. Davalı mezkur traktörü dava dışı Mehmet Yavuz'a davacı ile yapmış olduğu eser sözleşmesi kapsamında bedeli olarak temlik ettiği kesin delillerle ispat etmesi; 8.000,00 TL tutarındaki ödeme savunmasını da senetle ispat etmesi gerekir....

                  Taraflar arasındaki uyuşmazlık ; davalının davacıya bedelini tam olarak ödeyip ödemediği noktasında toplanmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için konu ile ilgili kavramların ve yasal mevzuatın incelenmesinde fayda bulunmaktadır. Dava konusu sözleşme TBK'nın 470. Madde ve devamında düzenlenen eser sözleşmesi niteliğindedir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 470. maddesinde de, “Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir." şeklinde tanımlanmıştır. Eser sözleşmesinin tarafları müteahhit (yüklenici) ile sahibidir. Müteahhit (yüklenici) eser meydana getirip teslim etmeyi borçlanan herhangi bir kişi iken sahibi de bir eseri meydana getirmeyi başkasına yükleyen kişidir. Eser sözleşmesinin unsurları, herhangi bir eser meydana getirmek ve buna karşılık ücret ödenmesi veya ödenmesinin vaat edilmesidir....

                    UYAP Entegrasyonu