"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.12.2010 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanan iş bedeli 2279.76 TL’nin tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatı tahsili istemlerine ilişkindir. Davalı, iş bedelinin 1400.00 TL olduğunu ve iş bedelini elden ödediğini savunmuştur....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; faktoring sözleşmesi uyarınca temliknameye dayanılarak eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Factoring işlemlerinde, factoring şirketleri satıcı firmaya ön ödeme kullandırmakta buna karşılık satıcının alacağını temlik almakta, kimi zaman da temlik alınan alacağa ilave olarak, o alacağın tahsilat aracı olan çeşitli kıymetli evrakı da temlik almaktadırlar. Uygulamada, Yargıtay 19. HD.’nin özellikle son yıllarda istikrar kazanan kararlarında, borçlunun temel borç ilişkisinden doğan şahsi def’ileri factoring şirketine karşı da ileri sürebileceği, bunun dayanağının TBK'nın 188/1. maddesi hükmü olduğu açıkça belirtilmektedir. Kuşkusuz factoring işleminin köşelerinden olan borçlunun önceki alacaklıya karşı ileri sürebileceği şahsi def’ileri temlik alan durumundaki factoring şirketine karşı da ileri sürebileceği TBK.’nun 188/1. maddesi hükmü gereğidir....
Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vâki itirazın iptâli istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 76. maddesi hükmü gereğince; bu Kanunun düzenlediği hukuksal ilişkilerden kaynaklanan uyuşmazlıklarda fikri ve sinai haklar hukuk mahkemesi görevlidir. Ancak bunun için öncelikle, davacı ya da davalı yanın, davada "Fikri mülkiyet hakkına veya hak sahipliğine" dayanması gereklidir....
Yanlar arasında eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu dosya kapsamı ile sabit olmakla birlikte iş bedeli konusunun kararlaştırıldığı yazılı bir sözleşme bulunmadığı gibi taraflar iş bedelinin miktarında anlaşamamışlardır. İş bedelinin yazılı olarak kararlaştırılmadığı ve tarafların bedelde ittifak edemediği hallerde iş bedelinin BK’nın 366. maddesi hükmünce yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre hesaplanması gerekir. Bu durumda mahkemece tarafların ve tanıkların beyanları dikkate alınarak işin yapıldığı tarih ve kapsamının saptanması, bilirkişiden alınacak ek raporla, işin yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre iş bedeli hesaplattırılmalı, bulunan miktardan 14.500,00 TL ödemenin mahsubu ile varsa kalanı üzerinden takibin devamına karar verilmelidir. Bu hususlar dikkate alınmadan davalının iş bedelinin miktarı konusunda kabulü olmadığı halde yanlış değerlendirme ve eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....
Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, taşeron tarafından eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle açılmış, karşı dava ise, yüklenici tarafından ceza-i şart, konteynır kirası, yemek ve temizlik bedeli, nefaset bedelinin tahsili talebiyle açılmış, mahkemece asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. ...-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. ...-Davacı-karşı davalı taşeronun asıl dava yönünden diğer temyiz itirazının incelenmesinde; Davacı-karşı davalı taşeron, davalı yüklenicinin üstlendiği ... ......
Eser sözleşmesi ilişkilerinde; fazla imalât ya da sözleşme dışı imalât sözleşmede ve eki belgelerde kararlaştırılan dışında işin devamı sırasında iş sahibinin talimatı ya da iş sahibinin talimatı olmaksızın işin gereği yüklenici tarafından yapılan imalâtlar olduğu ve bu imalâtların iş sahibi yararına olması halinde 818 sayılı BK'nın 413 ve devamı, 6098 sayılı TBK'nın 526 ve devamı maddeleri gereğince ve vekaletsiz iş görme hükümleri uyarınca yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleri ile bedelinin iş sahibinden istenebileceği kabul edilmektedir. Eser sözleşmesi dışında iş ve imalâtlar yapıldığının yüklenici tarafından ispatlanıp iş sahibinin yararına olduğunun anlaşılması durumunda 6098 sayılı TBK'nın 526 ve devamı maddelerinde düzenlenen vekâletsiz iş görme hükümleri uyarınca yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayiçleri ile bedeli hesaplanıp, sözleşme kapsamında hak edilen bedele eklenmesi gerekir....
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemi ile yapılan icra takibine itirazın iptali, birleşen dava ise fazla ödenen bedelin iadesi ile eksik ve ayıplı iş giderim bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı-davalılar vekili ile davacı-davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen nedenlerle istinaf edilmiştir. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte sözlü olarak kurulduğu kabul edilen sözleşme, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, uyuşmazlığın bu hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği açıktır. Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir iş görme akdîdir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 13/11/2018 NUMARASI: 2017/949 Esas, 2018/1121 Karar DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali KARAR TARİHİ: 07/12/2021 Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait ... beldesi ... mevkii ......
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağı ile sözleşme dışı iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Yanlar arasında 07.10.2011 tarihinde...Noterliği'nde onaylama şeklinde “İnşaat Yapım Sözleşmesi” imzalanmıştır....
Asıl alacak miktarının davalı iş sahibi tarafından davacıya ödendiği yanlar arasında ihtilafsızdır. Dosya kapsamından da davalı iş sahibinin hak ediş bedelinin tamamını çekincesiz bir şekilde ödediği anlaşılmakta olup cevabi ihtarnamede davalı iş sahibi adına Begam Melisa tarafından aralarındaki anlaşma gereğince KDV bedelinin sigorta eksper onayından sonra ödeneceğinin kararlaştırıldığını, eksper tarafından uygunluk onayı gelmeyince KDV bedelinin ödenmediğini bildirmiştir. Ne var ki, yanlar arasında bu yönde herhangi bir yazılı sözleşme olmayıp kararlaştırılan yangın söndürme sisteminin sigorta ekspertiz incelemesi sonucu onaylanınca bakiye bedellerin ödeneceğine dair herhangi bir sözleşme hükmü ispat edilememektedir. Nitekim dosyada taraflar arasında yapılan işin kapsam ve mahiyetine dair detayları gösterir teknik şartname ve yazılı eser sözleşmesi bulunmamaktadır....