Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi ise, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamı dışında olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet, bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde de, tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır. Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser sözleşmesinde ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusu olmaktadır....
Tüketici Mahkemesi ise, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamı dışında olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet, bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde de, tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır. Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser sözleşmesinde ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusu olmaktadır....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında gemi tahmil ve tahliyesi hususunda sözleşmeler imzalandığı, bunların 1999 ve 2000 yıllarına ilişkin olduğu, tahmil ve tahliye sözleşmesinin niteliğinin BK'da tarif edilmediği, genel nitelikte bir sözleşme olduğu, davalının eser sözleşmesi olduğunu savunduğu, oysa eser sözleşmesi niteliğinde bulunmadığı, ister eser sözleşmesi olsun ister alelıtlak vekalet sözleşmesi niteliğinde bulunsun 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, sözleşmenin fesih tarihi dikkate alındığında bu sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı temsilcisi temyiz etmiştir....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Asıl davada davacıların mali hak devir sözleşmesi yaptıkları dava dışı ...’in dava konusu kitaplar üzerinde eser sahibi olduğu iddiasıyla davalı aleyhine FSEK m. 68’e dayalı işbu dava açılmıştır. Asıl davada davalı tarafından ise, piyasaya sunulan kitapların eser sahibinin ... olduğu ve bu kişinin verdiği izin ile dava konusu kitapların basıldığı savunulmuştur. Dosya kapsamından, birleşen 2014/219 Esas sayılı dava dosyası ile ... tarafından ... aleyhine bahsi geçen dava konusu kitaplar için eser sahipliğinin tespiti ve manevi tazminat davası açıldığı ve bu davanın işbu dava dosyasından tefrik edilerek başka bir esasa kaydedildiği anlaşılmaktadır....
Davacı ile davalı arasındaki sözleşme, estetik-niteliği itibariyle güzelleşme amaçlı olarak kurulduğundan hekim ile hasta arasında tedaviye ilişkin vekâlet sözleşmesinden farklı olduğu ve eser sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. Eser sözleşmesini düzenleyen TBK'nın 470. maddesi uyarınca yüklenicinin edimi, bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin edimi ise karşılığında bedel ödemeyi üstlenmesidir. Eser sözleşmesinin bu vasfı gereği yüklenici sonucu garanti etmektedir. Davacı, karın bölgesindeki yağlarını aldırmak suretiyle güzelleşme amaçlı davalıya başvurmuş olduğuna göre, estetik ameliyat yapılmak suretiyle istenilen ve kararlaştırılan amaca uygun güzel bir görünüm sağlanmasının taraflar arasındaki eser sözleşmesinin konusu olduğu açıktır. Burada sözleşme yapılmasının nedeni belli bir sonucun ortaya çıkmasıdır....
Davalı ..., taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olmayıp satış sözleşmesi olduğunu, yine asıl iş sahibi ......
Mahkemece,davanın kabulüne karar verilmiştir.Kararın istinafı üzerine dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş ise de ,dava, eser sözleşmesi kapsamında, avans gönderilmeine rağmen ifa edilmeyen sözleşme sebebiyle alacak talebidir. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme mevcut değil ise de ,davacı tarafça davalıya gönderilen paraların ,davalıdan proje geliştirme -mühendislik hizmeti alımı için gönderildiği,yani eser sözleşmesi bulunduğu iddiası mevcuttur. Bu durumda ,uyuşmazlığın ,taraflar arasında eser sözleşmesi kurulup kurulmadığı , devam edip etmediği,feshedilip edilmediği ,feshedilmiş ise feshin haklı-haksız olup olmadığı hususlarında ,yani TBK'nun eser sözleşmesine ilişkin hükümlerinin uygulanarak ,sonuçlandırılması gereklidir. Bu sebeple , uyuşmazlığın niteliği ve ileri sürülme şekline göre , istinaf incelemesini yapma görevi HSK'nun 564 ve 586 sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri işbölümüne ilişkin kararı gereğince kararına göre BAM 15....
Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser sözleşmesinde ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusu olmaktadır. .../... -2- 2012/1394 2012/10609 Arsa pay sahibi davacının, davalı yüklenici kooperatif ile kat karşılığı inşaat yapım ve satış vaadi sözleşmesi imzalayarak bina yapımı konusunda anlaştıkları ve davalının binayı süresinde teslim etmemesi nedeniyle teslimatı geciktirmesi üzerine uğranılan kira kaybı ile ilgili olarak tazminat istendiği somut olayda, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği anlaşıldığından,4077 Sayılı Kanunun 3/d maddesinde düzenlenen hizmet kavramı kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'...
Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser sözleşmesinde ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusu olmaktadır. Somut olayda, davacıların murisi olan ...' nın, tapuda maliki olduğu taşınmaz üzerinde yüklenici olan davalı ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıkları, yapılan dairelerin davacılar tarafından kullanılmakta iken meydana gelen depremde hasar görmesi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istenmektedir. Somut olayda, 4077 sayılı Kanunda tanımlanan "hizmet" kavramından ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği anlaşıldığından, 4077 Sayılı Kanun kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nun 21., 22. ve 23. maddeleri gereğince Bakırköy 8....
Taraflar arasında yazılı eser sözleşmesi bulunmamakla beraber, davalının 22.06.2016 tarihli cevap dilekçesindeki açıklamalara göre akdî ilişkiyi kabul etmekte, 3.000,00 TL iş bedelini de elden ödediğini belirtmektedir. Bu durumda taraflar arasında bir eser sözleşmesi yapılmadığına ve eserin de davacı tarafından meydana getirildiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmadığına göre, görülen iş,yargısal uygulamada iş sahibinin yararına olmak koşuluyla vekâletsiz iş görme (TBK 526 ve devamı) olarak kabul edilmekte ve iş görende işi mesleği gereği kâr etmek için yaptığından, ücreti de bir eser sözleşmesi hükmü olan TBK'nın 481. maddesine göre; yapıldığı tarihteki yerel serbest piyasa rayicine göre (yapıldığı yer ve zamandaki eserin değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak) para olarak ödenmektedir. Dava konusu işin faturanın düzenlendiği 15.07.2015 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Yazılı sözleşme ve bedelde mutabakat bulunmamaktadır....