Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, estetik amaçla yapılan tıbbi müdahaleden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 470 ila 486. maddeleri 3. Değerlendirme Taraflar arasında 6098 sayılı TBK'nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu ihtilaf konusu değildir. Sözleşme ile davacıya estetik müdahalelerde bulunulması kararlaştırılmıştır. Davacı ile davalı arasındaki sözleşmenin niteliği itibariyle hekim ile hasta arasında tedaviye ilişkin sözleşmeden farklı olduğu ve eser sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. Eser sözleşmesini düzenleyen TBK'nın 470. maddesi uyarınca yüklenicinin edimi bir eser meydana getirmeyi; iş sahibinin edimi ise, karşılığında bedel ödemeyi üstlenmesidir....

    e verilmesine, 7-Davacı ... mirasçıları kendilerini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maddi tazminat talebi yönünden 7.384,23 TL vekalet ücreti ve manevi tazminat talebi yönünden 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı mirasçılar ..., ... ve ...'...

      Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı, müfettiş soruşturması sonucunda da iddiaların gerçek olmadığın anlaşıldığı gibi, 5 ay süren soruşturma sebebi ile davacı şirketin maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek 5-6 fazladan personel ve amortisman gideri gibi ödemelerden kaynaklanan maddi zarardan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL'nin, manevi zarar nedeniyle de 30.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, şikayet hakkının kötüye kullanıldığından bahsedilemeyeceğinden bahisle manevi tazminat istemi ve kanıtlanamadığından maddi tazminat istemi reddedilmiştir. Mahkemece, sözleşme ilişkisi bulunan davacı şirket ile davalı şirket arasında çıkan ihtilaflar nedeniyle davalı tarafından davacı şirket hakkında idare nezdinde şikayette bulunulduğu, yine ... 2....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasında ... 11. Asliye Hukuk Mahkemesi ile ... 5. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, diş tedavisinin hatalı yapılması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında olduğu ve tüketici mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Tüketici Mahkemesi ise, taraflar arasındaki ilişkinin eser sözleşmesi olduğu ve uyuşmazlığın sözleşme hükümlerine göre asliye hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/884 KARAR NO : 2023/215 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KAĞIZMAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2021 NUMARASI : 2020/78 ESAS - 2021/82 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Manevi Tazminat) KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle, ücreti karşılığı 3 adet büyükbaş hayvanını otlatması için çobanlık yapmak üzere davalılar ile anlaştıklarını, davalıların hayvanları otlamaları için uygun bir yer olmamasına rağmen tehlike arz eden uçurum şeklindeki dağlık bir alana götürdüklerini, 3 adet hayvanının uçurumdan düşerek telef olduğunu, davalıların yükümlülüklerini yerine getirmeyerek kusurlu hareket ettiklerini, bu sebeple maddi ve manevi zararının meydana geldiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 1.000,00- TL maddi, 2.000,00- TL manevi tazminatın...

          Mahkeme,somut olayda, her ne kadar davacı, davalı olan doktorun güzelleştirme amaçlı tedavi sözleşmesi gereğince, edimini hukuka aykırı bir şekilde ifa ettiğini ve estetik müdahaleler sonucu oluşan hasar ve yüz simetrisi bozukluğundan dolayı eldeki davayı ikame etmiş ise de, aldırılan bilirkişi raporunda, davalının eser sözleşmesi kapsamında icra ettiği botox ve dolgu enjeksiyonları sonucunun başarılı olduğu ve davalının eser sözleşmesindeki ediminde ilave bir deformiteye sebep olmadığı, söz konusu davanın kusur sorumluluğuna dayandığı ancak davalının eser sözleşmesi ifasında herhangi bir kusuru bulunmadığı gerekçesiyle;"Davanın reddine" karar vermiştir....

          olduğu, manevi tazminatın mahkemenin taktirinde olduğu, mali tazminat konusunda davacı taleplerinin yerinde olduğu beyan edilmiştir....

            ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava ayıplı göğüs ameliyatı iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....

            HAKİMİN DAVAYI AYDINLATMA ÖDEVİ KAPSAMINDA YAPILAN SOMUTLAŞTIRMA: Mahkememizin 23/02/2022 tarihli duruşmasında; davacı vekiline, dava dilekçesi ve replik dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde, talep edilen manevi tazminat istemine ilişkin dayanak bakımından çelişki bulunduğu, dava dilekçesinde manevi tazminat isteminin dayanağının salt kişilik haklarının ihlalinden kaynaklandığına ilişkin açıklamalar yapıldığı, replik dilekçesinde ise davaya konu videoların mali ve manevi haklarının yegane sahibi olunmasından dolayı davalılar eylemlerinin mali ve manevi hakları ihlal ettiğinin belirtildiği, bu açıklamaların kişilik haklarının ihlali iddiasından ziyade 5846 Sayılı Kanunda yer alan manevi haklara ilişkin olduğu dikkate alınarak söz konusu manevi tazminat istemine ilişkin belirtilen çelişkinin giderilmesi için davacı vekiline iki hafta süre verilmesine karar verilmiştir....

              Ancak, eser sahibine tanınan manevi haklar miras yoluyla intikal etmez. Öte yandan 5846 sayılı FSEK 19/2 fıkrası uyarınca “Eser sahibinin ölümünden sonra yukarıdaki fıkrada sayılan kimseler eser sahibine 14, 15 ve 16 ncı maddelerin üçüncü fıkralarında tanınan hakları eser sahibinin ölümünden itibaren yetmiş yıl kendi namlarına kullanabilirler.” Başka bir deyişle manevi haklar miras yoluyla intikal etmemekle birlikte FSEK 19. maddesinde sayılan kimseler, eser sahibinin ölümü üzerine 14, 15 ve 16. Maddelerin üçüncü fıkralarında sayılan manevi hakları yasa gereğince miras hakkından bağımsız olarak kendi namlarına kullanabilirler. Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişiler dava konusu eserin neşri eylemi nedeniyle eser sahibinin şeref ve itibarını veya eserin mahiyet ve hususiyetini bozan bir değişiklik yapılmadığını beyan etmişlerdir....

                UYAP Entegrasyonu