Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26/11/2013 tarih ve 2012/299-2013/426 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı adına tescilli ayakkabı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliği taşımadığını ileri sürerek, davalı adına 2010 00191 sayıyla tescilli çoklu tasarımdan (4) numaralı endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davalı adına tescilli olan tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliğine sahip bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

    A.Ş’ye yer verilmesi maddi hataya dayalı olup mahallinde düzeltilmesinin her zaman mümkün bulunmasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, endüstriyel tasarıma tecavüzün tespiti, meni, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Somut uyuşmazlığa uygulanacak olan mülga 554 sayılı KHK’nın “Tescilli Tasarımların Koruma Süresi” başlıklı 12. maddesi tescilli tasarımların koruma süresinin başvuru tarihinden itibaren 5 yıl olduğunu düzenlemiştir. 554 sayılı KHK uyarınca tasarım koruması tescile bağlıdır. Başka bir deyişle endüstriyel tasarımın koruması tescil edilmiş olması koşuluyla başvuru tarihinden itibaren başlamaktadır. Yine aynı KHK’nın 48/2. fıkrasında “...Tasarım başvurusu bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 34 üncü maddesine göre yayınlandığı takdirde, başvuru sahibi, tasarıma vaki tecavüzlerden dolayı hukuk ve ceza davası açmaya yetkilidir....

      rüçhan talebi varsa rüçhan tarihinden önceki 12 ay içerisinde tasarımcı veya halefi veya bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından kamuya sunulmasının ayırt ediciliği etkilemeyeceği belirtilmişse de, davaya konu tasarımın başvuru tarihinin 15.03.2012 tarihi olduğu, dava konusu tasarım 12 aylık süreden önce kamuya sunulmakla yenilik ve ayırt edicilik unsurlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile, davalı şirket adına TPMK'da kayıtlı 2012/01778 tescil numaralı endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir....

        Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/02/2015 tarih ve 2013/71-2015/68 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ile diğer davalı Şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin ... nezdinde 2006/05269, 2008/02337, 2011/01626 sayılı "..." isimli çoklu endüstriyel tasarımların sahibi olduğunu, davalı şirketin 2012/00651 no’lu endüstriyel tasarım başvurusuna yaptıkları itirazın kısmen kabulü ile 2012/0651-2 sıra no’lu tasarımın iptaline, 2012/0651-1 sıra no’lu tasarım tescilinin ise, devamına karar verildiğini oysa, 2012/ 00651-1 sıra no’lu tasarımın 554 sayılı KHK uyarınca yenilik ve ayırt edicilik vasfına haiz olmadığını zira, müvekkili... adına tescilli 2006/...

          Davalı vekili, tasarımın gerçekte müvekkiline ait olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, birleşen davada da, davalıya ait 2004/00850 numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacının başvuru tarihinin daha eski olduğu ve KHK.'nın 6. maddesine göre davacının başvuru tarihinden önce tasarımın kamuya sunulduğunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile 2004/01843 numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne, birleşen davanın ise reddine dair verilen karar, davalı-birleşen davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizce onanmıştır. Bu kez davalı-birleşen davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, asıl davada davalı birleşen davada davacı vekilinin HUMK’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir....

            Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; İtiraza konu 2010/06000 sıra numaralı tasarımın 2001/02760-4 sıra numaralı tasarım karşısında yeni ve ayırt edici niteliği haiz olduğu; itiraza konu 2010/06000 sıra numaralı tasarımın 2010/03972 sayılı tasarım karşısında yeni ve ayırt edici niteliği haiz olduğu; itiraza konu 2010/06000 sıra numaralı tasarımın 2010/01724 sayılı tasarım karşısında yeni ve ayırt edici niteliği haiz olduğu; itiraza konu 2010/06000 sıra numaralı tasarımın 2007/05248 sayılı tasarım karşısında yeni ve ayırt edici niteliği haiz olmadığı; 2010/06000 sıra numaralı tasarımın hükümsüzlük koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalı adına tescilli 2010/06000 sayılı tasarım tescil belgesinin hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

              Yenilik mutlaktır; çünkü, tescili istenen tasarımın aynısının kamuya sunulması halinde, ...’de dünyanın neresinde, ne zaman yapılmış olursa olsun, yenilik ortadan kalkar. Bundan tescil başvurusunda bulunan tasarımcının haberinin bulunup bulunmaması, hiçbir etki yapmaz. Ayırt edicilik kriterini düzenleyen 56/5. Madde uyarınca, “Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.” Bir tasarımın ayırt edici nitelikleri o tasarıma has, yani sadece o tasarıma ait özelliklerdir....

                DAVA 1.Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde; davalı adına tescilli "Bebekler İçin Emzik Tasarımı" ibareli endüstriyel tasarım tescil belgesine konu ürünün, bilgilenmiş kullanıcı gözü ile bakıldığında asıl tasarım sahibi olan davacının "ALTIN EMZİK" tasarımlı ürünlerine ayırt edilemeyecek derecede benzediğini, davalı tarafça davacıya ait tasarımların haksız ve kötü niyetle tescile konu edilerek ticari amaçla piyasaya sunulduğunu ileri sürerek bu tasarım tescillerinin hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir. 2. Davalı-karşı davacı vekili dava dilekçesinde; davacı-karşı davalı adına tescilli çoklu endüstriyel tasarım belgelerinin tamamının yenilik ve ayırt edicilik vasfı bulunmadığını ileri sürerek endüstriyel tasarım belgelerinin hükümsüzlüğüne ve sicilden terkine karar verilmesini talep etmiştir. II....

                  Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava, yenilik unsuru bulunmadığı iddiasına dayalı davalı adına tescilli faydalı model ve endüstriyel tasarım belgelerinin hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir. Davacılar vekili, davalıya ait endüstriyel tasarım ve faydalı model belgelerinin yenilik ve ayırt edicilik özelliğinin bulunmadığını ileri sürmüş, bu kapsamda mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi heyetleri tarafından düzenlenen raporda, davalıya ait endüstriyel tasarım belgesine ilişkin olarak dosya içinde delil bulunmadığı ancak söz konusu tasarımın teknik ve işlevsel olarak benzerlerinin uzun yıllardır bilinmekte olduğu, tasarımın tüketici nezdinde ayırt edici bir biçimsel özellik ve niteliğe sahip olmadığı belirtilmiştir....

                    Davacı - karşı davalı adına tescilli 2011/07585 nolu çoklu endüstriyel tasarımın 1,2,3,5,6,7,8,9,10 nolu ve 2011/07545 nolu çoklu endüstriyel tasarımın 1,2,4,5,6,7,8,9, nolu tasarımları yönünden hükümsüzlük kararı verilmiş olmakla ve hükümsüz kılınmayan tasarımlar (2011/07585 nolu çoklu endüstriyel tasarımın 4 nolu , 2011/07545 nolu çoklu endüstriyel tasarımın 3 nolu tasarımı) yönünden ise dava dilekçesinde tecavüz ve haksız rekabet iddiası bulunmadığından mahkemece asıl davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik yoktur. Mahkemece üç ayrı bilirkişi heyetinden rapor aldırıldığı, raporlar arasında farklılıkların bulunduğu ve itiraza uğramaları nedeniyle mahkemece tüm çelişkilerin giderilmesi için son olarak yeni bilirkişi heyeti oluşturulduğu, MSÜ Fakültesi tasarım uzmanı Prof.Dr. Cemil Toka, sektör bilirkişisi Nuray Temiz, bilişim uzmanı Barış Başar, sınai mülkiyet uzmanı Prof. Dr....

                    UYAP Entegrasyonu