Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; farklı norm ve standartlarda hizmet sunan sosyal güvenlik kurumları 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile tek çatı altında toplanmış, aynı Kanun'un 93'üncü maddesinde; bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödeneklerinin devir ve temlik edilemeyeceği, bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerinin 88'inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemeyeceğinin belirtildiği, Kanun metninden de anlaşılacağı üzere, haczi yasaklanan emekli maaşları yukarıda zikredilen Kanun çerçevesinde bağlanmış olan aylıklarla sınırlı olduğu, yurt dışından alınan emekli maaşlarının haczedilebileceği ancak haczedilebilecek miktarın 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 71. Maddesine göre belirlenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır....

    Noterliğinin 18/12/2018 tarih ve 32376 yevmiye nolu ihtarnamesi ile bankaya ihtar çekerek durumun düzeltilmesini talep ettiğini, ihtarnameye rağmen davalının promosyon iptali ve emekli maaşının blokesini kaldırma yoluna gitmediğini ve emekli maaşını başka bankaya taşımaya da izin vermediğini, 2016 yılından bu yana yasal olmayan bir şekilde bloke konulan ve hiçbir icra dosyasına yatmayan emekli maaş kesintilerinin davalıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilemesini talep ve dava etmiştir. Davacı 18/02/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava değerini 21.192,43 TL'ye artırmıştır....

    Bu yola tevessül etmeden, sadece haciz tezkeresi ile konulan haciz aynı Yasa'nın 88. maddesi kapsamında menkul haczi olarak nitelendirilebilir ve ancak mevcut bir hak ve alacak üzerine konulabilir; bir diğer ifade ile üçüncü kişi nezdinde doğacak (beklenen) alacakların tezkere yazılması suretiyle haczi mümkün değildir. Öte yandan bu yöntemde üçüncü kişinin itirazına ilişkin bir düzenleme de bulunmamaktadır. Haciz ihbarnameleri ile borçlunun borçlusu konumundaki üçüncü kişinin elinde o anda bulunan mal, alacak ve diğer hakların haczedilmesi mümkün olduğu gibi, borcun tamamen ödenmesine kadar geçecek sürede üçüncü kişi nezdinde oluşacak alacakların da haczine olanak tanınmıştır. Somut olayda şikayetçi ve şikayet olunanlar haciz tezkeresi ile borçlunun emekli ikramiyesine haciz yazısı gönderdiklerinden İİK'nın 88. maddesine göre haciz müzekkeresi tarihinde henüz haczi mümkün bir para bulunmaması halinde bu tarihte haciz konulduğundan söz edilemeyecektir....

      Sayılı dosyasından takip yapılmış, takiplerin kesinleştiği, yapılan araştırmada herhangi bir mal varllığı bulunmayınca maaş haczi talep edildiği ancak İzmir 21.icra dairesinin 2018/14428 esas sayılı icra dosyasından alacaklısı T6 olan 3.kişi tarafından 103.345,21- TL lik 20/07/2018 düzenleme tarihli 30/09/218 vade tarihli 100.000,00- TL lik bonoya dayanılarak takip yapıldığı, birinci sırada borçlunun maaşına haciz konulduğu, bu maaş haczi yapılan takip dosyasında borçlu ödeme emrini tebliğ edip herhangi bir itirazda bulunmadığı görülmüştür....

      Anılan hükme göre; sigortalıların Kurum nezdindeki emekli aylıkları devir ve temlik edilemeyeceği gibi, bu aylıklar, 5510 Sayılı Kanunun 88 maddesinde sayılan SGK alacakları nafaka borçları dışında haczedilemez. Haczi yasaklanan emekli aylığının haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir. Hükümde yer alan muvafakat, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2018/(19)11- 365 esas, 2021/1661 karar sayılı, 14/12/2021 tarihli ilamında da belirtildiği üzere; icra takibinin kesinleşmesinden sonraki aşamayla ilgili olup kıyas yoluyla takip ve haciz öncesi dönemdeki sözleşmelerle borçlunun emekli maaşına kredilerin ödenmesi amacıyla bloke konulmasına veya kesinti yapılmasına yönelik verdiği muvafakatlere uygulanamayacaktır( bkz. benzer nitelikteki Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.06.2021 tarihli ve 2017/(13)3- 1980 E., 2021/829 K. sayılı kararı)....

      GEREKÇE : Uyulmazlık borçlunun emekli maaşı üzerine konulan haciz işleminin dayanağı muvafakat beyanının geçerli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Adana 6....

      Emekli maaşından icra yoluyla yapılan kesintinin istirdatına yönelik karar hakkında verilmiş olan Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 19/06/2017 gün ve 2016/9791 Esas-2017/5176 Karar sayılı kararında özetle; "...takip dosyasından müvekkilinin emekli maaşı üzerine haciz konularak kesinti yapıldığını, şikayet sonucu İcra Mahkemesince maaş üzerindeki haczin kaldırıldığını ileri sürerek müvekkilinin emekli maaşından haksız olarak kesilen 14.900,00.-TL'nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan istirdadını talep ve dava etmiştir....

      Borçlunun maaş ve ücreti üçüncü kişideki bir alacağı niteliğindedir. Ancak borçlunun maaşı ve ücretinin haczedilmesi İİK'nun 89. maddesi kapsamında gerçekleşmemektedir. İcra İflas Kanununda, maaş ve ücret haczi, 355 ve 356. maddelerde düzenlenmiş olup, maaş ve ücret haczi için farklı bir usul öngörülmüştür. Anılan düzenleme, 89. maddeye göre özel bir düzenleme olduğundan maaş haczi konusunda 89. madde hükümleri uygulanamaz. İİK'nun 355. maddesinin 1. fıkrasında; "Devlet işlerinde veya hususi müesseselerde bulunan borçlu memur veya müstahdemlerin maaş ve ücretlerinden kesilmesi için icra dairelerinden yapılacak tebligatın kanuni muhatapları haczin icra edildiğini ve borçlunun maaş ve ücreti miktarını nihayet bir hafta içinde bildirmeğe ve borç bitinceye kadar icra dairesinin tebligatı mucibince haczolunan miktarı tevkif edip hemen daireye göndermeğe mecburdurlar", 356. Maddesinin 1....

      DAVA Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesi gereğince emekli maaşına haciz konulamayacağını ileri sürerek haczin kaldırılmasını, kesintilerin iadesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı/alacaklı vekili cevap dilekçesinde; borçlunun emekli sandığından almakta olduğu maaşına haciz için 28.12.2005 tarihinde müzekkere yazıldığını ve haciz talebinin 3. sıraya alındığını, borçlunun o tarihten itibaren hacze hiçbir itirazının olmadığını, daha sonra SGK'lı olarak çalıştığı özel işyerine maaş haczi müzekkeresi yazıldığını oradan da bir kısım kesintinin dosyaya yapıldığını, borçlunun daha sonra kötü niyetli olarak muvafakati olmadığı gerekçesiyle huzurdaki davayı açtığını, borçlunun kötü niyetli olduğunu aradan geçen bunca zamana kadar borcunu ödemediği gibi kesintilere yönelik hiçbir itirazının da olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

        Somut olayda, dava dilekçesinde, borçlu davacının icra dosyasına verdiği maaş haczi muvafakatinin kandırılarak alındığı ve geçersiz olduğundan bahisle emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemeye sunduğu 05/08/2020 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiği, bu nedenle mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Feragatten vazgeçmenin yasal olarak mümkün olmadığı, irade bozukluğu hallerinin bulunup bulunmadığı hususunun da dar yetkili icra mahkemesinde incelenemeyeceği anlaşıldığından, Mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Tüm bu nedenlerle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere ve ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; İzmir 9....

        UYAP Entegrasyonu