ye olan borçlarıma karşılık rehnettiğimi'' şeklinde olduğunu M.K. 654. maddesi gereğince ancak başkasına devredilebilen alacakların rehnedilebildiği bu hali ile sözleşmedeki ifadenin kesinlikle emekli maaşını kapsamadığını, bu nedenle HMK. 389 ve devamı maddeleri uyarınca tedbir talebinin kabulü ile öncelikli olarak hiçbir yasal dayanağı olmadan konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Usulüne uygun yapılan tebliğe rağmen davalının süresinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince; yapılan yargılamanın 22/02/2018 tarihli 4. celsesinde konulan blokenin tedbiren derhal kaldırılmasına karar verilmiş olup aynı celsede verilen nihai kararla da davanın kabulü ile davacının almakta olduğu emekli maaş hesabına davalı tarafından konulan blokenin kaldırılması yönünde karar verilmiştir. Karar süresinde davalı vekilince istinaf edilmiştir....
nin emekli maaşına haciz talebine rastlanılmadığı gibi herhangi bir haciz işlemi uygulandığına ilişkin bir belgeye rastlanılmadığı, dosyada mevcut SGK'nın yazısınında bu durumun teyit edildiği, başka bir deyişle bu kurum tarafından davacının emekli maaş hesabına herhangi bir haciz talebi olmadığı ve uygulanmadığının bildirildiği, hal böyle iken taraflarca sunulu maaş hesabı ekstresinden emekli maaşından 25.12.2015 tarihinden 25.06.2020 tarihine kadar %25 tutarında kesinti yapılarak davacının takip borcuna mahsup edildiğinin görüldüğü, yaklaşık beş yıl bu kesintinin yapıla geldiği ve davacının bu konuda herhangi bir itirazına rastlanılmadığı gibi, emekli maaşı hesabının bir başka bankaya naklinin dahi yapılmadığı, bu haliyle zımni bir muvafakatin olduğu ve borca yapılan kesintilerin iade talebinin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmuştur....
B..nda 29.03.2009 tarihine kadar belediye başkanlığı görevini yaptığını, belediye başkanı olmadan önce başka bir kamu kurumunda emekli sandığına tabi olarak çalıştığını, 2006 yılında emekli olduğunu ancak 2004 ve 2006 yılları arasında belediye başkanlığı görevini yaptığı sırada davalı belediye tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenmesi gereken kurum karşılığı emekli keseneğinin ödenmediğinin bildirildiğini ve anılan kesintinin emekli ikramiyesinden yapıldığını belirterek sözkonusu kesintiler toplamının belediyeden tahsilini, ödenmeyen 2009 yılı Şubat ve Mart ayları maaş alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı G.. B.. vekili, davalının emekli sandığı kesenekleri de dahil sosyal güvenlik kurumuna olan tüm borçlarını yapılandırdığını, davacının maaş alacağı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Dahili davalı Sosyal Güvenlik Kurum vekili davanın reddini talep etmiştir....
İcra Dairesi'nin 2020/493 Esas sayılı dosyasından borçlu olduğunu, usulünce icra takibi yapıldığını, davacının borca itiraz etmediğini ve takibin kesinleştiğini, davacının dilekçesinde emekli maaşının haczine rızası, muvafakati olmadığını, buna rağmen davalı bankaca kesinti yapıldığını ve yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu iddia ettiğini, davacının iddialarında hukuka uyarlık olmadığını, hukuken emekli maaşının muvafakat dışında haczinin mümkün olmadığını, cevap dilekçesi ekinde sundukları taahhütnamede ile davacının Sosyal Güvenlik Kurumundan olan alacaklarını borçları karşılığında bankaya rehin ettiği yine borçlarına karşılık müvekkili bankaya SGK'dan gelen alacakları talimata gerek olmaksızın takas-mahsup yetkisi verdiğini, şu halde emekli maaşından kesinti yapılmasında yasaya aykırılık olmadığını, yazılı bir muvafakatnameye rağmen davacının iddialarının dürüstlük kuralına ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili banka tarafından davacının emekli maaşından yapılan kesintilerin davacı...
Hukuk Dairesinin 2017/11957 Esas 2017/13613 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere asgari ücret düzeyinde maaş alan davalı kadın için yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması gerekmez asgari ücret düzeyinde maaş alan davalının yoksulluğunun tamamen ortadan kalkmamış olduğu belirtilmiştir, kaldı ki işbu davada karar tarihi itibariyle davalının almış olduğu maaş asgari ücretin yarısı civarındadır, bu sebeple mahkememizce tüm delillerin değerlendirilmesiyle davacının ekonomik durumunun nafaka ödemesine engel teşkil etmeyeceği ve davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığına kanaat getirilmiş ve yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması yahut çoğun içinde az da bulunur kuralı ile yoksulluk nafakasının azaltılması taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Davanın REDDİNE" karar verilmiştir....
Maddesinde emekli maaşını borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar düşürüldükten sonra hacz olunacağını, davacının maaşının tamamını bloke konulmasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bu sebeple davacı emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılmasına, haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen edelin istirdatına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür....
O halde; mahkemece, şikayetin kabulü ile yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde geçersiz olan emekli maaş haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
KARAR Davacı, SSK emeklisi olup davalı bankadan emekli maaşını aldığını, davalı bankadan 25.000.00 TL tüketici kredisi kullandığını, banka tarafından kredi kartı verildiğini, davalı banka tarafından tüketici kredisi ödemeleri ve kredi kartı için emekli maaşına haksız olarak bloke konduğunu, bu nedenle uzun süredir maaş alamadığını, 506 sayılı yasa gereğince emekli maaşının haciz edilemeyeceğini ileri sürerek emekli maaşından haksız kesilen 2.500.00 TL'nin iadesine ve emekli maaşına haksız konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dava, dava dışı ... Ltd. Şti’nin kuruma olan prim borcu nedeniyle davacının emekli maaşı üzerine konan haczin kaldırılması ve 16.08.2013 tarihi itibariyle yapılan kesintilerin faizi ile iade edilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dairemizin, 06/10/2015 tarih ve 2015/8563-17782 E.K. sayılı bozma ilamı üzerine, varılan bu sonuç, usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, ...Ltd....
Taraflar arasındaki maaş blokesinin kaldırılması, kesintilerin iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı, davalı PTT ... şubesinde emekli maaşı hesabının bulunduğunu, diğer davalı ......