Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, tapu iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 06.02.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi K A R A R Genel mahkemede açılan elatmanın önlenmesi davasında Hazine davacı taraf olup, uyuşmazlık konusu taşınmazın orman vasfında olup olmadığı yönünden değerlendirme yapılması gerekli bulunduğuna (orman iddiasında bulunulmuş olması, çekişmeli taşınmazın sınırında ya da yakın çevresinde orman taşınmazı bulunması nedeni ile 6831 sayılı Kanunun 1.maddesi uyarınca orman sayılıp sayılmadığı yönünden inceleme yapılması, kesinleşmiş olsun olmasın orman tahdit, 2/B ve aplikasyon haritaları ile bu haritalardaki maddi hataların düzeltilmesine ilişkin haritaların uygulanma gereği bulunan), orman mühendisi bilirkişi tarafından dava konusu taşınmaz bölümlerinin orman sayılan yerlerden oldukları belirlendiğine göre Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun...

      Köyü, 189 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline ve davalıların taşınmaza el atmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalılar ... .... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kalan yer iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil ile el atmanın önlenmesi isteklerine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 6831 sayılı Kanuna göre 2002 yılında yapılıp 29.07.2002 ilâ 29.01.2003 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde çalışması vardır. Genel arazi kadastro çalışması 1966 yılında yapılıp kesinleşmiştir. 1-) Davalı ...nin temyiz itirazları hakkında; Davalı ... temyiz talebinde bulunmuş ise de 03/07/2014 havale tarihli dilekçesi ve dilekçe ekindeki ... ......

        Bu nedenlerle, mahkemece, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, davanın elatmanın önlenmesi talebi yönünden de kabulüne karar verilmesi usûl ve kanuna aykırı olup, davacı Hazinenin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulüne karar vermek gerekmiştir.” denilerek tapu iptali ve tescile ilişkin hüküm bakımından onanmış, elatmanın önlenmesine ilişkin hüküm bakımından bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davacının elatmanın önlenmesine ilişkin davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4342 sayılı Kanun uyarınca.... verilen mera tahsis kararına itiraz ile mera sicil kaydının iptali, taşınmazın orman olarak Hazine adına tapuya tescili ve elatmanın önlenmesi istemlerine ilişkindir....

          Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan ve orman niteliğinde bulunan taşınmazın, tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir. 1) Davalının tapu iptali ve tescil davasına yönelik temyiz itirazları bakımından; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli parsellerin, kısmen orman tahdit hattı içinde kaldığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, tapu iptali ve tescil davası yönünden hükmün ONANMASINA karar vermek gerekmiştir. 2) Davalının, elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazları bakımından; dava konusu taşınmazların, davalı tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalı tarafından çekişmeli taşınmazlara haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin...

            Bu nedenle, mahkemece öncelikle 1980 yıllara ait hava fotoğrafı ve memleket haritası bulundukları yerlerden getirtilerek önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek iki orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazın 31.12.1981 yılından önce bilim ve fen bakımından tam olarak orman niteliğini yitirip yitirmediği yukarıda yazılı koşullar dikkate alınarak belirlenmeli, oluşacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.” denilmiştir. Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasına itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1946 yılında 3116 sayılı Kanuna göre 1976 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 03.03.2004 tarihinde ilân edilen kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B çalışması bulunmaktadır....

              ve arkadaşlarının elatmalarının önlenmesine, taşınmazın Hazineye teslimine karar verildiği, bu karardan sonra taşınmazı davalının kullanmadığı, davacı kişilerin kullandıkları, taşınmazların tahdit içinde iken 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldıkları, gerekçesi ile Orman Yönetiminin davasının reddine, Hazinenin davasının husumet yokluğu yönünden reddine, davacı kişilerin davalarının H.Y.U.Y.’nın 409. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm katılan davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, elatmanın önlenmesi, sataşmanın giderilmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 05.10.1987 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması, 1956 yılında yapılıp kesinleşen genel arazi kadastrosu vardır....

                Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan ve orman niteliğinde bulunan taşınmazın, tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir. 1) Davalının tapu iptali ve tescil davasına yönelik temyiz itirazları bakımından; İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazların orman tahdit hattı içinde kaldığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından tapu iptali ve tescil davası yönünden hükmün onanması gerekmiştir. 2) Davalının, elatmanın önlenmesi davası yönünden temyiz itirazlarına gelince; Dava konusu taşınmazların, davalı tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalı tarafından çekişmeli taşınmazlara haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine...

                  Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 04.04.1977 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın 1254 m2 bölümün orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davalı gerçek kişinin tüm temyiz itirazları davacı ... Yönetiminin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir....

                    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 04.04.1977 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın 1254 m2 bölümün orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davalı gerçek kişinin tüm temyiz itirazları davacı ... Yönetiminin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir....

                      UYAP Entegrasyonu